BALIKESİR (A.A) - Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti (BGC) Başkanı
Ramazan Demir, basından sansürün kaldırılışının 104. yıldönümü olan 24 Temmuz
Basın Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Demir, mesajında, basın tarihinin en karanlık dönemlerinden biri olarak
bilinen 2. Abdülhamitin sansür uygulamalarının 24 Temmuz 1908de 2.
Meşrutiyetin ilanıyla son bulduğunu anımsattı.
Gazetelere uygulanan sansür kararnamesinin ortadan kaldırılmasında,
gazetecilerin örgütlü hareket etmesinin rolüne dikkati çeken Demir, 104 yıl önce
gazetelerine gelen sansür memurlarını Gazeteler hürdür, sansür yasaktır diye
geri çeviren Ahmet Cevdet ve Mihran efendiler gibi olabilmenin yolunun bilinçli
ve örgütlü mücadeleden geçtiği gerçeğinin unutulmaması gerektiğini bildirdi.
24 Temmuzların bayram olmaktan çıktığını vurgulayan Demir,
Gazetecilerin, dayanışma içinde, meslek ilkelerine ve meslektaşlarına sahip
çıkarak, 24 Temmuzları yeniden bayrama dönüştürebileceğine inanıyoruz. Dünyanın
en zor ve sorumluluk isteyen mesleklerinden biri, gazeteciliktir. Ülke ve
toplumsal çıkarlar ile kişi hak ve özgürlükleri konusunda da gazeteciler, daha
duyarlı olmalıdır ifadelerini kullandı.
İnsan hakları, kişisel hayatın dokunulmazlığı, terör ve şiddetin
engellenmesi konusundaki duyarlılıkların, gazetecilerin otokontrol mekanizmasına
işlerlik kazandırarak artabileceğini belirten Demir, gazetecilerin bu noktadaki
duyarlılıklarının, ileri demokrasilerdeki yayıncılık anlayışının, ülkemizde de
gelişmesine katkı sağlayıp hizmet edebileceğine inandığını dile getirdi.
Demir, 24 Temmuz tarihinin gazetecilerin düşüncelerini özgürce ifade
edebilme adına bir dönüm noktası olduğuna işaret ederek, bu noktada örgütlü
mücadelenin de önem taşıdığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
Unutulmamalıdır ki, basının sendikal haklardan etkin bir biçimde
yararlanamadığı dönemlerde basının üzerindeki baskılar daha da artmıştır.
Balıkesirde son yıllarda bunun en güzel örneklerini hep birlikte yaşadık. Bazı
meslektaşlarımıza yönelik baskı, fiziki saldırı ve tehditleri endişeyle izledik.
Eğer özgür ve güçlü bir basından söz etmek istiyorsak, bunun en önemli şartının
da kaybedilen hakların geri iadesi olduğunu bilmemiz gerekiyor. Bunun yolunun da
birbirimizi sevmesek bile, gazetecilik mesleğinin eski saygınlığının kazanılması
noktasında ortak hareket etmekten geçtiğini hatırlatmak istiyoruz. Çileli olduğu
kadar kutsal bir meslek olarak nitelenen gazeteciliği büyük bir özveriyle yapan
meslektaşlarımız için vazgeçilmez hak olan yıpranma hakkının tekrar kazanılması
yolundaki mücadelemizin de sürdüğünü ve sonuçlarını yakın gelecekte alacağımıza
olan inancımızı paylaşırken, bütün gazetecilerin gününü kutluyoruz.
Muhabir: Ramazan Demir
Yayıncı: Zafer Akpınar