Şazili Hazretleri'nin Rüyası

Safvet Senih

Safvet Senih

05 Ağu 2020 12:16
  • Şazilî Hazretleri İmam  Gazzalî Hazretleriyle ilgili rüyasını şöyle anlatıyor: 

    “Mescid-i Aksa’da  namaz  kıldıktan sonra tefekküre dalmıştım. Uykuya dalar gibi olduğum bir sırada, rüya gibi bir hal arz oldu. Gördüm ki, Mescidin dışında büyük bir cemaat toplanmış, orta yerde üzerinde nurani bir zatın bulunduğu bir kürsü, etrafında yerlere oturmuş diğer nurani zatlar… 

    Merak edip sordum: “Bu zat kimdir, bu cemaat ne için toplanmışlar buraya?”

    Cevap verdiler: “Bu kürsüde oturan Zât,  Âhirzaman  Nebisi Hazret-i Muhammed Aleyhisselam, etrafında yerlerde oturanlar da Hz.  Musa, Hz.  İsa, Hz. İbrahim ve Hz. Nuh aleyhimüsselamlar…  Diğerleri de Allah indinde makbul diğer maneviyat büyükleri Hallac-ı Mansur’u affetmesi için toplanmışlar, Resulullah’dan af diliyorlar.”

    Tam o sırada Musa (a.s.) bulunduğu yerden kalkıp kürsü üzerindeki Âhirzaman Nebisine (S.A.S.)  yaklaşarak şöyle bir sual sordu: 

    “Ey âhir zaman Nebisi,  siz, ‘Ümmetimin âlimleri, İsrailoğullarının peygamberleri gibidirler’, buyurmuşsunuz, doğru mu?” 
    “Evet, doğrudur. Ümmetimden öyle âlimler gelecek ki, Beni İsrail’in peygamberlerinin irşad ettiği insan kadar insan irşad edecektir.”
    “Ya Resulullah, böyle bir  âlim gösterebilir misiniz?”
    “İşte bak İmam-ı Gazzali’ye, çok insan irşad edecek  âlimlerden biridir. Yazdığı eserleriyle çok kimselerin dini hayat yaşamasına sebeb olmuştur.”

    Bu defa Musa (a.s.), Gazzali’ye dönerek bir sual sordu. Gazzali Hazretleri, bu tek suale tam on tane cevap verdi. 

    Musa Aleyhisselam: “Cevap, suale mutabık düşmedi, ben bir sual sordum, sen on tane cevap verdin, sözü uzattın” dedi. 
    Gazzali buna şu cevabı verdi:

    “İnsan hürmet duyduğu zatlarla konuşmayı uzatmak için sözü uzatır. Nitekim size de Allahü Azimüşşan  “Elindeki nedir ya Musa?”  diye sorduğunda, siz de: “Asâmdır” demekle  kalmamış, sözü uzatarak, “Ona dayanırım otlattığım koyunları sürerim, daha bir çok işler yaparım” diyerek sözü uzatmıştınız. Şayet uzun cevap yerinde olmasa, önce siz uzun cevap vermeyecektiniz. Sizin bu cevabınızı Kur’an-ı Kerim’den Tâhâ suresinde okudum…”

    Bunun üzerine Musa Aleyhisselam  tebessüm ederek yerine oturdu…”

    Meşhur tarikat büyüğü Şâzili Hazretleri, bundan sonrasını da şöyle anlatır:

    “Ben, diğer peygamberlerin yerde, Âhirzaman Nebisi’nin de kürsü üzerinde oturuşunu düşününce, Onun, diğerlerinden üstünlüğünün bir işareti de budur, diye düşünmeye başladım.

    Gerçi peygamberler, peygamber olarak birbirlerinden farklı olmazlar. Zira, hepsini de Rabbimiz seçmiş, İlahi iradesiyle tercih buyurmuştur. Ancak Peygamberlik bakımından eşit oldukları halde, gördükleri hizmetin umumiliği bakımından farklı olabilirler.

    Nitekim Âhirzaman Nebisi, diğerleri gibi muayyen millet ve mıntıkaya değil, bütün dünyaya gönderilmiştir. Bu bakımdan, diğerlerinden fazilet bakımından üstün olabilirler.

    Böyle düşünürken biri yanımdan bana dürter gibi oldu. Gözlerimi açtığımda kimsenin bulunmadığını, ancak Mescid-i Aksa’nın müezzininin kandilleri yakmakta olduğunu gördüm. Kandil yakma hizmetinde görünen bu zât, bana şöyle dedi:

    “Hiç merak etme. Diğer peygamberlerin hepsi de Onun nurundan yaratıldı.”

    Bu sözden sonra kaybolan o müezzini çok aradım, fakat bir daha göremedim.” (Ahmed  Şahin, Örnek Yaşayışlarıyla İSLÂM  BÜYÜKLERİ) 

    Safvet  Senih 
    05 Ağu 2020 12:16
    YAZARIN SON YAZILARI