NEVŞEHİR (A.A) - Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı
Doç. Dr. Aşkın Asan, Biz bir hedef koyduk. Biz dünyanın 10uncu en büyük
ekonomisi olacağız. İşte böyle bir hedefe ulaşabilmek kadın ve erkeğin
çalışmasıyla ilgili. Ancak o şekilde olabilir dedi.
Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı,
TÜSİAD ve Dünya Bankasının ortaklığında düzenlenen, Adım Adım Anadolu ve
Kadınlar İçin İş Fırsatları Nevşehir Buluşması adlı toplantıda konuşan Asan,
kız çocuklarının erkek çocuklar gibi eğitim imkanlarından eşit şekilde
faydalanmaları için çeşitli kampanyalar yapıldığını, bu oranın özellikle
ilköğretimde dengelendiğini fakat ortaöğretimde bu dengesizliğin devam ettiğini,
erkeklerin daha fazla fırsat bulduğunu söyledi.
Bir toplumda gelişmeden ve kalkınmadan bahsedilecekse, bunun kadınıyla
erkeğiyle eşit eğitim hakkının sağlanmasıyla olabileceğini vurgulayan Asan, şöyle
devam etti:
Günümüzde kızlar ve erkekler de okuyor. Kampanyalar, eğitim süresini 8
yıla çıkarmak, zorunlu eğitim gibi çalışmalar sayesinde özellikle ilköğretimde
biz bu başarıyı yakaladık. Şimdi eğitimi 12 yıla çıkarmakla çok çok daha iyi bir
noktaya gelmiş olacağız çünkü ortaöğretimde hala problemler var. Erkeklerin
eğitimine, kızların eğitimine bakmış olduğumuzda yine erkeklere daha fazla
fırsatların verildiğini görüyoruz. Şimdi siz diyeceksiniz ki, ne var bunda,
olsun ama olmuyor. Eğer biz gelişmeden, kalkınmadan, toplumun kalkınmasından,
mükemmel aileden bahsediyorsak eğer kadınıyla, erkeğiyle hep birlikte toplumun
eşit eğitim hakkına sahip olması gerekiyor.
-Türkiyede kadınların yüzde 28i çalışıyor
Hükümet olarak birçok alanda önemli çalışmalar yaptıklarını, özellikle
eğitimde ve sağlıkta reform düzeyinde çalışmaları hayat geçirdiklerini belirten
Asan, Hükümet olarak çok çalıştık. Eğitimde, bunun yanında sağlıkta, anne
ölümlerinde, çocuk ölümleri oranları gerçekten yüksekti, raporlarda bundan her
zaman bahsediliyordu. Ama sağlık politikaları sayesinde anne ölüm hızlarında,
çocuk ölüm hızlarında büyük düşüşler oldu dedi.
Asan, Bakanlık olarak kendilerinin de önemli çalışmalara imza attıklarını,
özellikle kadına şiddet konusunda tüm sistemi inceleyip aksaklıkları tespit
ettiklerini ve ona göre bütün yasal altyapıyı düzenlediklerini dile getirerek, bu
kapsamda şiddet önleme ve izleme merkezlerini kurduklarını, böylece sorunun
çözümüne ilişkin her türlü tedbiri aldıklarını söyledi.
Tüm kanunları baştan sona taradıklarını, kadının haklarına aykırı bir nokta
varsa bunu da hemen düzeltiklerini belirten Asan, şöyle konuştu:
Eşitsizliğin en fazla olduğu alanlardan bir tanesi de bu istihdam
dediğimiz, iş dediğimiz alan. Baktık arada fark çok fazla, yüzde 71-75 oranında
erkek çalışıyor, kadın oranlarına baktığımızda zorlamayla teşviklerle ancak biz
bunu yüzde 28e çıkarabilmişiz. Peki, öyle kalsın. Kadınlar evde kalsın,
erkekler de çalışsın, getirsin demekle olmuyor. Çünkü biz bir hedef koyduk,
dedik ki biz dünyanın 10uncu en büyük ekonomisi olacağız. Böyle bir hedef
koyduk. İşte böyle bir hedefe ulaşabilmek kadın ve erkeğin çalışmasıyla ilgili.
Ancak o şekilde olabilir. Her ikisi de eşit şekilde katkı verirse biz o seviyeye
çıkabiliriz, aksi takdirde çıkmamız pek mümkün değil.
-Kadının parası direk çocuğunun eğitimine gidiyor
Türkiyede kültür gereği bir aile dayanışmasının bulunduğunu ama en
güzelinin herkesin okuması, eğitimden eşit fırsatlarla faydalanması, kendi
ayakları üzerinde durabilmesi olduğunu vurgulayan Asan, şunları kaydetti:
Neden en kolay yaptığımız işlerden para kazanmayalım. Ev işleri, çocuk
bakmak bizim en kolay yaptığımız işler. Bizim en kolay yaptığımız işlerden para
kazanan yine erkekler. Biz yaptığımız zaman ev işleri oluyor. Düşünün eve su
getiriyorsunuz, ev işiniz oluyor. Biz çocukken su taşırdık güğümlerle eve, ev işi
oluyordu. Zorunlu bedava getireceksin. Şimdi bir erkek onu yaptığı zaman onun
ismi oluyor Devlet Su işleri Genel Müdürlüğü. Maaş alıyorlar. Onun için bizim
istediğimiz el emeğimizin değerlendirilmesi, para olarak cebimize girebilmesi
çünkü biz gerçekten bunu yapabiliriz. Derler ki, kadın çalışıyor ama yine de
parasını kendi harcıyor. Makyajına gidiyor, saçına gidiyor, kıyafetine gidiyor
böyle bir şey yok. Kadının parası direkt çocuğunun eğitimine gidiyor. İşte biz
onun için kadının eğitimini ve iş sahibi olmasını önemsiyoruz.
-Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Raiser-
Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Martin Raiser de Dünya Bankası olarak
bu girişimde yer almalarının en önemli nedeninin kadınların katkısıyla
Türkiyenin çok daha büyük bir ülke olabileceği inancı olduğunu söyledi.
Raiser, Türkiyede bir kadının hem çalışma kararı alması hem de ailesine
aynı zamanda bakması çok kolay değil. Acaba kadınlarımız doğru becerilere sahip
mi acaba çalışabileceği işler mevcut mu veya çocukların bakımı için gerekli
hizmetler sunuluyor mu- Bu sorulardan bazılarını sizler de kendilerinize
sorabiliyor olabilirsiniz. Bununla birlikte komşularım ne der, arkadaşlarım ne
düşünür diye de düşünüyor olabilirsiniz. Dolayısıyla bugün bizlerle burada olup,
nasıl iş bulduklarını verimli bir iş piyasasına nasıl dahil olduklarını anlatacak
arkadaşlarımızın olması son derece önemli diye konuştu.
TÜSİAD Kadın-Erkek Eşitliği Çalışma Grubu Başkanı Nur Ger ise kadınların bir
işveren olarak çalışma hayatında kalabilmesi için özel olarak desteklenmeleri,
korunmaları gerektiğine inandığını belirtti.
Ger, Türkiyede çalışmak ve kendi işini kurmak isteyen pek çok kadının
olduğuna değinerek, bu kadınların çeşitli mekanizmalarla desteklenmelerinin
önemine işaret etti.
Kendi işini kuran ya da devlet kademelerinde önemli yerlere gelen kadınların
hayat hikayelerini anlatmaları ve kurum yetkililerinin iş kurmak isteyen
kadınların sorularını yanıtlamalarının ardından toplantı sona erdi.
Muhabir: Murat Asil / Yücel Velioğlu
Yayıncı: Murat Taydaş