Rahmetiyle, mağfiretiyle ehl-i imanı firdevslere hazırlayacak, Allah’ın lütuflarının sağnak sağnak üzerimize döküleceği müba- rek Ramazan ayı, misafir olarak gelmek üzere. Kendisine hasretle sahip çıkacak, yıllarca ayrı kalmış bir sevdiğini bağrına basan kim- se gibi, bağrına basacak, onun hakkını verecek ve onun getireceği feyiz ve bereketten istifade edecek talihli insanları bekliyor.

Düşmüş, kurtuluş bekleyen, saadet ve huzuru dünya zevkle- rinde arayan nice çizgisini kaybetmiş insanlar, bu mübarek ayda kendine gelecek ve kurtuluşa erecek ve günahlarından temizlenecektir.

Manevî atmosferinin ruhumuzu okşadığı, mübarek gecelerin geliyor diye müjdelediği, kutlu ayın şafağı sökmek üzere. Onun gece ve gündüzünde, “Kim bana dua ediyorsa ona icabet edeyim. Kim benden bir şey istemişse onu vereyim, kim bana istiğfarda bulunursa ona mağfirette bulunayım” (Buhari) ilâhî tekliflerin esintileri çoktan ruhumuzu okşamaya başladı.

 Kıymetini bilemeyip, şükrünü eda edemediğimiz, Allah’ın  sonsuz nimetlerinin ne büyük kıymet ifade ettiğini bize hatır- latan oruçla, garipleri, fakirleri, yetimleri hatırlayıp içtima-i denge ve sosyal hayatın ahengi adına, onların imdadına zekatla, sadaka ile yetişilmesi, sıkıntılarının giderilmesi hususunu bize hatırlatan bu mübarek ay, dünya ve ahiret saadetimiz adına ne bereketli, ne mübarek bir ay olduğunda şüphe yoktur.

Teravihleriyle, iftar ve imsaklarıyla, ruhlarımıza hayat olan Kur’ân tilâvetleri ve mukabeleleriyle, zevkine doyulmayan bir mübarek aydır Ramazan.

 Sinyalini şeytandan alan, devamlı kötülük telkin edip, Allah’a baş kaldırmak için fırsat gözeten nefsi teslime mecbur eden, gu- rur ve kibir hortumunu kıran oruçla, insanı tahripçi değil tamirci, yıkıcı değil yapıcı şuuruna yükselten bu mübarek ay, çok iyi de ğerlendirilmeli. Eş dost şimdiden uyarılıp bu ilâhî feyiz denizin- den istifade etmeleri temin edilmelidir.

Gerçek manada tebliğ ve temsil edemediğimiz İslâmiyet’in güzelliklerine karşı, günahların, kötülüklerin insanları sürükle- diği, gençliği zillet içinde perişan ettiği günümüzde, gönül erleri, hasbiler bu mübarek ayı fırsat bilmeli, hayru’l halef nesillerimi- ze daha rahat, daha huzurlu, kavgasız emniyet ve güven dolu bir dünya bırakmaya çalışmalıdırlar.