Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Tansel Çölaşan, bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun asıl sorumlusunun 'demokrasi' diyen liberal aydınlar olduğunu ileri sürerek, "Onların başına neler geldiğini görmekten zevk alacağım." dedi. Ergenekon davasının tutuklu sanıklarının aday gösterilmesi halinde seçilseler bile son kararı Meclisin vereceğine dikkat çeken Çölaşan, oyların çok önemli olduğunu belirterek 150 bin oy ile seçilecek yerden değil 50 bin oy ile seçilecek yerden aday gösterilmesi gerektiğini savundu. Ankara Ahmet Taner Kışlalı Kültür Merkezi'nde, Batıkent Birlikteliği'nin organize ettiği 'Tam Bağımsız Türkiye' adlı panel gerçekleştirildi. Oturuma Çölaşan, DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Erçelebi ve İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bedri Gültekin katıldı. Konuşmaların temelini ise AK Parti hükümetine karşı işbirliği projeleri oluşturdu. ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, milli cephenin defolu çıkmaması halinde başarının geleceğini savundu. Türkiye'deki laikliğin katı olduğunun söylendiğini aktaran Çölaşan, her ülkenin kendi laiklik ilkelerini kendisinin koyacağını söyledi. Yargının da elden gittiğini anlatan Çölaşan, mevcut yönetime ve ona yardım edenlere kızmadığını, çünkü Cumhuriyeti ilan edildiğinde bunların Cumhuriyete karşı olduklarını ileri sürdü. Cumhuriyeti hazmedemediklerini, bu sebeple değiştirmek istediklerini iddia eden Çölaşan, şöyle konuştu: "Ben onların yanında 'demokrasi' diye duran bizim liberal aydınlarımıza kızıyorum. Hani bilsem ki bir yerlerden değil de dışardan, onları rahatlıkla sırça köşklerimizde biz seyredebilecek olsak, bizim başımıza birşey gelmeden, onların başına neler geldiğini görmekten inanın zevk alacam. Çünkü bugünlere onlar getirdiler. Tek başına bu iktidar, cemaatler bunu yapamazdı. Laiklik vazgeçilmeyecek bir olaydır ve seçimlerdeki oylarınızı böyle bir Cumhuriyeti istiyorsanız vereceksiniz ve verdireceksiniz." CUMHURİYET MİTİNGLERİYLE İLGİLİ ÇALIŞMAMIZ VAR Cumhuriyet Mitingleri'yle ilgili çalışmalarının bulunduğunu açıklayan Çölaşan, bunları artık çok deklare etmediklerini belirtti. Uygun bir şekilde uygun bir yerde yapacaklarını dile getiren Çölaşan, "Çünkü her söylediğimiz şeylerin karşı, başka şeyler oluşturuluyor. Hepsini seçimlere kadar yapmaya niyetliyiz." dedi. Ergenekon davasının tutuklu sanıklarının aday gösterilmesinin istendiğini hatırlatan Çölaşan, bunu halkın da istediğini savundu. Ergenekon davasının Anayasanın 14. maddesi kapsamında açıldığını dile getiren Çölaşan, bu maddeye göre seçilseler bile girip girmeyeceğine Meclisin karar vereceğini ifade etti. "Onların dokunulmazlıkları Meclise girmekle otomatik gitmiyor." diyen Çölaşan, "Dolayısıyla onlara verilecek oylar, 20 kişi Meclise grup oluşturacak şekilde girmiş bile olsa, o kişiler başlatılmadıklarında, aslında 20 tane oyun gelecekteki oylamalarda tabi eksikliği olacak. Tabi birde onur meselesi var. Hepsi beraber değil ama onlara karşı milletin sevgisini göstermek için siyasi partiler anlaşabilirler. İstanbul'da 150 bin kişi bir milletvekili çıkarıyor ama Adana'da 30-50 bin kişi milletvekili çıkarıyor. 50 bin kişilik yerden aday olmalı, seçilecek biryerden aday olmalı. Oylarımız çok önemli. Çünkü Mecliste bir oy çok önemli." ifadelerini kullandı. İktidara gelmekten başka yolunun bulunmadığının altını çizen Çölaşan, milli bir cephe istediklerini vurguladı. Amerika'nın şuan AK Parti hükümetinden memnun olmadığını savunan Çölaşan, çünkü AK Parti'nin asi çocuk çıktığını, onun istediklerinin dışına çıktığını, bu sebeple pek memnun olmadığını kaydetti. DSP'Lİ ERÇELEBİ: DİN TEMELLİ BİR TÜRKİYE CUMHURİYETİ OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR Atatürk milliyetçisi olduğunu ve bunu söylemekten çekinmediklerini dile getiren DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Erçelebi, din temelli bir Türkiye Cumhuriyeti oluşturulmaya çalışıldığında iddia ederek buna karşı koyacaklarını vurguladı. "Önümüzdeki seçimde Haziran'da Meclise AK Parti'nin sokacağı türbanlı bir milletvekilinin, Atatürk'ün kurduğu Gazi Mecliste olmasını istemiyorsanız bizi Meclise sokacaksınız." diyen Erçelebi, "Siz bilirsiniz, vebal var üzerinizde. Birlikteliklerin ilkesi olması lazım, matematiksel olması lazım, felsefesi olması lazım." dedi.