Korona virüsünden en fazla yaşlılar ve bağışıklık sistemin zayıf olanlar etkileniyor. Bağışıklık sistemini bilinçsiz bir şekilde ve aniden güçlendirmeye çalışanların ise daha çok risk altında olabiliyor. Bunun nasıl gerçekleşebileceğini anlatalım. Şu dönemde evden dışarıya çıkmayan milyonlarca insan bilinçsiz spor yapıyor ve düzensiz besleniyor. Şöyle ki karbonhidrat, protein, vitamin ve şeker tüketimi zirveye çıktı. Beslenme işin ayrı bir boyutu. Bu yazımızda bilinçsiz spor yapanlara ve nasıl egzersiz yapmamız gerektiğine dikkat çekmek istiyorum.
HASTALIKLARA DAVETİYE ÇIKARTMAYIN
Tabii ki spor faydalıdır. Bilinçsizce olan egzersizler ve antrenmanlar ise böyle bir dönemde faydadan çok zarar getirebilir. Fizyolojimiz itibariyle egzersiz vücut için aslında dıştan gelen bir saldırıdır. Özellikle epeyce aradan sonra veya ilk defa uzun süren şiddetli egzersiz vücutta ciddi bir tahribat oluşturur. Vücudun temel koruyucu sistemi olan hücreler baskılanır ve dolaşımdaki bazı üretimler dururken bazılarında da artış meydana gelir. Bağışıklık sisteminin de olumsuz etkilendiği bu zaman zarfında zararlı mikroorganizmalar vücuda girebilir ve enfeksiyonlara neden olabilir. Yani özetle düzenli spor yapmayan kişilerde ani egzersizler bedeni çok güçsüz duruma düşürür ve hastalıklara davetiye çıkarabilir. Aksine düzenli olarak kademeli artan antrenmanlar vücudun direncini artıracağı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı olumlu etki sağlar. Yaşlılıktan kaynaklanan birçok sorunun çözülmesine vesile olur.
BAHÇEDE ÇALIŞMAK DA BİR EGZERSİZDİR
Peki nasıl bir yol takip etmeliyiz? Cevap aslında çok basit. Bu vesileyle spora başlamalıyız ancak kesinlikle bilinçli olmalı ve acele etmemeliyiz. Uygulayacağımız spor programının başında dayanıklılık egzersizleri geliyor. Yoğunluğu hafif şiddette olan, kalp ve solunum sistemimizi güçlendiren bu aktivitelere dayanıklılık antrenmanları diyoruz. Bilimsel olarak aerobik antrenmanlar şeklinde ifade edilen bu egzersizler bahçede çalışma, çim biçme gibi hayatın içindeki süreklilik arz eden işler olabileceği gibi koşu, yürüyüş, bisiklet, yüzme gibi spor dallarını da içine alıyor. Herhangi bir sağlık sorunumuz yoksa ve normal bir fizyolojik yapıya sahipsek öncelikle haftada 3 kez yapabileceğimiz dayanıklılık antrenmanlarını 20 ile 40 dakika arasında tutabiliriz. Eğer kendimizi zayıf ve hayli hareketsiz hissediyorsak ve yaşımız da ilerlemişse günlük 10-15 dakikalık yürüyüşlerle başlayabiliriz. Sporun en önemli kurallarından birisini yani antrenman şiddetini artırmada acele etmemeyi ve düzenli egzersiz yapmayı aklımızdan çıkarmayalım. Kendimizi iyi hissettikçe yürüme, koşma ve bisiklet sürme süremizi 5’er dakika artırabiliriz. Egzersiz tempomuzu nasıl ayarlamalıyız sorusuna verilebilecek en güzel cevap, nabzımızın yükselmemesidir. Bunu anlamanın yolu da kolay. Yanımızdaki kişiyle veya cep telefonuyla rahatlıkla konuşabilecek bir tempodaysak sorun yok. Hepinize sağlıklı günler dilerim.
Nurullah Kaya / Spor Uzmanı