Umutla atan kalpler durmasın

Umutla atan kalpler durmasın -Kalp yetmezliği nedeniyle kısa sürede nakil yapılmadığı için yaşama tutunamayan çocukların umutla atan kalpleri, organ bağışı konusundaki yanlış düşüncelerden dolayı duruyor, hayatta kalmak için yalva


KONYA (A.A) - Metin Bolat - Kalp yetmezliği nedeniyle kısa sürede nakil yapılmadığı için yaşama tutunamayan çocukların umutla atan kalpleri, organ bağışı konusundaki yanlış düşüncelerden dolayı duruyor, hayatta kalmak için yalvarırcasına bakan gözleri kapanıyor.
     Çocuklarının kalp yetmezliği rahatsızlığı ortaya çıktığında anne ve babalar adeta zamanla bir yarış içine giriyor.
     Çocuklarını hayatta tutabilmek için ellerinden geleni yapan aileler, nakil için uygun kalbin bulunacağı düşüncesiyle her yeni güne umutla uyanıyor.
     Çaresizce beklemek zorunda kalan aileler, organ bağışı yapılmadığında ise canlarından daha çok sevdikleri evlatlarının, avuçlarının içinden kayıp gitmesinin çaresizliğini yaşıyor.
     Her geçen saniyenin aleyhine işlediği çocukların, zamanında yapılamayan nakiller nedeniyle umutla atan kalpleri duruyor.
     Yetkililerin, organ bağışı konusunda ısrarla bilgilendirme yapmalarına rağmen toplumda hala yanlış düşüncelerin etkisi sürüyor.
    
     -Aile organ naklini kabul etmedi, küçük Zehra öldü-
    
     Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Pediatri Çocuk Kardiyoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sevim Karaaslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bazen ailelerin verdiği olumsuz kararların, heyecanla organ nakli bekleyen hastaların yaşam umutlarını söndürebildiğini söyledi.
     Türkiyede kadavradan nakillerin artması gerektiğini anlatan Karaaslan, şunları kaydetti:
     Yaklaşık 3 yıl önce bir ailenin trafik kazasında çocuğu ağır yaralanmıştı. Aile, beyin ölümü gerçekleşen çocuğun organlarını bağışlamak istemedi. Beyin ölümü gerçekleşen çocuğun kan grubu da hastanemizde kalp nakli bekleyen Zehra adlı çocuğa uyuyordu. Çok ümitlenmiştik. Ancak hastamızın kalbi daha fazla dayanamadı. Çoğu kişi, organ bağışı yaptıklarında yaşam sürelerinin kısalacağı, cesede eziyet yapılacağı ve Allahın huzuruna bir bütün halinde çıkmayacakları gibi yanlış düşüncelere kapılıyor. Organ bağışı konusunda, çocuklarını yaşatmak için çırpınan anne ve babalar ile hasta çocukları unutmamamız gerekiyor.
     Organ bağışının hayati önem taşıdığını vurgulayan Karaaslan, hastalarının çoğunun organ nakliyle hayatta kalabilecekken, bağışta bulunulmaması nedeniyle yaşamlarını yitirdiğini dile getirdi.
    
     Yayıncı: Ahmet Kayır
<< Önceki Haber Umutla atan kalpler durmasın Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER