İsmail İçer -
Amerikan-Arap Ayrımcılıkla Mücadele Komitesi (ADC - The American-Arab Anti-Discrimination Committee) 2011 yılı Rachel Corrie
ödülünün,
İsrail'in Mavi
Marmara gemisine düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden ABD-
Türk vatandaşı Furkan Doğan'a verileceği bildirildi.
Furkan Doğan'ın babası
Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Ahmet Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze'de
Filistinli bir doktora ait evin yıkılmasına engel olmaya çalışırken 16
Mart 2003 yılında İsrail ordusuna ait bir buldozer tarafından kasten ezilerek trajik bir şekilde öldürülen barış aktivisti Rachel Corrıe anısına her yıl
ödül töreni düzenlendiğini, bu yılki ödülün de Furkan Doğan'a verildiğini söyledi.
Doğan, ödülün
Washington DC'de
12 Haziran Pazar günü yapılacak
Ulusal Kongre sırasında, Filistin yemeğinde (brunch), kendilerine verileceğini belirterek şunları söyledi:
''ADC geleneksel olarak her yıl bir kişiye Rachel Corrie ödülünü veriyor. Söz konusu ödül, ADC tarafından, Rachel Corrie'nin Filistin'de adil ve sürekli bir barış için sorumluluk duyması ve kendisini buna adaması ile Filistin'in kendi kaderini belirleme hakkına ve insani ihtiyaçlarına katkıda bulunmak amacıyla yorulmadan çalışması nedeniyle veriliyor.
Bu yıl söz konusu ödül bir yıl önce Gazze'ye insani
yardım götüren Özgürlük Filosu'ndaki
Mavi Marmara gemisinde yapılan
hain İsrail katliamında şehit olan oğlum Furkan Doğan'a verildi. Ödülü eşimle bana vereceklerini bildirdiler. Ödülün Furkan Doğan'a verilmesini memnuniyetle karşıladım.''
-ABD KURUMLARINA DAVA AÇTI-
Ahmet Doğan, oğlunun hayatını kaybetmesinin ardından ikinci defa ABD'ye gidip geldiğini, ABD Anayasal Haklar Merkezi (Center for Constitutional Rights-CCR) adlı Amerikan kuruluşunun, Furkan'ın öldürülmesi ve filodaki diğer Amerikan vatandaşlarına yapılan muamele konusunda talep ettikleri bilgileri verdiğini, bunun üzerine,aralarında ABD
Dışişleri, Adalet, İç
Güvenlik ve Savunma Bakanlıklarının da olduğu bazı Amerikan hükümet kurumlarına
New York mahkemesinde
dava açtığını söyledi.
Dünyada
demokrasinin en ileri seviyesinin yaşandığı iddia edilen ABD'nin Mavi Marmara olayındaki çifte standardına üzülerek bizzat şahit olduğunu belirten Doğan, şöyle konuştu:
''Ben hayal kırıklığı içerisindeyim. ABD kendi vatandaşı olan oğlum için mücadele etmiyor. Hakkını aramıyor. Bu tavır, benim zihnimdeki ABD'nin büyük devlet olma söylemi veya demokrasinin zirve
ülkesi imajı ile hiç mi hiç bağdaşmıyor. Hukuki mücadelemiz sürecek. Elbette ABD'de İsrail'in ağırlığı fazla. Lobi faaliyetleri çok etkili. Ama demokrasiye ve
adalete olan inancım tam. Bugün olmasa da yakın bir gelecekte doğrular ve haklıların hakkını alacağına inanıyorum.''
-''HAYALLERİM ALT ÜST OLDU''-
Doğan, ABD
Dışişleri Bakanlığı'nın yıllık
insan hakları raporunda Mavi Marmara baskınına sadece bir satır ile İsrail'in gözü ile bakıldığını kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:
''
ABD Dışişleri Bakanlığı ülke ülke raporlar hazırlayarak, insan hakları uygulamaları ve ihlalleri ile ilgili görüşlerini dile getiriyor. Diğer ülkelerle ilgili bölümlerde kendi vatandaşlarının nasıl bir ihlale uğradığını, nasıl bir saldırıya maruz kaldığını isimlerini de belirterek ayrıntılı bir şekilde yazıyorlar. Ancak İsrail'e baktığınızda Mavi Marmara saldırısı sadece bir satır olarak İsrail'in gözü ile geçiyor. Ancak kendi vatandaşı olan Furkan'ın adı bu raporda yer almıyor. Bu da ABD'nin ayrımcılığını ve iki yüzlülüğünü açıkça göstermekte. Oğlum Furkan Doğan'ın ismi geçmiyor. İşte bu beni çok etkiledi. Dediğim gibi tüm hayallerim alt üst oldu. Demokrasi, insan hakları, adalet kelimelerinin ABD ile yan yana gelmesinin zor olduğuna inanıyorum.''
ABD'den döndükten sonra oğlunun Kayseri'nin
Talas ilçesi Reşadiye mahallesindeki mezarını ziyaret eden Ahmet Doğan, ''Oğlum 31
Mayıs 2010 tarihinde bundan tam bir yıl önce İsrail askerlerinin saldırısı sonucu hayatını kaybetmişti. ABD'den
döner dönmez mezarını ziyarete geldim. Eşimle birlikte her hafta mezarına gelip dua ediyoruz'' dedi.
(İÇR-OSM)03.06.2011 10:59:27