AYDIN (A.A) - Gökmen Şireci - Toplumda önemli bir problem halini
alan obezitenin temellerinin çocukluk yıllarında atıldığını belirten uzmanlar,
ileri yaşlarda obezitenin oluşmaması için anne ve babalara önemli görevler
düştüğünü bildirildi.
Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk
Endokrinolojisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Tolga Ünüvar, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, obezitenin (şimanlık), şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol,
damar tıkanıklığı, kalp krizi gibi çok ciddi sağlık sorunları riskini artıran
önemli bir problem olduğunu belirtti.
Yapılan araştırmaların, erişkin dönemdeki şişmanlığın, çocukluk dönemiyle
bağlantılı olduğunu ve küçük yaşlarda şişman olan kişilerin yüzde 60-70inin
erişkinlikte de obez olarak yaşamlarına devam ettiklerini gösterdiğini dile
getiren Ünüvar, şöyle konuştu:
Erişkin şişmanlığının temellerinin, çocukluk çağında atıldığını bilmemiz
lazım. Çocukluktaki temelin üzerine bu şişmanlık ilerlemeye başlıyor. Çocuklukta
ve ergenlikte bunu çözemediysek, erişkin çağda çözmek çok zor oluyor. O yüzden
erişkin dönemde zayıflamaya çalışan insanlar, ben su içsem yarıyor, ama başkası
yiyince bir şey olmuyor diyor. O hep zayıfmış, zayıf gitmiş. Ama sen hep şişman
gitmişsin. Senin vücudun artık ona alışmış. Çocuklarının ileride su içsem
yarıyor demesini istemeyen anne ve babalar, onların küçükken şişmanlamalarına
izin vermemeli.
-Şişmanlığa karşı aile sofrası-
Ünüvar, kendilerine şişmanlık problemi ile getirilen çocuklar üzerinde
yaptıkları tetkiklerde, sorunun tamamına yakınının temelinde yanlış beslenme ve
buna yol açan değişen toplumdaki yanlış uygulamaların yattığını, sadece yüzde
5ten daha azının hormonel sebeplere dayandığını bildirdi.
Son yıllarda artan fast food tüketiminin ve ailelerin bu alışkanlığın
gelişimine izin vermelerinin, şişmanlık açısından en önemli risk olduğunu ifade
eden Ünüvar, obezite sorunun yaşanmaması için şu tavsiyelerde bulundu:
Fast food gıdalardan çocukların uzak tutulması gerekiyor. Çocuklar,
mutlaka aile sofrasına oturmalı, aile ile birlikte yemek yemeyi öğrenmeli.
Eskiden çocuklar sokağa çıkıp top, misket gibi oyunlar oynayıp bisiklete binerken
şimdi televizyon ve bilgisayar karşısında vakit geçiriyor. Durağan bir yaşantı
içerisine giriyor. Çocuklar mümkünse arkadaşları ile birlikte spor yapabileceği,
sıkılmayacağı takım sporlarına yönlendirilmeli. Eskiden çocuklar susadıkları
zaman hemen su içerlerdi. Ama şimdi, sıvı ihtiyacı şeker ve kalorisi fazla olan,
kola, meyve suyu, gazoz gibi kalorisi yüksek içeceklerle karşılanıyor. Bunların
yerine ayran, süt, evde taze sıkılmış meyve suları ve su öneriyoruz.
Ünüvar, bu noktada ebeveynlerin çocuklarına örnek olması gerektiğini de dile
getirerek, Aile nasıl yapıyorsa, çocuk da o yoldan gidiyor. O yüzden genelde
şişman anne babaların çocuğu da şişman oluyor dedi.
Yayıncı: Şükran Yücel