SAMSUN (A.A) - Dilek Sezen - Samsun Müftüsü Hayrettin Öztürk,
Aileler çocuklarına Kurandan isim koymak isterken ismin anlamına çok dikkat
etmeliler. Mesela Sanem ismi çocuğa verilmemeli, Sanem, put demektir. Aleyna
sıkça duyduğumuz bir isim ama anlamı üstümüze bela, sıkıntı demektir dedi.
Yrd. Doç. Dr. Öztürk, AA muhabirlerine, çocuğa isim vermenin kültürel,
sosyal ve dini açıdan önemli bir konu olduğuna işaret etti.
Pek çok ailenin Kuran-ı Kerimde geçen isimleri çocuklarına vermek
istediklerini söyleyen Öztürk, Kuranda geçen her kelimenin ise isim olarak
konulamayacağını hatırlattı.
Günümüzde yaygın olan ve Kuranda geçtiği için konulan çok sayıda ismin
anlamının yanlış olarak bilindiğini, gerçek anlamlarının ise isim olarak
verilemeyeceğini ifade eden Öztürk, çocuklarına Kurandan isim koymak isteyen
aileleri seçici davranmaları konusunda uyardı.
-Anlamları bilinmeden isim veriliyor -
Kurandan isim konulurken seçilen kelimenin gerçek anlamının öğrenilmesi
için uzman kişilere danışılmasını tavsiye eden Öztürk, isim kitaplarında veya
internette geçen adların anlamlarının da irdelenmesini istedi.
Öztürk, şöyle devam etti:
Aileler çocuklarına Kurandan isim koymak isterken ismin anlamına çok
dikkat etmeliler. Mesela Sanem ismi çocuğa verilmemeli, Sanem, put demektir,
Aleyna sıkça duyduğumuz bir isim ama anlamı üstümüze bela, sıkıntı aksın
demektir. Kuranda geçen her kelimenin isim olmayacağı bilinmelidir. Kuran-ı
Kerimde geçen her kelime Bu Kuranda geçiyor isim olur mantığıyla çocuklara
verilmemelidir. Kuranda geçen kelimelerin anlamı iyi bilinmelidir. Kezban ismi
Kuranda geçiyor diye veriliyor. Oysa Kezban yalancı demektir. Çocuğa bu ismi
koyarsanız, yalancı, yalancı diye çağırmak zorunda kalırsınız. Aleyna üstümüze
bela sıkıntı aksın, Bekir, deve yavrusu demektir. Hz. Ebubekirin ismi
Abdullahtır Ebubekir lakabıdır. Bu husus karıştırılmamalıdır. Rumeysa gözü
çapaklı kadın demektir. Hüreyre, kedicik demektir. Kayra eski Türk
mitolojisinde tanrı demektir, Allahtan başka ilah mı olur- Çocuğa tanrı ismi
konulmamalıdır. Melis, Yunan mitolojisinde tanrıça demektir, şişman ve tembel
anlamlarına da gelir. Erçin ücret anlamına gelir. Bir insanın ücreti olamaz.
-Mekruh isimler-
Dinen mekruh sayılan isimler de olduğunu vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle
sürdürdü:
Resul, Nebi, Cebrail, Azrail, Mikail, İsrafil isimleri konulmamalı, hoş
değil. Samet ismi, hiç kimseye muhtaç olmayan demektir. Bu sadece Allaha mahsus
bir durumdur, isim olarak kullanılamaz. Gülsüm gariban, zavallı kimsesiz
anlamındadır. Julide Farsçada dağınık, perişan demektir. Cennet bahçesi olarak
bilinen İrem ise Allahın gazabına uğrayan sahte cennettir. Bade ismi içki
demektir. Hannas ismi şeytanın ismi. Alara, Rosa, İleyda bunlar İslam isimleri
değil gayrimüslim isimleridir ve çocuklara konulmamalıdır. Anlamı kötü olan,
anlamsız şeyler de çocuklara isim olarak konulmamalıdır.
-İsim her dilden olabilir-
Yrd. Doç. Dr. Öztürk, İsim her dilden olabilir. Yeter ki anlamı güzel
olsun, yaşadığı toplum ve kültüre yabancı olmasın dedi.
Barış, Mert, Özgür, Sevgi gibi isimlerin kullanılabileceğini, aynı şekilde
Kerim, Macit, Zeynep, Hasan, Abdullah, Kevser, Abdurrahman gibi isimlerin
çocuklara verilmesinde bir sakınca olmadığını aktaran Öztürk, isimlerde Allaha
kulluğun ifade edilmesi gerektiğini vurgulayarak, İslam büyüklerinden hatıra
kalan isimlerin kullanılabileceğini, halk arasında yaygın olan Fatma, Ayşe,
Ahmet, Mehmet, Muhammet, Mustafa, Zeynep gibi isimlerin de benimsendiğini
söyledi.
Yayıncı: Hüseyin Likoğlu / A. Fatih Tekcan