Beyninizin sağlığını ne kadar düşünüyorsunuz? Muhtemelen her şey yolunda giderken fazla düşünmüyorsunuzdur. Genellikle yetişkin bir insanın beyni yaklaşık olarak 1.3 ile 1.4 kilogram arasında ağırlığa sahip olabilir. Ancak, bu ağırlık kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Küçük boyutuna rağmen beyniniz vücudunuzun enerjisinin yaklaşık yüzde yirmi beşini kullanır. Beyninizin performansı beslenmenizin yanı sıra ne kadar uyuduğunuzla, fiziksel egzersiz aktivitenizle ve yaşam boyunca zihninizi ne kadar aktif tuttuğunuzla büyük ölçüde bağlantılıdır.
1. Kan Basıncı ve Kolesterol Düzeyleri
Kolesterolden kaynaklı kan akışındaki bozulma beyin dokusunda hasara yol açabilir. Beynin kılcal damarları, kan basıncındaki yükselmelere duyarlıdır ve uzun süreli hipertansiyon (yüksek tansiyon) zarar verebilir. Çalışmalar kan basıncı ve beyin sağlığı arasındaki bağlantıyı desteklemektedir. Bu yüzden tansiyon ve kolesterol seviyelerini dengede tutmak önemlidir.
2. Vitaminler
Beyindeki vitaminlerin seviyelerini korumak, yaşamın ilerleyen dönemlerinde nörodejeneratif hastalıkları önlemek için önemlidir. Çalışmalar, yeterli seviyedeki omega-3 alımının Alzheimer hastalığı riskini azalttığını gösterir.
B12 vitamini eksikliği riski ise yaşla birlikte artar. B12 eksikliği beyinde kafa karışıklığı, depresyon ve zayıf hafıza gibi sorunlara neden olur. Bu vitamindeki eksiklik Alzheimer hastalığı ile doğrudan ilişkilidir. D vitaminin yetersiz olması da beyindeki hafıza merkezini etkiler. Bu vitaminler, vücuttaki iltihabı azaltarak hormonların kullanılabilirliğini arttırırlar. Vücudunuzun vitaminleri emilim yeteneği yaşla birlikte azaldığı için doktor kontrolünde takviye alınmalıdır.
3. Kırmızı Et ve Diğer Hayvansal Ürünler
Bakır ve demir, kırmızı ette büyük miktarlarda bulunan temel minerallerdir; bu mineraller zamanla vücutta birikir ve fazlası beyne zarar verebilir. Bunun yerine susam, kabak çekirdeği, yeşil mercimek ve fasulye gibi daha sağlıklı seçenekler beslenmeye dahil edilmelidir. Fazla bakır ve demir hem beyindeki oksidatif strese (atıkların artmasına) neden olur, hem de beyinde protein zincirlerinin yanlış katlanarak birikmesi sonucu oluşan toksiklerin oluşumunda rol oynar.
4. Bitkisel Gıdalar ve Meyveler
Beslenmenizin doğal, bitkisel gıdalar açısından zengin olduğundan emin olun. Avokado, brokoli, domates, çiğ soğan, fındık veya tohum bazlı yiyeceklerle zenginleştirilmiş öğünler, beyin yaşlanmasını geciktirecektir.
Sebze ve meyvelerde bulunan fitokimyasallar (koku, lezzet ve aroma veren bileşenler), beyindeki oksidatif stresi ve iltihabı hafifletmeye yardımcı olarak Alzheimer riskinin azalmasına neden olabilir. Özellikle meyvelerin, beyin üzerindeki koruyucu etkileri bulunur. Yapılan çalışmalar beyin fonksiyonlarında yaşa bağlı düşüşleri yavaşlatan veya tersine çeviren meyvelerin başında yaban mersini ve nar olduğunu gösteriyor.
5. Kuruyemişler ve Tohumlar
Araştırmalar, özellikle ceviz tüketiminin beyin fonksiyonuna fayda sağlayabileceğini gösteriyor. Ceviz, temel omega-3 yağ asidi bakımından zengindir ve fazla ceviz tüketimi belleğin gelişmesine yardımcı olur. Beyinde yaşlanmayı geciktiren ve hatta durduran E vitamini bademde çok fazla bulunur. Son yıllarda popülerliği artan keten ve chia tohumu gibi tohumların, zengin antioksidan içerikleri sayesinde damarların esnekliğini arttırarak kalp ve beyin hastalıklarına karşı koruyucu görev üstlendiği de biliniyor.
6. Beslenmede Tuz ve Şeker
Yüksek tuz alımı damarları sertleştirir ve kan basıncını yükseltir, beyindeki hassas kılcal kan damarlarına zarar verir, beyin dokusundaki kan akışını bozar ve bilişsel bozulma ihtimalinizi artırır. Uzun süreli ve kontrol edilmemiş yüksek şeker, diyabet komplikasyonlarına yol açabilir. Diyabet, beyindeki damarlara ve sinir hücrelerine zarar verebilir. Bu durum, beyin fonksiyonlarını daha kalıcı bir şekilde etkileyebilir ve felç, bilişsel bozukluklar veya demans gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
7. Düzenli Uyku
Kaliteli uyku; doğru zamanda yeterince uyumak, hayatta kalmak için gereken yemek ve su kadar önemlidir. Uyku olmadan, beyninizde öğrenmenize, yeni anılar ve alanlar oluşturmanıza izin veren yolları oluşturamazsınız. Bu yüzden konsantre olmada, reflekslerde ve hareket etmede zorluk çekersiniz. Uyku, sinir hücrelerinin (nöronların) birbirleriyle nasıl iletişim kurdukları da dahil olmak üzere beyin işlevleri için oldukça önemlidir. Aslında, uyurken beyniniz ve vücudunuz aktif kalır. Son bulgular, uykunun, beyninizde uyanıkken biriken toksinleri ortadan kaldıran bir temizlik rolü oynadığını gösteriyor.
8. Aktif Kalmak
Dengeli bir yaşam, genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olur. Düzenli egzersiz, hayatın her aşamasında beyin üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Bunun bir nedeni, fiziksel aktivite sırasında beyne giden kan akışının artması ve düzenli egzersizin kan damarlarının sağlıklı kalmasına yardımcı olmasıdır. Egzersiz ayrıca beyin dokusunun hücresel enerji üretiminden sorumlu daha fazla mitokondri üretmesine yardımcı olur.
9. Zihinsel Aktiviteler
Zihinsel olarak uyarıcı aktiviteler yapmak, beyin fonksiyonlarını korumaya yardımcı olabilir. Bulmaca çözmek, müzik dinlemek, yeni bir dil öğrenmek veya enstrüman çalmak gibi aktiviteler zihinsel olarak gelişime yardımcı olur.
10. Sosyal İlişkiler
İnsanlarla iyi ilişkiler, stresle başa çıkmada yardımcı olur ve duygusal iyilik halini artırabilir. Bu da beyindeki stres tepkilerini dengeleyerek beyin sağlığını destekler.