ELAZIĞ (A.A) - Sanica Boru Elazığspor Teknik Direktörü Yılmaz
Vural, dönemin A Milli Takım Teknik Direktörü Sepp Piontekin yardımcılığını
yapması teklifini kabul etmediğini belirterek, Sonra Fatih Terim kardeşim kabul
etti. İyi ki kabul etmemişim ben. Türkiye, benim onun önünü açmam nedeniyle çok
büyük bir antrenör kazandı dedi.
Fırat Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu ile Fırat RTV
tarafından Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen Futbolda Kenar Yönetimi
konulu panele, Sanica Boru Elazığspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural, kaleci Ivesa
ve futbolcu Serdar Gürler katıldı.
Yılmaz Vural, panelde yaptığı konuşmada, Türkiyede spor akademisinden mezun
olduktan sonra Almanyanın Köln kentinde de akademi bitirdiğini ancak Kölndeki
akademiye gidene kadar bir yıl boyunca inşaatlarda çalıştığını, diskoteklerde
fedailik yaptığını kaydetti.
Dünyada 7 bin 300 teknik direktör olduğunu, kendisinin yönettiği maçlar
itibariyle bu sıralamada 34. olduğunu açıklayan Vural, şunları söyledi:
Kendi kenar yönetiminizi iyi yaparsanız hedeflerinize de varmanız mümkün
olur. Ne yaparsanız yapın, sizi bir yere getirecek insanları bulmanız lazım.
Dünyanın en iyi eğitimlerini yapsanız bile insan ilişkileri çok önemli. Şimdi bir
iş boyutu var bir de insan boyutu var. Onda da çok becerikli olmanız lazım. Benim
becerim ne oldu- Ergun Gürsoy diye Türkiyede Galatasaray takımının çok üst
seviyede yöneticiliğini yapmış bir beyefendi ile tanışmam, kendimi ona
anlatabilmem, onunla ilişki kurabilmem. Benim bu işe girmemde çok önemli bir rol
oynamıştır.
Kenar yönetiminin de oyuncuyla karşılıklı olarak karakter alışverişi
olduğunu, sevinç, kızgınlık, üzüntü hareketlerinin oyuncu tarafından izlendiğini
ve zaman zaman da kendisinin bu hareketlerde aşırıya kaçtığını dile getiren
Vural, maç sonrası ise kaybettikleri taktirde oyunculara en ufak bir siteminin
olmadığını, hepsine geçmiş olsun dileklerini ilettiğini vurguladı.
-Yılmaz hoca maçı yönetmiyor, oynuyor-
Bordo-beyazlı takımın oyuncusu Serdar Gürler ise, ligde sıkıntı yaşadıktan
sonra bugünkü konumlarına geldiklerini, taraftarların desteğiyle çıkışlarını
sürdürmek istediklerini söyledi.
Panel yöneticisi Arslanın Fransa ile Türkiye arasındaki farkı anlatır
mısın- sorusu üzerine Gürler, Fark Yılmaz hoca. Bence bütün dünya liglerde
Yılmaz hoca gibi hoca olsa bütün ligler daha çok takip edilir. Bütün Avrupa
artık Türkiyeyi biliyor. Yılmaz hoca bize maçı yönetmiyor, bizimle maçı oynuyor.
Yılmaz hoca bize gol atıyor cevabını verdi.
Bu cevap üzerine Vuralın oyuncusuna dönerek, Şimdi yerini tam garanti
etti yani demesi gülüşmelere neden oldu.
-Fatih Terim-
Konuşmaların ardından geçilen soru cevap kısmında bir öğrencinin Sizi ne
zaman Milli Takımda göreceğiz- sorusu üzerine Vural, Bursasporu çalıştırırken
1989 senesinde dönemin Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Şenes Erzikden bir
telefon aldığını açıkladı.
Erzikin kendisine telefonda Evlat biz yarın Milli Takım hocasını
açıklayacağız, Milli Takımda çalışmayı düşünür müsün- dediğini, İstanbula
çağrıldığını ve çok heyecanlandığını aktaran Vural, takımının maçı olduğu için
bir gün sonra İstanbula gittiğini ve o zaman da Alman Sepp Piontekin teknik
direktör olarak açıklandığını duyduğunu söyledi.
Yılmaz Vural, kendisine Piontekin yardımcısı olması konusunda teklif
geldiğini ancak kendisinin A Milli Takımda Türk antrenörlere görev verilmesinden
yana olduğunu söyleyip kabul etmediğini belirten Vural, şunları kaydetti:
Dolayısıyla ben Türk antrenörlüğü ile ilgili söylemlerde çok bulunuyorum.
Onlara Ne olur beni bağışlayın ben yabancı bir arkadaşın yardımcısı olamam
dedim. Sonra Fatih Terim kardeşim kabul etti. İyi ki kabul etmemişim ben.
Türkiye, benim onun önünü açmam nedeniyle çok büyük bir antrenör kazandı.
Muhabir: Emrah Gökmen / Ömer Fansa
Yayıncı: Cemal Coşkun