Alıngan Muhalefet!

Kadir Gürcan

Kadir Gürcan

23 Ağu 2020 13:35
  • “Daha iyisini yaparız veya yapmalıyız!” ütopyasından, “alternatifini üretmeliyiz!”e gerileyen, güya milli ve muhafazakar düşünce, nihayetinde ucuz, kullanışlı ve kolay ulaşılabilen ithal mallara razı oldu. Zaten bu kaçınılmazdı. Bir buçuk asırdır tecrübe edilen yarışta mağlubiyet pahalıya mal oldu. 

    Ağır ve yıpratıcı da olsa yenilgiyi fark etmek ve yeni bir başlangıcı göze alabilmek bir fazilet. Asıl aymazlık, karakter zaafı ve omurgasızlık, hala milli ve yerli enkaz önüne bağdaş kurup, cihan fatihliği saçmalıklarıyla, yaşanan çağın dışına savrulmak. Ya bu iğrenç oyuna VIP ayrıcalığı ile bilet alıp seçilmişler locasına kurulan muhalefet partileri öncülük ediyorsa!

    Kendi seçmenini ayağından vurmayı başarabilen ilginç bir muhalefete sahibiz. Son beş seçimdir, seçim sonuçlarını sıradan vatandaşlar gibi televizyondan seyreden başta muhalefet liderleri ve idari ekibi, ağır mağlubiyetlerden dolayı en küçük bir mahcubiyet yaşamıyorlar. Bu ne aymazlıktır! Eski ve yeni muhalefet adaylarının, güneşte kalmış, ucuz sabun gibi her gün fire vermeleri bu yüzden. Muhtemel bir seçim için il ve ilçe teşkilatı oluşumunu tamamlayamayan sözüm ona yeni partiler güya alternatif oluşturacaklar. Böyle giderse baskın bir seçime girmeye nefesleri yetmeyecek. An itibari ile Saray ve iktidarı yeni bir seçime zorlayacak şartlar oluşmuş değil. Bu da diken üstünde duran, liderlikleri pamuk ipliğine bağlı, içi geçmiş muhalefet liderlerinin hoşuna gidiyor.

    Seçimden korkan muhalefet için hala bir aşı bulunamadı. Uzmanlar, seçim korkusuna düşen muhalefetteki en belirgin semptomun, kendilerini hala muhalefet sanıyor olmaları şeklinde ortaya çıktığını söylüyorlar. Tedavi ve aşı üretiminin bir türlü başarılı olamaması bu yüzden imiş! Korono virüsü için bile umutlu olan ilaç firmaları, Türk Siyasetine musallat olan bu salgına ilişmekten bucak bucak kaçıyorlar.

    Biden'in Türk Siyasi hayatı için büyük harflerle teklif ettiği demokrasiye geçme formülü bizim fersude siyasetçileri rahatsız etti. Hatta biraz da alındılar. Neden fersude ve içleri geçmiş diye merak ettiniz mi? Muhalefet çadırı altında fazla kaldıkları için ciddi bir değişim yaşıyorlar da ondan.  Biden'ın, biraz zor ama, farzmuhal başkan olması halinde Türkiye'de demokrasinin yolunu açmak için muhalefete destek vereceği noktasındaki eski beyanatına sevinecekleri yerde, Saray ve Saray beslemelerinin avukatı olmayı tercih ettiler. Ne yani, Türkiye'nin yüz yıllık demokrasi tecrübesinin dikta ve zorba rejime demir atmasına razı mısınız? 

    Dile getirmeseler de, “Makus talihimize dokunmayın. Saray iktidar, biz de muhalefet olmaktan memnunuz!” demeye getiriyorlar. Saray ve iktidarın ezici gücü karşısında dize gelen sözüm ona muhalefetin mantıki düşünme becerisini tamamıyla kaybettiğinin en son göstergelerinden biri Biden'a afillenmeleri oldu. İşin bir ilginç tarafı, kendisi hakkındaki büyük-küçük eleştirilere bizzat cevap vermekten büyük haz duyan Sayın Cumhurbaşkanı, Biden'a karşı suskun kalmayı tercih etti. Muhalefetin durumdan vazife çıkarıp, maskara olması karşısında herkes aynı şeyi yapardı. Kaç zamandır kameralara hasret kalan muhalefet liderleri, demokrasiye değil de Saray'a sahip çıkınca kendi tabanları ile buluşma imkanı bulup hasret gidermiş oldular.

    Muhalefet liderlerinin, kendi seçmenlerini yüz üstü bırakmaları, Türk Siyaseti için sürpriz gelişmeler değil. “Yalova Kaymakamı!” olarak yaşayıp sonra da bir hiç olarak ölmektense, sıradan bir bakanlığa tav olarak, partisi ve seçmenini yolda bırakan batık siyasiler için mevcut iktidar cazip teklifler sunuyor olmalı. Halihazırda, üç eski parti başkanı silik birer yüz olarak iktidar ve Saray'ın ulufeleri ile hayatlarını idame ettiriyorlar. Saray ve iktidar, hazır kabine değişikliğinden bahsederken, uzaktan kendilerine göz kırpan sürme gözlü muhalefet liderlerine nazar-ı aşina ederse hiç şaşırmayın. 

    Geçtiğimiz hafta içinde ilginç bir haber dikkatimi çekti. Demokratik işleyişin benimsendiği toplumlarda hadiselere yaklaşımın çarpıcı bir örneği. Delta Havayolları, yolcularından birinin maske takmadığı gerekçesiyle, bundan böyle kendisine hizmet vermeyeceklerini duyurmuş.1 Ağustos ayı içerisinde benzer düşüncesizliği sergileyen 130 yolcuya da aynı kural uygulanmış. Maskesiz çektiği selfie'yi sosyal medyadan paylaşan yolcu, meğer Üsame b. Ladin'e düzenlenen operasyonda görev alan askerlerden biri değil miymiş? Eski asker, “İyi ki, Üsame b. Ladin operasyonunda bizi Delta Havayolları taşımıyordu. Zira hiçbirimizin maskesi yoktu!”  mesajı ile görev başarısını suistimal etmeye yeltenip ajitasyon yapsa da, Havayolları Şirketi, “Sağlık konusundaki sınırlandırmalara dikkat etmeyen yolcularımız, Delta Havayolları'nın sunduğu hizmetten faydalanamazlar!” prensibinin çiğnenmesine müsaade etmeyeceklerini Web sayfasına yerleştirmiş. Savaş gazisi de olsanız, kahraman olarak hürmet de görseniz, uymanız gereken kurallar var demek ki! 

    Demokrasinin, kutsal ve dokunulmaz üretmekten daha çok ortak görev ve sorumlulukların eşit paylaşımına imkan veren bir işleyiş olduğunu en son anlayacak olan bizim siyasi yüzlerimiz. Adam kıtlığının seçmeni mecbur ettiği tercihlerden dolayı, vatandaşı hafife almak da hala muhalif olmanın temel taşlarından biri zannediliyor. Vatandaşı çaresiz bıraktıkları için, muhalefet partileri, demokratik işleyişe karşı işlenen bütün cinayetlere yataklık etme lekesini parti tabelalarından asla silemeyecekler. 

    Bir kaç hafta önceki yazımda, Türkiye'nin en büyük sorununun Saray ve iktidar olduğunu ve demokratik yollar ile gitmeden ülkenin sahil-i selamete çıkamayacağını ifade etmiştim. Biraz eksik bırakmışım. Şu an gördüğümüz muhalefet şemsiyesi altındaki muhalefet de miadını çoktan doldurmuş. Onların da milletin omuzundan düşme zamanları gelmiş. Milletin, canına, malına ve istikbaline çöreklenen Saray ve iktidara gerdan kıran muhalefetten ne hayır gelir ki? Bırakalım onlar da aynı çukura gömülsün.

    “Karadeniz ve Akdeniz'de doğal gaz bulundu! Eee? Dikta ve zorba rejimlerin aklanması ya da işlediklerinden muaf tutulmaları için yeter mi? Bizim sevindirik olan muhalefete sorarsanız, neşelerinden cevap veremezler! Biden'in demokratik çare tekliflerine çok fazla alınmışlar. Bırakın Saray avlusunda stres atsınlar.

    Kadir Gürcan
    23 Ağu 2020 13:35
    YAZARIN SON YAZILARI