Haşyet kamçısı

Safvet Senih

Safvet Senih

28 Şub 2024 11:00
  • Kur’an-ı Kerim, İlahî haşyetin dağlarda ve taşlarda nasıl tecelli ettiğini pek müthiş ifadelerle anlatıyor: “Eğer Biz bu Kur’an’ı bir dağın tepesine indirseydik, sen onu Allah’ın korku ve haşyetinden huşu içinde paramparça olduğunu görürdün.” (Haşir Suresi, 59/21)  
    “(Sizin kalbleriniz kaskatı, taşlardan da katı ama)  Öyle taş var ki, Allah korkusundan ve haşyetinden yukarıdan düşüp paramparça olur.”  (Bakara Suresi, 2/74)  
    Üstad  Bediüzzaman Hazretlerinin yorumuyla: “Hz. Musa  Aleyhisselamın Cenab-ı Hakkı görmek isteyişine karşılık, vukû bulan Celâlî tecellilerin heybetinden koca dağ parçalanıp dağılması ve o haşyetten taşların etrafa yuvarlanması olan meşhur olayı ihtâr etmekle şöyle bir mânâyı ders veriyor ki:  Ey Musa kavmi!  Nasıl, Allah’tan korkmuyorsunuz?  Halbuki taşlardan ibaret olan dağlar, O’nun haşyetinden ezilip dağılıyor ve sizden söz almak için Tur Dağını (başımızın üstünde)  tuttuğunu, (Allah’ın Zâtını görme talebindeki)  hadisesinde dağın parçalandığını bilip gördüğünüz halde, ne cesaretle  Allah korku ve haşyetinden titremeyip kalbinizi katılık ve kasavette bulunduruyorsunuz?”  (Yirminci Söz, Birinci Makam) 
    Haşir Suresinin 21.  yeti “Lev  enzelnâ…”  beyin urlarına okununca en azından büyümesini durduruyor…  Aslında Allah’ın KEL M sıfatından gelen bir âyet… Ama Yirmi Dördüncü Söz’de izah edildiği gibi Esma-i Hüsnâ’dan her bir isim diğer isimlerden bazılarını da içinde barındırıyor. Yani İlahî kelâmda, şifa, nur, gibi Şâfî ve Münevvir gibi isimlerin tecellileri de bulunur. Tabii, kendine göre bir okuma usulü de vardır.
    Bir çokları terapiye giderken aynı şartlarda oldukları halde sohbet-i cânanlarda Kur’an ve Kur’an tefsirleri okuyanları  buna ihtiyaç duymamalarının sebep ve hikmeti de anlaşılmış olur.
    Bu hususun tasavvufî yönünü ise M. Fethullah Gülen Hocefendi Kalbin Zümrüt Tepelerinde,  “Havf  Ve  Haşyet” bölümünde özetle şöyle anlatıyor:
    “Cenab-ı Hak, nurlu beyanında bizi huzuruna celb ve maiyetiyle şereflendirmek için çok defa korkuyu  bir kamçı olarak kullanır. Bu kamçı, tıpkı annenin azarlamaları, yavruyu onun şefkatli kucağına ittiği / çektiği gibi, insanı İlahî rahmetin enginliklerine cezbeden ve onu cebrî lütufların vâridatı ile zenginleştirir. Bu itibarla, Kur’an-ı Kerim de havf ve haşyetle tüllenen yanı ile rahmet televvünlü ve inşirah vericidir.
    “Ayrıca Allah’tan korkup O’na karşı saygılı olan bir vicdanın, başkalarının kasvetli ve rahmet canibine yönlendirmekten uzak yararsız hatta zararlı korkularından kurtulması bakımından da ayrı bir önem arzeder.  Cenab-ı Hak, nur-efşan ve ümit bahşeden beyanında yer yer ‘Eğer gerçekten müminler ise, onlardan korkmayın, Benden korkun’  (3/175)  buyurarak, insan mahiyetindeki korku hissinin sağa-sola dağıtılarak dağınıklığa düşülmemesini,  ‘Sadece ve sadece Benden korkun.’  (2/40)  diyerek de hiçbir yararı olmayan fobilere girilmemesini ihtar eder  ve ‘Her an üzerlerinde nigehbân olan Rabilerinden korkar ve emrolundukları şeyleri titizlikle yerine getirirler.’  (16/50)  ve ‘Korku ve haşyet içinde, aynı zamanda, tazarru ve niyazlarının kabul olacağı ümidiyle Rabbilerine dua ederler.’  (32/16)  (…) buyurulmaktadır.
    “Bunun bir üstü ilim boyutlu korkudur ki:  ‘Allah’tan kulları arsında ancak âlimler hakkıyla korkar.’  (3/175)  âyeti de bu mertebeyi ihtar eder.
    “Daha üst bir mertebe ise, marifet  mertebesidir ve heybet televvünlüdür ki: ‘Allah size, Kendisine karşı ürperti içinde bulunmanızı emreder.’  (35/28)  beyan-ı sübhanisiyle bunu hatırlatır.”
    “HAŞYET  kâmil mânâde bir Enbiya hususiyetidir. Nebiler sürekli içinde âdeta İsrafil’in surunun duyulduğu, bu atmosferde ve Hakkı azamet celâlinin savleti karşısında bir can ile ölürler ve birkaç can ile dirilirler. Onların his, şuur ve idrak ufuklarında her zaman, ‘Cenab-ı Hak azametle dağa tecelli edince, dağ şak şak oldu, parçalandı ve Musa, kendisinden geçip bayıldı.’  (7/143)  gerçeğinin tulû ve gurubu yaşanır.”
    Ne mutlu bu kudsî haşyeti bütün derinliği ile iç dünyalarında yaşayabilenlere!.. 

    28 Şub 2024 11:00
    YAZARIN SON YAZILARI