İslam'a Kur'an'a hizmetten başka hiçbir hesabı kitabı olmayan hizmet erlerine kininiz niçin?
İnsanî ve evrensel değerleri dünyaya yayıp herkesin beraberce yaşayabileceği bir dünya için gayret eden adanmışlara buğzunuz niçin?
Herkesi kendi konumunda kabul edip, gönlünde herkesin oturabileceği bir sandalyesi olan sulh ve barış havarilerine gayzınız niçin?
İnsanlığın zararlı kötülüklerden arınmasına, gençliğin zararlı alışkanlıklardan korunmasına hayatını feda eden gönülsüzlere düşmanlığınız niçin?
İslama ve insanlığa hizmetten başka hiç mi hiç bir hesabı olmayan hizmet kervanına nedir bu yaptıklarınız?
Ortak yaşama ve anlaşma dili sevgi dilinin dünyaya ortak dil olmasına gayret eden fedakar hasbileri çekememezliğinizin sebebi nedir, niçin?
Bir asırdır emniyet ve asayiş adına en ufak bir sabıka kaydı olmayan ve dünyada ve Türkiye'de şimdiye kadar ve bundan sonra da emniyet ve asayişi, barış ve kardeşliği hayat felsefesi yapan, barış elçilerine husumetiniz niçin ve neden?
Evrensel temel hak ve özgürlükler çerçevesinde dünya hukuk normları ve standartlarına göre dinini ve inancını yaşayan insanlara hayat hakkı tanımamanız neden, neden, neden?
Yaptıklarınıza bakılırsa dünyada yamyamlar tamtamlar dahil hiç bir hukuki norma usul ve kaideye uymayan tutumunuz var... Hiçbir nemrud, hiçbir firavun, hiçbir tiranın uygulamadığı reva görmediği bu ceza hiçbir suçun karşılığı değildir..
Bütün suçların bir tarifi vardır. Buna uygun da cezası vardır. Suç ceza arasında mütekabiliyet esastır.. Buna adalet denir..
Ekmeği suyu kesmek, mala mülke çökmek, çoluk çocuk ailecek aşiretçe topyekun cezalandırmak, hapishane yetmiyorcasına işkenceler, suikastler, komplolar, hayat hakkı tanımama, varsa bile suç mahallidir ve ferdidir demeyip bütün dünyada cadı avına çıkmak, bütün bunlar işlenmiş hangi suçun bedelidir?..
Suç tesbitine kadar insan maznun olsa da masumdur, beraatı zimmet asıldır..
Vatana millete ihanet desek, tarihte siz gibi hain ve alçak bir çeteyle karşılaşmadı bu ülke bu millet!.
Zina desek gırla gidiyor serbest bıraktınız..
Adam öldürme desek her gün masumları apartmandan aşağı atıyor, sahillere cesetler vuruyor, öğretmeni kanser diye iğne vuruyor, zehirleyip öldürüyorsunuz.. Masumların kanına giriyorsunuz.
Hırsızlık, gasp desek baştan beri sizin işiniz bu ..
Dini siyasete alet etmek desek din bırakmadınız yaşantınıza uydurdunuz fetva kumkumalarınızla anlayışınızı din diye dayattınız saf millete, yutturdunuz.
Anarşi terör desek dünya şahit ki terörist sizsiniz, anarşist sizsiniz, suç üstüsünüz yakında dünya mahkemelerinde yargılanacaksınız.. Dünyaya rezil rüsvasınız. Çünkü müslüman terörist olamaz, terörist de müslüman olamaz.. Büyüğümüzün dünyaya mesajıdır..
Saymakla bitmez bu suçları her gün işliyorsunuz.
Dünyada devlet diye sizin çeteniz kadar suç işlemiş başka bir teşkilat yoktur zannediyorum..
Ama hizmet insanı bunlardan fersah fersah uzaktır.. aşrı mişarına haşa bulaşmadı bu da dünyaca müsellem..
Hizmet erlerine yaptıklarınız peki neyin karşılığıdır söyler misiniz? Haktan hukuktan değil, dinden imandan da değil, örften adetten değil peki neden?
Dünyada emsal böyle bir uygulama var mı? Beşer tarihinde olmuş mu? Velev bir kişi suç işlese ki o da yok..Elli, yüz, bin, on bin yüz binler cezalandırılır mı? Firavunun kanunları vardı.. Nemrud'un "Hamurabi Kanunları" da vardı.. Hukuk sistemi vardı.. Belgeleri var ama böyle bir şey yok.. Peki siz kimsiniz, nesiniz?
Zulmettiğiniz insanlar kim ki böyle bir kanunsuzluğa adaletsizliğe reva görülüyor? Veya ne suç işlediler de böyle bir muameleye tabi tutuluyorlar?
Tarihte Hz. Muhammed'le (as) Abdullah b. Sebe'nin bir rövanşımı yoksa bu?
İslam'ın insanlığa ve yeryüzüne şehbal açmasından bir rahatsızlığınız mı var?
Hz. Muhammed'in (as) "ahir zamanda kardeşlerim gelecek adımı dünyaya duyuracaklar" dediği kardeşlerinin önünü kesmek mi istiyorsunuz? Yoksa Efendimizin Adından mı bir rahatsızlığınız var?
Yoksa Kuran'ın nurunu mu söndürmek istiyorsunuz?
Neden İslamın tertemiz pırıl pırıl güzel yüzünü kirletme gayretindesiniz?
Kurduğunuz ve silah dahil idari siyasi lojistik destek sağladığınız terör örgütleri kadar İslam tarihinde İslam'a zarar veren, darbe vuran başka bir kuruluş bilmiyoruz. Siz gerçekten dost musunuz? Yoksa çok sinsî münafık bir düşman mısınız?
Üstadın da önü kesilmek istenmişti. İsterseniz o devir yöneticilerine yönelttiği sorularla cevap verelim...
"Eğer korkunuz şahsımdan ise elli bin değil, belki tek bir asker kapımda durur çıkmayacaksın der ben de çıkmam... (Bu kadar zulüm, gasp, mal-mülke çökmek, kadın, çoluk çocuk işkence vs hiçbir isyan kanunsuzluk gösterilmedi)..
Yok eğer korkunuz mesleğimden, Kur'an hakikatlarını ilan etmemden ve imanın manevi kuvvetinden ise elli bin değil, yanlışsınız elli milyon kuvvetindeyim, haberiniz olsun.. Çünkü Kur'an-ı Hakimin kuvvetiyle sizin dinsizleriniz dahil bütününe meydan okumuşum.... Bütünüz toplansanız Allah'ın yardımı ile beni yolumun bir meselesinden geri çeviremez inşallah mağlup edemez.. ..Karışsanız da boşunadır..
Takdiri Huda kuvvei bazu ile dönmez
Bir şema ki Mevla yaka, üflemekle sönmez
(Ziya Paşa)
Zulmün topu var, güllesi var, kal'ası varsa,
Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır.
(T.Fikret)
Dava Allah'ın davası, Resullüllah davası, iman Kur'an davası.. Kimin haddine ona parmak uzatsın? Siz ve bütün insî cinnî şeytanlarınız bir araya gelseniz buna gücünüz yetmeyecektir. Allah'ın izniyle mağlup edemeyecek ama mağlup olacaksınız.
Bahattin Karataş