Merhum Mehmet Ali Hocamız anlatmıştı: “İlk defa hutbeye çıkıyordum. Yukardan aşağıya cemaate bir baktım yüzlerce göz bana bakıyordu. Birden başım dönmeye başladı. Hemen gözlerimi yumdum ve hutbeyi bitirinceye kadar da açmadım… O gün o cemaat içinde bulunan birisinin benim söylediklerim çok hoşuna gitmiş. Kendi kendine “Allah’ım, benim kızlarım var. Onlara böyle damatlar nasip et…” diye dua etmiş. Demek, Cuma’nın o saati duaların kabul olduğu bir vakitmiş ki, seneler sonra o zaman evli olduğum eşim vefat etti… Takdir-i İlahî hükmünü idrak etti, ben ona damat oldum.
* * *
Seneler önce bir Ağabeyimiz bizlere nakletmişti. Ona ANAP’lı milletvekillerinden birisi anlatmış. Hafıza Özal, kocası vefat edince, Ankara’da üç çocuğu nasıl okutacağım diye endişe etmeye başlamış. Turgut Özal o zaman lise sonda, Korkut lise birde, Yusuf Bozkurt da daha aşağı sınıflarda imiş. Cenab-ı Hak’tan yardım istemiş, dualar etmişti. Birgün rüyasında Üstadı görmüş. Üstad ona “Kızım hiç telaş etme, onları biz okuturuz. Hacı Bayram Camii imamına gidin, o sizi Kuyumcu Ali’ye götürsün!” demiş. Bu rüya üç gün d tekrarlanmış. Sonra Turgut’u göndermiş, fakat o bulamamış. Sonra Korkut’u göndermiş, o bulmuş. Mesele anlatılınca, kendilerine, okumaları için ciddi destek verilmiş. Seneler sonra bir mesele olunca, en küçük oğluna Hâfıza hanım “Oğlum, onlar bizim velinimetimizdir.” demiş.
* * *
Cenab-ı Hak buyuruyor ki: “Süleyman Davud’a vâris oldu ve ‘Ey insanlar bize kuşların dili öğretildi.’ Günün birinde, Süleyman’ın cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan orduları toplanmış olup, hepsi birlikte, düzenli olarak kendisi tarafından sevk ediliyordu. Derken Karınca Vadisi’ne geldiklerinde, onları gören bir karınca: “Ey karıncalar, haydin yuvalarınıza girin. Süleyman ve orduları sizi fark etmeyerek ezip çiğnemesinler!’ diye seslendi. Onun sesini işiten Süleyman tebessüm ederek: ‘Yâ Rabbi, dedi, beni nefsime öyle hâkim kıl ki gerek bana gerek anne-babama ihsan ettiğin nimetlere şükredeyim. Seni razı edecek güzel ve makbul işler yapabileyim. Bir de lütfedip beni hayırlı kulların arasına dahil eyle!” (Neml Suresi, 27/16-19)
* * *
İngiliz bilim adamları, karıncaların yuvalarının içinde konuştuğunu ifade ediyor. Science dergisinde de yayınlanan habere göre, yuvaların içine minyatür mikrofon ve hoparlör yerleştiren araştırmacılar, kraliçe karıncanın işçi karıncalara yönelik sesini kaydedip tekrar çaldı. Oxford Üniversitesi’nden Jeremy Thomas, kraliçenin sesini çaldıklarında işçi karıncaların antenleri havada ve çeneleri açık saatlerce hareketsiz savunma durumunda beklediklerini kaydetti. İngiliz bilim adamı, “En önemli keşif, değişik seslerin karınca kolonisinin değişik tepkilerine yol açması’ dedi.