Mehmet Kumcağız -
Samsun'un
Bafra ilçesinde 1974 yılında asistan olarak başladığı İkiztepe kazılarını aralıksız 37 yıldır sürdüren Prof. Dr.
Önder Bilgi,
emekli olmasına rağmen kazıdan vazgeçmedi.
Samsun yakınlarındaki Dündartepe'de 1940 yılında kazı yapan arkeologlar tarafından keşfedilen İkiztepe'de 1974 yılında başlatılan kazılara asistan olarak başlayan ve profesörlükten emekli olan
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fen
Edebiyat Fakültesi
Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Önder Bilgi, 37 yıldır aynı bölgede yaptığı kazı çalışması ile dikkat çekiyor.
İkiztepe'de bugüne kadar yapılan kazılarda bölgede Kalkolitik Döneme (MÖ 5000-4000) ait yerleşmelerin izine rastlanırken, MÖ 4300 ile MÖ 1700 yıllarına kadar da sürekli yerleşim yapıldığı anlaşıldı. Kazılarda Eski Tunç Çağı (MÖ 3000-2000) ve Erken Hitit (MÖ 1900-1800) dönemine ait çok sayıda eser ve kalıntı bulundu.
Kazılardan bulunan eserler Samsun Arkeoloji Müzesi'nde sergilenirken, müzede en çok kazılarda elde edilen arkeolojik parçalar arasında yer alan ameliyatlı kafatasları ilgi çekiyor.
İkiztepe kazılarını 37 yıldır sürdüren Bilgi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İkiztepe kazılarının geçmişle gelecek arasında
köprü oluşturduğunu bu nedenle de bölgede kazı çalışmalarını aralıksız sürdürdüğünü söyledi.
Bütün meslek yaşantısındaki arkeolojik kazıları İkiztepe'de geçirdiğini belirten Bilgi, ''Bütün meslek yaşantımı bu kazılara adadım, emekli olmama rağmen kazı çalışmalarım sürüyor. Gelecek yıl İkiztepe kazıları ile arkeolojik kazı çalışmalarını tamamen bırakacağım'' diye konuştu.
Kazılar nedeni ile Bafra'nın ikinci memleketi olduğunu söyleyen Bilgi, şöyle devam etti:
''Burası benim ikinci memleketim oldu. 1972 yılında doktora çalışmalarını tamamladıktan sonra
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Ön
Asya Arkeolojisi Bölümü'ne asistan olarak katıldım. Benden önce İkiztepe kazılarının başkanı Prof. Dr. Bahadır Alkın'dı. Onun kazı çalışmalarına katılmak için Bafra'ya geldim. İlk defa 1973 yılında geldim. 1974 yılında da kazı çalışmalarına burada başladım. O tarihten bu yana her yıl temmuz ve ağustos aylarında buraya gelerek kazı çalışmalarını sürdürmekteyim.''
İkiztepe kazılarında ortaya çıkartılan eserlerin araştırmalara ışık tuttuğunu ve oldukça iyi buluntularla karşılaştıklarını ifade eden Bilgi, ortaya çıkan esenlerin kendisini heyecanlandırdığını ve kazıya olan merakını canlı tuttuğunu kaydetti.
İkiztepe ve çevresinde yaşayan insanların ilk defa M.Ö. 4300 yıllarında bölgeye yerleştiğini ve kesintisiz olarak 1700 yılına kadar burada yaşadıklarını belirlediklerini anlatan Bilgi, bunun çok heyecan verici olduğunu aktardı.
Bilgi, şöyle devam eti:
''Bu süreç boyunca insanların burada ahşap evlerde yaşadıklarını gördük. Bunun dışında insanların yaşamını sürdürmek için avcılık, hayvancılık, balıkçılık yaptıklarını ele geçen kemiklerden ve kılçıklardan anladık. Ama esas faaliyetlerinin
metalurji olduğunu gördük. Çok sayıda metal eser yani takı, alet,
silah ve sembol gibi eserler ürettiklerini belirledik. Bunların sayısının oldukça çok olması bizim dikkatimizi çekti. Anadolu'nun metalurji merkezi olduğu ortaya çıktı. Gün yüzüne çıkan her eser bizi bir o kadar daha heyecanlandırdı ve bugünlere kadar getirdi. Bütün ömrümü ve yaşantımı buraya adamanın mutluluğunu yaşıyorum.''
Prof. Bilgi, gelecek yıl kazı çalışmalarını tamamladıktan sonra, yazacağı kitaba ağırlık vereceğini sözlerine ekledi.
(MKU-DLK-ZBD)12.08.2011 12:57:34