Bremen Eğitim ve Çocuk Senatörü Claudia Bogedan, bu yılın başından bu yana aynı zamanda Eğitim Bakanları Konferansı Başkanı. Bogedan'ın gündemini bu yıl mülteci çocukların eğitim sistemine dâhil edilmesi, dijital eğitime geçiş ve öğretmen eksikliği oluşturacak. Bogedan'a göre bu meselelerin çözümünde eyaletlerin bağımsız olması önemli ancak Federal Hükümet'in biraz daha cömert davranması lazım.

Almanya'da Eğitim Bakanları Konferansı (KMK) Başkanı, 1 Ocak tarihinden bu yana Bremen Eğitim Senatörü Claudia Bogedan. Bogedan'ın bu yıl en çok eğileceği konuların başında mülteci çocukların eğitimi, dijital eğitime geçiş ve öğretmen eksikliği geliyor.

News4teachers'a konuşan KMK Başkanı, özellikle mülteci çocukların eğitimini önemsiyor ve bütün eyaletlerden dil teşvikini ön plana koymalarını istiyor. Bogedan'a göre bunun için 'Willkommensklasse' adı verilen hazırlık sınıfları yeterli değil. KMK başkanına göre dil teşviki, okulların sürekli olarak yerine getirmesi gereken bir ödev.

"ÖĞRENCİLER AKILLI CEP TELEFONLARINI DERS ARACI OLARAK KULLANMALI"

KMK Başkanı Claudia Bogedan, dijital eğitimi, birçok imkân sunan önemli bir unsur olarak görüyor ve öğrenme yazılımları gibi teknolojik araçların kullanımının dersi öğrenmede önemli bir rol oynayacağına inanıyor. Bununla birlikte Bogedan, dijital eğitimin okullarda daha fazla bilgisayar bulundurmak anlamını taşımadığına dikkat çekiyor ve sabah tahtada anlatılan dersi ev ödevlerinde tekrar gösteren bir video görüntüsünün de dersin öğrenilmesinde yararlı olacağını dile getiriyor. Bogedan şöyle devam ediyor: "Almanya'daki bütün evlerin yüzde 98'inde internet var. Toplumun alt tabakasını oluşturan insanların yoğun olarak yaşadığı yerlerde bile gençlerin çoğunluğu akıllı telefon bulunduruyor. Bunların ders aracı olarak kullanılması lazım. Öğrenciler, bunları bu şekilde amaca uygun bir şekilde kullanmayı öğrenebilir ve sadece chat aracı olarak görmemeyi başarabilir."

"MÜLTECİ ÇOCUKLAR ÖĞRETMENLİKLE İLGİLİ PLANLARI BOZDU"

Bogedan, öğretmen eksikliğini isabetsiz öngörülere bağlıyor. Almanya'nın yıllarda öğrenci sayısının düşeceğinden yola çıktığını hatırlatan KMK başkanı, "Şimdi yüksek sayıdaki mülteci çocuklar sebebiyle keskin bir virajı dönüyoruz. Öğretmenlik eğitiminde yeni yollar denemeliyiz" diyor. Bogedan bunun için üniversiteye başladığında öğretmenlik için karar vermeyen öğrencilerin öğretmenlik bölümüne kazanılması veya başka bir bölümü bitirenlerin öğretmenlik formasyonu alması gibi yolların denenebileceğini söylüyor. Bogedan'ın üzerinde durduğu bir diğer yolda başka ülkelerde elde edilmiş diplomaların daha iyi şartlarda kabul edilmesi.

"FEDERAL HÜKÜMET DAHA CÖMERT DAVRANMALI"

KMK Başkanı, eyaletlerin eğitimle alakalı konularda bağımsız olmasına da değindi. Şu an geçerli olan durumun doğru olduğuna inanan Bogedan, mülteci krizinin buna iyi bir örnek olduğunu söylüyor. Bogedan'a göre mülteci yerleşim birimleri ile ilgili olarak her eyaletin kendine has özellikleri var. Bu bakımdan da her birinin kendine has cevabının olması gerekiyor ve eyaletlerin eğitim konusunda egemenlik haklarına sahip olması sayesinde bu sağlanabiliyor. Bogedan şöyle konuşuyor: "Bremen'de mülteciler istasyona geldiklerinde yolun kısalığından dolayı okul idaresi olarak karşılayabiliyor ve çok hızlı bir şeklide okula yerleştirip ihtiyaçlarını karşılayabiliyoruz. Bu büyük eyaletlerde mümkün değil. Oralarda aylarca ilk kabul merkezlerinde kalıyorlar."
Bununla birlikte KMK Başkanı, hangi dersin ne şekilde verileceği üzerinde durulması gerektiğini düşünüyor. Bir diğer isteği ise Federal Yönetim'in masrafları üstlenme konusunda daha cömert davranması. Bogedan, özellikle okul psikologları ve sosyal hizmet veren uzmanlar konusunda Federal Hükümet'ten daha fazla destek bekliyor. CİHAN