Sevgili dostlar, Ramazan’da mukabelede Kur’an okurken dikkatimi üzerine celbeden bir kelime beni bir Ramazan meşgul etti.
Daha önce aynı durumu bir hac sırasında yaşamıştım, “suhriyye”, “istihza” kavramları hac boyunca her gün okuduğum cüzlerde odaklandığım kavram olmuştu.. Onu bir başka yazının konusu yaparız daha sonra inşallah..
Sürekli duyduğumuz, dilimizde çokça kullandığımız ama manasını ve çerçevesini bilemediğimiz bir kelime, kim bilir belki de bana öyle..Sizleri tenzih edeyim.. Kur’an okurken merak ettiğim, araştırdıkça da çerçevesi alabildiğine genişleyen bir kavram olarak gördüm..
Lafı uzatmadan söyleyeyim: Rahmet kelimesi veya kavramı..
Merakımı mucip olan ayet, Kehf suresindeki Ashabı Kehfi anlatan ayetlerde geçen şu ifade: “Vakta ki o genç yiğitler mağaraya çekildiler. Şöyle niyaz ettiler: “Yüce Rabbimiz! Katından bir rahmet ver ve şu dâvamızda doğruluk ve muvaffakiyet ihsan eyle bize!” (Kehf suresi, 10)
Bu gençlerin istediği rahmet nasıl bir şeydi ki diye başladım “rahmet” kelimesini araştırmaya..Rahmet acaba Kur’an’da hangi anlamlarda kullanılmıştı..Rahmet derken neler kastediliyordu..Araştırdıkça rahmetin ne kadar geniş manalarda kullanıldığını gördüm..
Arapçada ra-hi-me fiili birine merhamet etmek, esirgemek, birini affetmek manalarına geliyor.. Rahmet ise sözlükte merhamet, acımak, lütuf, mağfiret, esirgemek, yardım, rikkat sahibi olmak, şefkat ve yardımcı olmak anlamlarına geliyor.
Merhamet ve yakınlık anlamında ana rahmine rahim denilmiş, yine akrabalık bağı olarak sıla-ı rahim kullanılmakta..
Arapçada “Allah bir kuluna rahmet etsin” demek, Allah o kuluna nimet versin, lütuf ve ihsanda bulunsun manasına geliyor..
Cenabı Allah kendisini bize tanıtırken, yalnızca zatına mahsus özel ismi Rahman sıfatıyla ve Rahim ismiyle tanıtıyor ve “rahmetim her şeyi kuşatmıştır” (A’raf suresi, 156) buyuruyor..
Rahman; çok merhamet eden, iyiliği her şeyi kuşatan, rahmeti her şeyi içine alan, iyiye de kötüye de rahmetiyle muamelede bulunmada fark gözetmeyen anlamına yorumlanmış.
Rahmet kelimesi, Kur’an’da sayabildiğim kadarıyla çeşitli türevleriyle birlikte 338 defa zikredilmiş.. Rahmet kelimesi 114, Rahman 57 ve Rahim ise 115 yerde geçiyor..
Rahmet kelimesi/ kavramı Kur’an’da genelde şu şekilde kullanılmış.
Allah’ın merhameti, ihsanı, nimeti, iyiliği anlamında 71 yerde en çok bu anlamda kullanıldığını görüyoruz..
Kur’an’ın insanlara Allah’ın rahmetinin tezahürü olarak zikredilmesi, Tevrat’ın, yine o rahmetle anılması, kısaca vahyin insanlara rahmet oluşu üzerinde durulmuş..
Yağmurun dilimizde rahmet diye anılması da yine o merhametin bir tezahürü olarak karşımıza çıkmaktadır..
Ayrıca rahmet, vahy, peygamberlik, inananların cennete sokulmaları, cennet ve nimetleri, iman, hidayet, müminlerin hayır, itaat ve istikamette muvaffakiyet göstermeleri, Mekke’den çıkıp Medine’ye hicret edebilmek, müşriklerden iman etmek isteyenlerin bunu başarması, bir çok Mekke’linin İslama girmesi.. gibi pek çok anlamda kullanılmış..
Kur’an’ın rahmet oluşu..
“Sen bu kitabın senin kalbine indirileceğini hiç ümid etmiş değildin. O, ancak Rabbinden bir rahmet eseri olarak gönderildi.” (Kasas suresi, 86); “Biz Kur’ân’ı müminlere şifa ve rahmet olarak indiririz. Ama o, zalimlerin ise sadece ziyanını artırır.” (İsra suresi, 82)
“Ey insanlar! İşte size, Rabbinizden bir öğüt, gönüllerdeki dertlere bir şifa, müminlere doğru yolu gösteren bir hidâyet ve rahmet geldi. De ki: “Allah’ın lütfuyla, rahmetiyle, evet sadece bununla sevinin! Çünkü bu, insanların dünya malı olarak topladıkları bütün şeylerden daha hayırlıdır.” (Yunus suresi, 57 –58)
Yazımızın baş tarafında bahsettiğimiz Ashab-ı Kehf’in Allah’tan istediği rahmeti, “Madem ki onları ve onların Allah’tan başka taptıkları putları terk ettiniz, haydi öyleyse mağaraya çekilin ki Rabbiniz rahmetini üzerinize yaysın, işinizde size kolaylık ve fayda ihsan etsin.” (Kehf suresi, 16) deyip saray çevresindeki sahip oldukları konumu ve nimetleri ellerinin tersiyle itip mağaraya sığınmaları, 300 artı 9 sene uyutulduktan sonra uyandırılmaları, 3 asır önce terk ettikleri toplumdaki değişimi görmeleri, verdikleri mücadelenin o toplumda değişim kıvılcımını ateşlemiş olması, o topluma öldükten sonra tekrar dirilme konusunda canlı bir örnek teşkil etmeleri.. gibi daha pek çok şeyi o rahmetin tezahürüne vesile olması şeklinde yorumlayabiliriz.
Rahmet konusu çok geniş, üzerinde pek çok tezler yazılmış bir konu.. Daha fazla bilgi için bu konuda yazılmış tezlere müracaat edilebilir..
Cenabı Allah herbirimize o rahmetten azami istifade lütfeylesin.. Amin..
Efendimizin rahmet oluşunu ayrıca başka bir yazımızda ele almaya çalışacağız..
Hüseyin Yağmur