Ergenekon Terör Örgütü mensubu olmaktan yargılanıp hapishaneye giren ve şuan AKP milletvekili olan Mehmet Ali Çelebi, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile ne zaman anlaştıklarının ip uçunu dün akşam katıldığı televizyon programında verdi. Bir dönem Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olan Çelebi, hapishanedeyken Ergenekon’dan tutuklanan üst düzey komutanlar ve diğer arkadaşlarıyla beraber aldıkları kararları açıkladı. 

Hizmet Hareketi’ne karşı en büyük mücadeleyi verebilecek kişinin AKP’li Tayyip Erdoğan olduğunu belirten Çelebi, o dönem (2008-2014) bazı Ergenekoncuların Erdoğan’dan görev istediğini ve görev alamayanların da muhalif kisvesine bürünerek hareket ettiğini açıkladı. Böylece Çelebi, Ergenekon mensuplarının hem iktidarda Erdoğan’ın yanında hem de muhalefetin içinde yer alarak bugünlere kadar geldiklerini itiraf etmiş oldu. Aslında bir yönüyle Çelebi, hem kendisinin hem de  Engin Alan, Dursun Çiçek, Ali Türkşen, İlhan Cihaner, Mehmet Haberal, Mustafa Balbay gibi o dönem hapishanede yatan ETÖ mensuplarının AKP, CHP, MHP ve İYİ Parti gibi farklı siyasi mecralarda nasıl hareket ettiklerini de deşifre etmiş oldu. 

Takvim Gazetesi’nin yayımladığı programda konuşan Çelebi, 2008 yılında tutuklanıp girdiği cezaevinde komutanlarıyla birlikte yaptıkları konuşmaları dile getirdi. Hizmet Hareketi’yle mücadele edecek kişinin Tayyip Erdoğan olduğunu vurgulayan Çelebi, “Bakın biz cezaevindeyken bütün oradaki komutalarımız kardeşlerimizin hem fikir olduğu bir konu vardı. F… ile sadece sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan mücadele edebilir. Bunu hepsi diyordu. Bunu yalanlayan çıkmayacaktır. İçerdeyken ‘Etse etse sayın Erdoğan mücadele edebilir’ diyorlardı. Aynı şekilde 15 Temmuz’da sayın cumhurbaşkanımızın rolu çok yüksek.” açıklamasını yaptı.  

Çelebi, aynı komutanları ve arkadaşlarını kastederek “Aynı şekilde ‘Eğer sayın cumhurbaşkanı direnmeseydi hepimiz katledilmiştik’ diyorlar. Mahalle baskısından dolayı bunu açıklayamıyor olabilirler. Biz bunların bizzat şahidiyiz. Hayır diyen varsa buyursun konuşsun.” ifadelerini kullandı.

Ergenekon’dan cezaevine giren komutanlarının Erdoğan’a mektup yazarak görev istediğini de belirten Çelebi, konuşmasında Erdoğan’dan görev alamayanların muhalif kisvesine bürünerek hareket ettiklerini de ifşa etmiş oldu. Çelebi, aynı şekilde bu arkadaşlarının 15 Temmuz’da da Erdoğan’a mektup yazıp görev istediklerinin altını çizdi. Çelebi, siyasetin içinde olduklarını net olarak belirterek Erdoğan’ın karşısında kurulan ittifakı da eleştirerek şu dikkat çekici cümleleri sarfetti; “HDP ile aynı denklemde olmanın ama muhalif kalmanın bir yolunu bulmaya çalışıyorlar. Orada bir sıkıntı yaşıyorlar arada. Dediğim gibi Türkiye’nin geleceği bizim şahsi konularımızdan üstündür. Onu her zaman söylememiz gerekiyor. Sırf muhalif mahallede kalabilmek için Türkiyelilere ses edemiyorlar. Komutanlarımızla ilgili Abdullah Gül, bulun savcıları delillendirin diyor, Babacan kumpasları yeniden açacağız diyor. Ona ses çıkarmıyorsunuz. Niye Erdoğan gidecek, böyle bir mantık olur mu?”

Bazı kesimler Çelebi’nin AKP’ye geçişini küçümseyerek basit bir pazarlık ve basit bir milletvekili transferi olarak görseler de Çelebi olayı hiç basite alınacak bir olay değildir. Ergenekon’u ve Erdoğan’ı tam olarak tanımayan kişilerin yaptığı bu basit analizlerin her geçen gün ortaya çıkan yeni bilgilerle nasıl çürüdüğünü birlikte göreceğiz.  Çelebi olayı aslında Ergenekon ile Erdoğan’ın nasıl anlaştıklarının en somut delili olarak karşımızda durmaktadır.