Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’ye kalsa coşkun bir ekonomimiz var. Türkiye çift hane büyüyormuş, herkesin keyfi yerindeymiş.
Hangi gezegende yaşıyorlar, ne yiyip içiyorlar anlamak mümkün değil.
Türkiye gibi her sene 70-80 milyar dolar borç bulması icap eden bir ekonomi için en mühim parametre ABD Doları’nın seyridir. Dolar son bir ayda Türk Lirası’na mukabil yüzde 10 arttı. İşler yolunda ise bu artış ne!
Coşkun ekonomide işler yolunda gider, tahsilat aksamaz, şirketler nakit sıkıntısı ile boğuşmaz.
Japon kredi derecelendirme kuruluşu JCR, ‘Türkiye’de seri iflaslar olabilir’ ikazında bulunuyorsa sizin kendinizi dev aynasında görmenizin bir kıymet ifade etmez.
İNŞAAT BİLE BÖYLEYSE
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin (İMSAD) üyeleri ile yaptığı anketten çıkan neticeler, JCR’ın ‘nakit sıkışıklığına bağlı olarak iflas riski arttı’ tespitini teyit ediyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) şehirleri katletme bahasına el üstünde tuttuğu inşaat sektöründe bile tahsilat seviyesi bugüne kadar görülen en düşük noktaya indi.
“Tahsilatınız geçen aya göre ne seviyede?” suâline verilen cevaplara göre sektörde tahsilat 100 üzerinden 52’lere geriledi. Bu tablo elinde nakiti olan firmaların da ödeme yapmak istemediği mânâsına geliyor.
O kadar kredi aktarıldığı halde değirmen dönmüyor.
PARA YERİNE SİZE EV VERELİM
Nakit darboğazından çıkmaya çalışanlar eski usûlleri ikame etmeyi İMSAD Başkanı Ferdi Erdoğan inşaat malzemecilerinin müteahhitlerin barter (mal takası) taleplerinden bunaldığını belirterek, “Bayiler müteahhitin ‘para yerine size ev verelim’ baskısına razı olma noktasına geldi. Dev şirketler bile barteri kabul etmeye başlarken KOBİ’lerin durumunu ben düşünmek bile istemiyorum. Şu an ikinci el konut satışlarının önemli bir bölümünün barter satışları olduğunu düşünüyoruz.” ifadelerini kullanıyor.
Dernek barterın hangi seviyeye geldiğini ölçmek maksadıyla Barter Endeksi hazırlamaya karar verdi.
Erdoğan’ın “İşler iyi, ama tahsilat sorunu giderek keskinleşiyor.” sözleri esasında inşaatta da zor günlerin başladığının itirafıdır. Hazır beton satışları 2015 senesinin bile gerisinde. Sektör temsilcilerinin ekonominin gelecek 3 ayına dair fazla umudu kalmadı. Güven Endeksi 68,7 değeri ile dip seviyelerde.
GÜVENDİĞİMİZ PAZARLARA KAR YAĞDI
İnşaat malzemeleri sektörünün ihracatta 15,2 milyar dolar payı var. İhracatta da fazla umut ışığı yok.
Savruk, hayalî ve günü birlik siyasetleri yüzünden Türkiye’yi beş kuruş etmeyen yalnızlığa sürükleyenlerin sebep olduğu zarar her geçen artıyor.
İhracatçılar dünyada kapıların birer birer nasıl kapandığını ziyadesiyle hissediyor.
İMSAD Başkanı Erdoğan, Ortadoğu ve Bağımsız Devletler Topluluğu’na yapılan ihracatın 8 milyar dolardan 4 milyar dolarlara gerilediğine dikkat çekiyor.
“İran’a ihracatımız yüzde 40 azaldı. Libya’ya ihracatımız yüzde 79 azalırken, Rusya’ya ihracatımız yüzde 67 düştü. Irak’ta kayıp yüzde 50’lerde. Bu bölgede tek artış Katar’a ama o pazara ihracatımız sadece 33 milyon dolar.” diyen Erdoğan’ın şu sözleri iş âlemindeki hayal kırıklığını hülâsa ediyor: “Yani güvendiğimiz pazarlara kar yağdı.”
İşler iyi, fakat tahsilat yok. İhracat azalıyor, ithalat artıyor.
Bir aylık dış ticaret açığı 10 milyar dolara yaklaştı.
Ondan sonra coşkun bir ekonomiden bahsediyorlar.
Âlemi cahil, kendini akıllı zanneden kifayetsiz muhterislerin memlekete verdiği zararın haddi hesabı yok.
TARIK ZİYA