Nur Dede Ali İhsan Tola merhum çok güzel şeyler anlatıyor. İnternete bir girerseniz görürsünüz. Kırmızı, yeşil, mavi ve sarı akik taşları için enteresan şeyler söylüyor. “Kırmızı, gam ve kederi giderir. Yeşil, bahar gibi gözden üzüntüyü giderir. Mavi ilim rengidir, tılsım-ı kainatın sırlarını öğrenmeye vesile olur. Sarı, evlenme ve çoğalma ile ilgilidir. Akik taşının vücuda temas etmesi şart değildir. Gümüş yüzük üzerinde durması kâfidir. Havaya şua (ışın) neşreder, siz de teneffüs eder içinize alır ve beslenirsiniz. Bunlar Nil Nehrinin çıktığı Kamer Dağında bulunur. Yanınızda bulunmasının faydası vardır. Çünkü: 1- Yıldırım isabet etmez. Paratöner gibidir. 2- Genetiği bozulmuş tohumları eski haline getirir. Tohum olma özelliği kazandırır.
Kur’an-ı Kerim’de “(Ey İsrailoğulları, Hz. Musa’nın) bunca mucizelerine şâhit olduktan sonra sizin kalbleriniz katılaştı, artık onlar taş gibi oldu hatta daha katı hâle geldi. Çünkü taşlardan öylesi vardır ki, içinden ırmaklar fışkırır. Öylesi vardır ki, çatlar da bağrından su kaynar. Öylesi de vardır ki, Allah’a olan haşyet ve taziminden dolayı yukarıdan düşüp parçalanır.” (Bakara Suresi, 2/74) buyuruluyor. İçinden nehirler akan taşlar var: İşte Nil, Dicle, Fırat… Kamer Dağından çıkan Nil nehri bir deniz gibi akıyor. Evet taşların içinden insanı besleyecek sular çıkıyor. Çölleri, Mısır’ı o şiddetli sıcaklıkta Cennete çeviren Nil Nehri nasıl, insanların hayvanların rızıklarına, gıdalarına vesile oluyorsa, Kamer Dağından çıkan akik taşlarından çıkan renk renk şuâlar da insanı besler…
Çatlayıp bağrından sular kaynayan taşlar, Musa Aleyhisselamın çölde susuz kalan kavmi için Allah’ın emri ve izniyle aşasını kayaya vurunca içinden on iki pınarın çıkması olayını hatırlatıyor. Çakmak taşları, akik taşları nasıl gıda olurmuş diye itiraz etmeyelim.
Öyle taşlar da var ki, Allah’a olan saygı ve haşyet duygusundan dolayı dağların zirvelerinden düşüp parçalanırlar… Onların derelere, ırmaklara düşmelerinden birbirleriyle sürtünmelerinden güzel şekiller, ince kumlar meydana gelir. Beton binalar onlardan inşâ olunur… Onun için taşları hor görmeyelim… Parmaklarımızı kırmızı, yeşil, mavi ve sarı olarak renklendiren o taşların da insan ruhiyatına ve hissiyatına da ayrı ayrı güzel tesirleri vardır, Allah’ın izniyle…
Nur Dedemin sözleri hatırına bunları yazdım. Geniş izah için Yirminci Söz’ü iyi mütalaa etmek gerekir..