Türkiye Partisi Genel Başkanlığı görevinden
istifa ederek
seçime memleketi Sivas'tan bağımsız
aday olarak girmesine rağmen milletvekili seçilemeyen
Abdüllatif Şener, ''Bazen
zaferlerin en büyüğü yenilgi olanıdır'' dedi.
Şener, Paşabahçe Mesire ve Piknik Alanı'nda düzenlediği basın toplantısında, seçim sonuçlarını değerlendirdi.
Seçim sonuçların Türkiye için hayırlı olmasını dileyen Şener, yıllarca Sivas'tan seçilerek
siyaset yaptığını, Türkiye'nin izlediği bir siyaset adamı olarak bu dönemde de memleketinden
bağımsız aday olduğunu hatırlattı.
Seçim çalışmasında kendisine
destek olanlara teşekkür eden ve kampanyasının en
genç ismi Dürdane Eşdik'i yanına alarak kutlayan Şener, şeçimle ilgili fazla
analiz yapmak istemediğini belirterek, ''Ülkemizin, içinde Sivas'ımızın da bulunduğu büyük bir kesiminde sindirilen, susturulan, özgüven duygusu tahrip edilen ve değerlerinin üzeri kapatılmaya çalışılan geniş kitlelerin varlığını görmek en büyük üzüntümdür. Bu seçim kampanyasının bende oluşturduğu en temel bilgi budur. Hiçbir seçimde görmediğim kadar, hiçbir dönemde rastlamadığım kadar insanımızın özgüven duygusunu yitirdiğini, sindirildiğini ve bastırılmış olduğunu görmüş olmaktan, izlemiş olmaktan büyük üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum'' diye konuştu.
Bu seçim sonuçlarında en büyük oy artışını BDP listesinden seçilen bağımsızların gerçekleştirdiğini ifade eden Şener, ''Dolayısıyla bu seçim sonuçları göstermiştir ki, Türkiye'de var olan, toplumun, ülkemizin en dinamik kesimi
Kürtlerdir, Kürt nüfustur. Bunu da bir önemli nokta olarak belirlemek, vurgulamak gerektiğini düşünüyorum'' dedi.
Milletvekili artış oranına bakıldığında da toplumun en dinamik unsurunun burası olduğunu çok rahatlıkla söyleyebileceğini aktaran Şener, ''Bunun çok iyi analiz edilmesi lazım diye düşünüyorum. Bu aynı zamanda bir özgüven duygusunun da orada yükseliş halinde olduğunu, kendisine
oy verme duygusunun ve tutkusunun güçlü olduğunu göstermektedir'' diye konuştu.
Yeryüzünde büyük heyecanlar oluşturan önemli siyasi hareketlerin tamamının ülkelerini felakete sürüklediği görüşünü savunan Şener, şunları kaydetti:
''Hitler'den daha coşkulu bir lider yoktu, Hitler'den daha büyük bir coşkuyla iktidara gelen 20. yüzyılda bir dünya lideri de yoktur. Ama Hitler'in o karizmatik haliyle oluşturduğu siyasi yelpazenin ve coşkunun arkasından
Alman milleti tüm tarihi boyunca hiç çekmediği acıları, ızdırapları, parçalanmayı ve elemi çekmiştir.
Saddam bir zamanlar
Irak'ta
efsaneydi, ama o efsane, coşkularla her yerde karşılanan o efsane Irak halkına, Irak tarihinin en büyük acılarından birini çektirmiştir. İnsanlık tarihi, coşkulu yönetimler döneminin her zaman coşkulu güzellikler değil, çoğu kez coşkulu
felaketler getirdiğini göstermiştir. Ama tüm algıların bozulduğu, herkesin gücün peşinde
birleşme iradesi gösterdiği bir ortamda bile ülkenin içinde bulunduğu durumu gören, anlayan insanların tek başına bile kalsalar 'Kral Çıplaktır' demeleri gerekmektedir. Ben bu seçim kampanyası boyunca ülkemizin gerçeklerini anlatmaya çalıştım, insanların suskun olduğu bir ortamda 'Kral Çıplaktır' diye haykırmaya çaba sarf ettim ve içinde bulunduğumuz koşulların küresel ve ulusal güç merkezlerinin oluşturduğu algılar ve kurgular etrafında yanlış şekillendiğini düşünüyorum. Sivas'tan tüm Türkiye'ye bunu haykırdım ve duyurmaya çalıştım. Görevimi yaptığımı zannediyorum.''
Bu seçimlerde 17 binin üzerinde oy aldığını, bu rakamın az olmadığını aktaran Şener, ''İnsanlık tarihini her zaman tek bir kişi, yüreklilikle, cesaretle, kararlılıkla yürüyerek değiştirmiştir. Sivas'ta 17 bin
yiğit insan var, Sivas'ta 17 bin yiğit kadın ve erkek var. Ben Sivas'ımızın bu yiğit insanlarını kutluyorum,
tebrik ediyorum. Bu yiğit insanlar, kurulu siyasetin pasif unsurları olmaktan öte doğru bir siyasetin kurulması için iradelerini, cesaretlerini, yiğitliklerini ortaya koymuşlardır, hepsini tebrik ediyorum'' dedi.
-''BAZEN ZAFERLERİN EN BÜYÜĞÜ YENİLGİ OLANIDIR''-
Seçimlere doğrulukla girip çıktığını düşündüğünü belirten Şener, ''Dolayısıyla Sivas'taki seçimlerden kazançlı çıkan benim. Bu seçimler Sivas'ta benim zaferimle neticelenmiştir'' dedi.
Türkiye için bu topraklar için, hemşehrileri için mücadele ettiğini vurgulayan Şener, ''Benim mücadelem, ülkemizin geleceğinin mücadelesidir. Benim mücadelem, çocuklarımızın mücadelesidir. Ama şuna da inanıyorum ki, bazen zaferlerin en büyüğü yenilgi olanıdır. İnsan bazen kaybettiğini hissettiği, gördüğü anda en büyük zaferi kazanmış olabilir. Ben bu seçim sonucunu bir yenilgi olarak değil, bir zafer olarak, bir başarı marşı olarak, bir başarı türküsü olarak hafızalarda yer etmesi gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizin yolu aydınlık olsun'' ifadelerini kullandı.
-''İLK YAPACAĞIM İŞ BARRİNGTON MOORE'NİN KİTABINI OKUMAK''
Sivas'tan yıllarca parlamentoya girdiğinin, ilk kez bu dönem seçilemediğinin belirtilmesi ve bundan sonraki süreçte siyasette nasıl bir yol izleyeceğinin sorulması üzerine Şener, ''Bundan sonra siyasette nasıl bir yol izleyeceğim, bu konuda partimizin karar organlarıyla ve il başkanlarımızla toplanacağız, durum değerlendirmesi yapacağız ve kararımızı vereceğiz. Ama karardan önce benim ilk yapacağım bir iş var, o da Ankara'ya gider gitmez bir zamanlar çok popüler bir kitaptı, 1960'lı yıllarda çok tartışılan bir kitaptı, kütüphanemde olmasına rağmen o kitabı okuyamamıştım, gider gitmez elime o kitabı alacağım. Barrington Moore'nin 'Diktatörlüğün ve Demokrasi'nin Toplumsal
Temelleri' isimli bir kitabı var, bin sayfaya yakın, kalın bir kitaptır, ilk yapacağım iş bu kitabı okumak olacak'' ifadelerini kullandı.
Şener'in açıklaması sırasında bazı partililerin gözyaşlarını tutamadığı gözlendi.
Açıklama sırasında Şener'i eşi ve çocukları da yalnız bırakmadı. Parti yöneticileri, Şener'in seçim sürecinde 70 bin kilometre yol katederek vatandaşlara ulaştığını, 40 bin kişiyle polaroit fotoğraf çektirdiğini ve bu sürede yaklaşık 15 kilogram zayıfladığını belirtti.
(AHM-SAE-İSA-ÜNS)13.06.2011 12:56:23