Suçu ispat edilene kadar ,SUÇSUZ !...
Bu günler ,Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanmamış bundan sonra da yaşanma ihtimali hiç olmayacak olaylara şahitlik edildiği günler.
Cumhurbaşkanı Tayyib Erdoğan, bazı davaların savcılığını, bazen de avukatlığını üstlendiğini hepimiz hatırlıyoruz.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası ise direkt bir grubu, bir kesimi artık hakim rolüne soyunup mahkum etti.
Yani bu devletin, hakimini ,savcısını, polisini hepsini sıfırladı ve kendisi mahkemeyi kurdu kafadan mahkum etti.
Darbe girişimi gecesin Facetime konuşmasını hatırlayın.
Suçu tesbit etti, suçluyu buldu, yargıladı ve hükmü verdi.
Cumhurbaşkanı’nın o geceki tavrı aşağıya kadar sirayet etti.
İnsanlar toplandı, işten el çektirildi, tutuklandı.
Bir sürü itirafçı adıyla münafıklar türedi.
Önceden yazılmış metinler imzalatıldı.
Bulunamayan insanların hanımı, çocukları tutuklandı.
İçeride yaşananlar şimdilik dışarı yansımıyor, yansıdığı kadarı ile hastalar, ilaçlarını kullanamayan vefat edenler, hastalanıp hastanelere götürülmeyenler, su dahi verilmeyenler ...
Yarın bunların hepsi ortaya çıkacak.
Avukatlar, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun tabiri ile mahalle baskısı ile karşı karşıya.
İnsanların savunma hakkı ellerinden alınıyor.
Vekaleti olan avukatlar korkularından vekili olduğu kişinin yanına gidemiyor.
Binlerce insan avukatsız savunması da yaptırılmadan direkt tutuklanıyor.
Bunların hesabını soracak Türkiye sınırları içerisinde şimdilik kimse görülmüyor.
Bu karabulut kalktıktan sonra az çok nelerin olabileceğini tahmin ediyoruz.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin keseceği milyarlarca Avro cezalar, gasp edilen hakların iade edilmesi ve Türkiye’nin mahkumiyeti.
Bu konuda isteyen geçmişteki uygulamalara bakabilir, sonuçlanmış davalar var.
Eğer bugünlerde yaşananlar soykırım olarak bakılıp bu davalar öyle ele alınırsa, bugünlerin polis, savcı, hakimi belini hiç doğrultamaz.
Hala tutuklamalar devam ediyor, hala işkencelere maruz kalan binlerce bu vatanın evladı var.
Yol yakınken cadı avından, fişlemelerden, yalan ve yanlış konuşan iftiracı münafıkları dinlemekten vazgeçip, bir an önce suçluyu ve suçsuzu ortaya koyarak insanlara zulmetmeyin.
Hani insanlar suçu ispat edilene kadar suçsuzdu. Hani masumiyet karinesi? Nerede suçun şahsiliği?
Mehmet GÖKSU
17 Ağu 2016 12:52
YAZARIN SON YAZILARI
