Türkiye'de doğup büyüyen herkes gibi biz de milletimizin kahramanlık destanlarıyla yetiştik. Anadolu insanının ne kadar aziz ve yüce olduğunu, hem kulaktan kulağa yayılan efsanelerle hem de bizzat şahit olduğumuz olaylarla keşfettik.
Bu millet ezilenin yanındaydı. Zulmedilene sahip çıkardı. Zalime karşı durur, gerekirse zulmü engellemek için kendini feda ederdi.
Hak bir davaya inanıp gönül verdi mi önünde kandan irinden deryalar dahi olsa gözünü kırpmadan atılır, bir adım geri çekilmezdi.
Fedakarlıkta sınır tanımaz, aydınlık bir gelecek inşa etmek için varını yoğunu ortaya koyardı.
Bütün bunlar doğru olmasına doğru. En azından yakın zamana kadar örneklerini sıkça gördüğümüzden doğru olduğunu söyleyebiliriz.
Gözden kaçırdığımız ya da Anadolu insanı diye tanımlarken eksik gördüğümüz hususlar var. Burada toplum analizine girişip sosyologları kızdıracak şeyler söylemek istemem. Zaten benim boyumu da bir hayli aşar.
Topyekün bütün bir milletin aynı saflık ve durulukta olmasını beklemek elbette beyhude ama yine topyekün bir milletin bu kadar kısa bir zaman içinde cinnet derecesinde, daha düne kadar sahip çıktıklarını yerden yere vurması da nasıl yorumlanır, anlamak güç.
Bunu korkuyla mı izah edeceksiniz? Kara propagandanın esiri olmakla mı? Yoksa ''aslında millet buydu biz aldanmışız'' mı diyeceksiniz?
Öz baba, elinden tutup dünyanın bilmem neresine gönderdiği öğretmen oğlunu ''bu da terörist, yakalayın'' diye ihbar ediyorsa,
Masum gencecik kadınlar emzikli bebeleriyle birlikte terörist yaftası vurulup zindana atılırken, insanlar güle oynaya yaşıyorsa,
Alenen damgalanan, vebalı muamelesi yapılarak açlığa mahkum edilen insanlara, ''onlar da ağaç kabuklarını yesinler'' denecek kadar aşağılaşılabiliyorsa durup, bu ''necip milleti'' yeniden düşünmek lazım.
Herhalde insanın mayasında var bunlar. Uygun araç ve enstrümanlar kullanıldığında hangi sesin çıkacağını bilmek gibi bir şey bu. İnsanların neyi düşünmeleri, neyi söylemeleri gerekiyorsa ona göre malzeme veriliyor.
Eskiden seyrettiğim bir belgeseli geçen gün yeniden izledim. 2. Dünya savaşının sonlarında Amerika Birleşik Devletleri Alman topraklarındaki nazi kamplarını buluyor. Buralarda yapılan işkenceleri, gaz odalarını, katledilen insanları, hemen bu kampların yanıbaşında yaşayan Almanlara gezdiriyor. Başlarını önlerine eğen Almanlar korkunç manzaralar karşısında ''bizim bunlardan haberimiz yoktu'' diyor.
Türkiye'de olan bitenden herkesin haberi var. Bütün dünya yaşananları bilirken, Türkiye'dekilerin ''bizim bunlardan haberimiz yoktu'' deme lüksü olmayacak.
Haberiniz olsun...
UFUK YİĞİT