AFYONKARAHİSAR (A.A) - Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu,
Misafirlerimizin termal otelde beklemesinden ziyade, çevrede hoşça vakit
geçirebilecekleri, iyi anılarla ayrılabilecekleri bir ortam olması için çaba
içerisindeyiz. Cumhuriyetimizin kazanıldığı topraklar olan Afyonkarahisarda
birçok gösterebileceğimiz değerler var dedi.
Balkanlıoğlu, bir otelde düzenlenen 1. Uluslararası Luxury Termal Ürün
Geliştirme ve Pazarlama Kongresinin açılışında yaptığı konuşmada,
Afyonkarahisarda 4 havzada termal su kaynağının bulunduğunu, merkez yakınındaki
Ömer-Gecek havzasından, 125 dereceye ulaşan sıcaklıkla, litresinde 6 gramı aşan
mineral maddeleriyle dünyanın en şifalı termal sularının elde edildiğini söyledi.
Termal kaynakların Romalılardan, Friglerden bu yana, şifa, gençleşmek,
güzelleşmek amaçlı kullanıldığını kaydeden Vali Balkanlıoğlu, bu kaynakların
kalıcı olması yönünde Termal Su Birliğini oluşturarak önemli bir projeyi hayata
geçirdiklerini, proje sayesinde otellerin ısıtılması ve şifalı suyun
kullanılmasının tek elden yürütüldüğünü, ısıtılmada kullanılan ve temiz olarak
geri kazanılan termal suyun reenjeksiyon yoluyla kaynağına döndürüldüğünü ifade
etti.
Türkiyenin sağlık termal turizminde büyük hedefleri bulunduğunu ve dünyanın
her yerinden insanları bölgeye çekmeyi amaçladıklarını kaydeden Balkanlıoğlu,
şöyle konuştu:
Türk milleti istikrarı, barışı ve sevgiyi yakaladı, dünya ülkeleri
arasında saygın bir yere sahip. Kişi başına milli gelirimiz arttı, ulaşım
altyapımız düzenlendi. Bölgemize gelecek turistlere davranışlarımızla, saygı ve
sevgimizle, Türkiyeden iyi duygularla ayrılmasını, dünya çapında tanınır bir
ülke olmasını sağlamalıyız. Misafirlerimizin termal otelde beklemesinden ziyade,
çevrede hoşça vakit geçirebilecekleri, iyi anılarla ayrılabilecekleri bir ortam
olması için çaba içerisindeyiz. Cumhuriyetimizin kazanıldığı topraklar olan
Afyonkarahisarda birçok gösterebileceğimiz değerler var. Buna yönelik çalışmalar
yapılıyor. Oteller ve termal yatırımcılarımızın da ellerini taşın altına koyması,
her türlü fuarlara, turizm ve tanıtımla ilgili oluşumlara katılarak, tur
operatörleriyle ve turizmle şirketleriyle güzel diyaloglara girerek bölgeyi ve
otelleri tanıtmalarına ihtiyacımız var.
-Termal turizm, Türkiye için çok önemli-
TUI AG Türkiye Temsilcisi Hüseyin Baraner, Türk turizminin ileride
sürdürebilirliğini sağlayacak ayakta tutabilecek en büyük yatırımın termal
olduğunu kaydetti. Dünyanın, buna bağlı olarak da turizmin piyasalarının
değiştiğini, sağlık turizminin ön plana çıktığını aktaran Baraner, termalin
önemine değinerek, gereken ilginin gösterilmemesi, gerekli çalışmaların zamanında
ve dünya standartlarına uygun yapılmaması durumunda, 2023te turizm açısından
hedeflere ulaşılamayacağını savundu.
Baraner, Eğer biz turizmin çeşitliliğinden konuşuyorsak, dünya çapında
gelecek vadeden termali de dünya piyasalarına göstermek zorundayız. Turistler de,
yaşamlarını etkileyen sağlık sorunlarından kurtulmak için tatillerini kullanıyor
artık. Allah gerçek sağlığı termal suyun içerisinde saklamış. Buna inanan yüz
milyonlarca insana, sadece bizim bu alanda uluslararası kalitede ürünlerimizin
olduğunu ispatlamamız gerekiyor diye konuştu.
TUI AG Uluslararası İlişkiler ve Yatırımlar Direktörü Günter Ihlau ise
Türkiyenin GSMHsının yüzde 9unu turizm gelirlerinden elde ettiğini belirterek,
Türkiyenin turizm konusunda son yıllarda geldiği noktaya ve 2023 yılı 50 milyon
turist, 50 milyon dolar gelir hedefine değindi.
Avrupa nüfusunun yaşlandığını, bakım odaklı bir konsept oluşturulması
durumunda Türkiyenin yüz binlerce turisti çekebileceğini dile getiren Ihlau,
sağlık turizminde termalden Wellness-SPAya yönelinmesinin doğru bir hamle
olacağını, bunun genç nüfusun da ilgisini çekeceğini söyledi. Almanyada
Wellness-SPAdan önemli bir ciro elde edildiğini, Avrupalının bunu yaşamında
önemli bir unsur olarak gördüğünü ifade eden Ihlau, Bu konuda Almanya Avusturya
ile rekabet ediyor. Sağlıklı insanlar dahi, sağlıklarını korumak için bunu tercih
ediyorlar. Talep arzdan fazla dedi.
Avrupalı turistin otelde kalmadığını, gezmek istediğini, buna göre
altyapının oluşturulması gerekliliğine dikkati çeken Ihlau, müşterileri için son
yıllarda ülke destinasyonundan daha çok otel destinasyonunun ön plana çıktığını
belirtti. Ihlau, Türkiyenin, Akdenizdeki son doğal kıyı şeritleri bakımından da
ön plana çıktığını, kıyı şeridindeki betonlaşma nedeniyle turistlerin artık
İspanyadan kaçtığını belirterek, bu konuda dikkatli olunması gerektiğini
vurguladı.
-Avrupada termal kürler, sağlık zırhı olarak görülüyor-
Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral da, Türkiyede termalin
belli yaş grubunun şifa arama adına başvurduğu bir değer olarak algılandığını,
Avrupada ise termal kürün sağlık zırhı olarak da görüldüğünü, gencinden
yaşlısına her kesimin ilgisini çektiğini belirtti. Yakın gelecekte Türkiyenin,
Avrupada tercih edilen termal bölge olacağını ifade eden Güral, bununla ilgili
oluşturulması gereken bazı faktörlerin, taleplerin olduğunu başında da yerel
yönetimlerin bunu benimseyerek, turistler için gezecekleri, bisiklet yolları,
yürüme yolları, ağaçlık, ormanlık alanlar, standarda uygun yeme, içme ve eğlenme
yerleri olması geldiğini kaydetti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Yazar,
Türkiyenin çevreye uyumlu, sürdürülebilir turizm anlayışını benimsediğini,
sağlık turizmini de medikal, spa-wellness, termal ve 3. yaş turizmi olarak
kategorilendirerek, bu yönde çalışmalar yürüttüğünü aktardı. Türkiyenin medikal
turizme önemli yatırımlar yaptığını, bu konuda tıbbi deneyiminin ve yetişmiş
insan gücünün önemli bir unsur olduğunu kaydeden Yazar, termal turizmin de eğitim
düzeyinin artmasına paralel olarak önem kazandığını söyledi.
Kongrenin açılışına, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa
Solak da katıldı.
Muhabir: Serdar Yılmaz - Mustafa Güngör
Yayıncı: Doğan Sarıtaş