Zekeriya Gülün -
Kimse Yok Mu Derneği'nin
Afrika'daki
açlık ve kuraklık nedeniyle düzenlediği
kampanyaya yapılan
bağışlar 32 milyon 738 bin lirayı aştı. Derneğin Genel Başkanı
Ünal Öztürk, ''Van'da
Çocuk Esirgeme Kurumu'nda kalan çocuklar aralarında para toplayarak
Somali'deki çocuklara bağışta bulunmak istediler. Çeyizindeki altınını getiren
genç kızlar, harçlığını bir zarfın içine koyup getiren çocuklar oldu'' dedi.
Derneğin internet sitesinde yayınlanan verilere göre, 19
Ağustos Cuma günü itibariyle, Afrika'daki açlık ve kuraklık nedeniyle ''İnsanlık Öldü mü'' adıyla düzenlenen
yardım kampanyasına 1 milyon 953 bin 100 SMS gönderildi. Derneğe, bankalar yoluyla 18 milyon 564 bin 756 lira, internet üzerinden ise 4 milyon 408 bin 374 lira bağış yapıldı. Böylece bağışların toplamı 32 milyon 738 bin 630 liraya ulaştı.
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kuraklık ve açlığın yaşandığı Doğu Afrika
ülkelerinin en sıkıntılı bölgelerinden birinin Somali'nin baş
kenti
Mogadişu olduğunu belirtti. Mogadişu'nun etrafındaki kamplarda, ülkenin iç bölgelerindeki kuraklık ve iç karışıklıktan gelenlerin barındığını anlatan Öztürk, ''Aynı bölgelerden Kenya'ya iltica edip, Dadaap kampına gelenler de var. Dadaap kampına giderken, 150 kilometrelik yolda onlarca hayvanın, açlık ve susuzluktan telef olduğunu gördük. Zaman içinde etleri çürümüş,
kemik yığını olarak kalmışlar. Bu
manzara bölgedeki kuraklığın, açlığın, susuzluğun boyutunu gösteriyor'' diye konuştu.
Bu kamplarda
gıda sorunu bir ölçüde çözülen insanların sağlık ve eğitim sorunlarının da çözülmesi gerektiğine işaret eden Öztürk, ''Bu insanların tekrar ülkelerine geri dönüp, kendi ayakları üzerinde durabilecek hale getirilmesi önem arz ediyor. Bizim gibi yardım kuruluşlarının tek işi açlığa ve susuzluğa çare bulmak değil, aynı zamanda daha kalıcı çözümlerle bu bölgeleri canlandırmak da gerekiyor. Biz de kısa vadede gıda, su, çadır, sağlık gibi acil yardımları ulaştırıyoruz. Bölgede 21 tane
gönüllü doktorumuz, Mogadişu'da büyük bir devlet hastanesinde görev yapıyor. Hem hastanedeki hastaları
tedavi ediyor hem de şehrin çevresindeki kamplara sağlık taramasına gidiyorlar'' şeklinde konuştu.
Öztürk, orta vadede susuzluğa kalıcı çözümler bulacak projeler geliştirme, uzun vadede sağlık merkezleri yapma, doktorları yetiştirme, insanların kendi geçimlerini sağlayabilecekleri projeler hayata geçirme, bu kişilerin evlerine dönmelerine yardımcı olma gibi kalıcı yardımlar yapmak gerektiğini de ifade etti.
-''RAMAZANDAN SONRA DA BU SIKINTILAR, İHTİYAÇLAR DEVAM EDECEK''-
Mogadişu'da 100'ün üzerinde kamp bulunduğunu vurgulayan Öztürk, buralardaki yardım faaliyetleri hakkında da şu bilgileri verdi:
''Bu kamplarda 5 tane aşevimizde 12 bin aileye iftarda ve sahurda sıcak yemek dağıtıyoruz. Ortalama bir ailenin 6 ferdi olduğu düşünülecek olursa, 72 bin insana iftarda ve sahurda günlük sıcak yemek veriyoruz. 4 bin çocuğa çocuk maması dağıtılıyor. İki tane merkezde çeşmeler yaptık. Bu çeşmeleri şehirden su çekerek yaptık. Kullandığımız suyun da karşılığını ödüyoruz.
Çeşme yapamadığımız yerlerde tankerlerle su dağıtıyoruz.
Ülkenin orta kesimlerinden Mogadişu'ya gelip de barınma imkanı olmayanlar var. Dışarda kalıyorlar. Başlarını sokacakları küçücük bir çadırları bile yok. Gıda, giyecekle birlikte 2 bin çadır da dağıtacağız. Bu çadırlarla bir çadır kent kuracağız. Yaklaşık 12 bin kişinin barınması sağlanmış olacak. Bu yardımların Ramazanla sınırlı kalmaması lazım. Ramazandan sonra da bu sıkıntılar, ihtiyaçlar devam edecek. Ne kadar devam edeceğini de zaman gösterecek. Türk insanı, 74 milyonuyla bu konuda gayretli ve kampanyalara fedakarca
destek veriyor.''
Bölgede Somali
Başbakanı ile görüştüklerini anlatan Öztürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Biz
Türkiye'den yardım bekliyoruz. Bize şu an yardımcı olan ülke sadece Türkiye. Ülkemizi yeniden kuruyoruz, yeni baştan imar ediyoruz. En büyük destekçimiz de Türkiye'' şeklinde ifadeleri olduğunu vurguladı.
''Türkiye'deki kampanyamız sırasında da öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki, sadece
zenginler, durumu iyi olanlar değil destek verenler'' diyen Öztürk, iş adamından sanatçısına, sporcusuna, fakirine, büyüğüne, küçüğüne varıncaya kadar herkesin bu konuda bir şeyler yapma gayreti içinde olduğunu dile getirdi.
Geçen günlerde bir televizyon kanalında yardım programı düzenlediklerini hatırlatan Öztürk, şunları kaydetti:
''Büyük firmalarımız büyük rakamlar taahhüt ettiler. Ama onlar kadar kıymeti olan öyle yardımlar vardı ki, mesela Van'da Çocuk Esirgeme Kurumu'nda kalan çocuklar aralarında para toplayarak Somali'deki çocuklara bağışta bulunmak istediler. Esasen kendileri bağışla hayatlarını devam ettiriyorlar. Ama gün bugün deyip o hassasiyeti gösterdiler.
Çeyizindeki altınını getiren genç kızlar, harçlığını bir zarfın içine koyup getiren çocuklar oldu. Bütün bunlar gösteriyor ki, gerçekten milletimiz hassas, duyarlı, fedakar. Milletimize ne kadar teşekkür etsek, milletimizle ne kadar gurur duysak yeridir. İnşallah bu hassasiyet, bu gayret, kendi içimizdeki problemlerin çözümüne de vesile olur. Şehit cenazeleri gene hepimizin yüreklerini dağladı. İnşallah birbirimizle kardeşçe, anlaşarak, hoşgörü ve diyalogla yaşar ve ülkemizin kıymetini daha iyi biliriz.''
Gelişen teknolojinin, yardım yapma imkanlarını da artırdığına işaret eden Öztürk, ''Vatandaşlarımız, bir cep telefonları varsa, bir SMS'le diledikleri kadar yardımı çok pratik olarak gönderebilirler.
İnternetten 'www.kimseyokmu.org.tr'den online bağış yapabilirler. Dolayısıyla bu kolaylıktan istifade ederek yardımlarını devam ettirsinler. Alışkanlık haline getirsinler, istikrarlı hale getirsinler'' çağrısında bulundu.
(ZK-JM)20.08.2011 11:17:45