Dudak tiryakisiyim deyip kendinizi kandırmayın

Dudak tiryakisiyim deyip kendinizi kandırmayın -KTÜ Farabi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özlü: Kendilerini dudak tiryakisi olarak gösteren ve dumanı içlerine çekmediklerini söyleyenler sadece boş bir avuntu içindeler -Si


TRABZON (A.A) - Zafer Sel - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tevfik Özlü, kendilerini dudak tiryakisi olduğunu, dumanı içine çekmediğini söyleyenlerin, sanılanın aksine sigaranın olumsuz etkilerine maruz kaldığını belirtti.
     Özlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dudak tiryakilerinin zaman zaman sigaranın kendilerine fazlaca zarar vermediği düşüncesine kapıldığını dile getirdi.
     Sigaranın zararının, duman akciğere ulaştıktan sonra değil, dudaktan itibaren başladığına dikkati çeken Özlü, dudak, dil, yanak, bademcik ve orta kulak iltihabı gibi üst solunum yoluyla ilgili hastalıkların gelişmesi için dumanın akciğere çekilmesi gerekmediğini ifade etti.
     Sigara dumanında 4 binden fazla zehirli, tahriş edici ve kansere yol açan kimyasal madde bulunduğunu vurgulayan Özlü, Bu kadar maddenin yanı sıra tütündeki nikotin, ciddi bağımlılık yapma özelliğine sahiptir. Nikotinin meydana getirdiği bağımlılık nedeniyle diğer kimyasal maddeler de vücuda alınmış olur. Nikotin çok güçlü bir psikolojik uyarıcı ajandır. Bağımlılık ortaya çıkarma özelliği açısından eroin, kokain ve alkolden hiç farkı yoktur diye konuştu.
     Sigarayı ilk kez deneyen her 3 kişiden birinin tek bir sigara ile bağımlı hale geldiğini kaydeden Özlü, şöyle devam etti:
     Bir sigara içildiğinde ortalama 10 saniye gibi kısa bir sürede yanaktan emilen nikotin beyne ulaşır ve eroin, kokain gibi maddelerin etkilediği merkezi uyararak bazı hormonların salınmasına neden olur. Bu da zevk alma, gevşeme, sakinleşme, konsantrasyon artışı gibi değişikliklerin ortaya çıkmasını sağlar. Ödül gibi gelen bu değişikliklerin devam etmesi için vücudunuz daha çok nikotin istemeye başlar. İçtiğiniz sigaranın sayısı giderek artar. Çünkü nikotinin meydana getirdiği etkilere karşı vücutta tolerans gelişir. Bunun anlamı şudur, vücuttaki nikotin miktarı arttıkça etkisi azalır, ödül gibi gelen değişikliklerin devamını sağlamak için nikotin miktarının da artması gerekir.
    
     -Nikotin yoksunluk belirtileri geçicidir-
    
     Prof. Dr. Özlü, bağımlılık yapıcı bir maddeden kurtulmanın güç ancak imkansız olmadığına işaret ederek, Pek çok bağımlının zorlandığı nikotin yoksunluk belirtileri geçicidir. En çok ilk 2-3 haftalık süre sizi zorlayabilir. Ancak 3 hafta geçtikten sonra sigara ile mücadeleniz bitmeyecektir. Sigara içmeyi çağrıştıran pek çok şey, size sigarayı hatırlatmaya devam edebilir. Siz içmeme konusundaki kararlılığınızı sürdürürseniz hatırlatıcı çevresel unsurlar ile sigara arasındaki güçlenmiş bağ zayıflayacaktır dedi.
     Sigarayı bırakmayı deneyen kişiyi erken dönemde daha çok yoksunluk belirtilerinin zorlayacağını, bu dönemden sonra psikolojik bağımlılığın getirdiği alışkanlıkların nispeten ön plana çıktığını belirten Özlü, şöyle devam etti:
     Sigarayı bırakacak kişinin bu sorunları tanıması ve nasıl çözeceğini öğrenmesi gerekecektir. Unutulmaması gereken püf noktası şudur, sigarayı bırakmaya çalışan kişinin zorlanması, nikotin bağımlılığının beklenen bir sonucudur. Kişilik yapısıyla ilişkisi yoktur. Dolayısıyla zorlanmak ya da bırakmayı deneyip tekrar başlamak iradesizlik anlamına gelmemelidir.
     Sigara bırakma çabası içindeyken kendinizi yargılamadan ve suçlamadan mücadele etmelisiniz. Bu süreci, kronik tekrarlama eğilimi olan bir hastalıktan iyileşmeye çalışmak olarak benimsemeniz çabanızı kolaylaştıracaktır.
    
     Yayıncı: Murat Kaban
<< Önceki Haber Dudak tiryakisiyim deyip kendinizi kandırmayın Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER