Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Elimden geldiğince bu süre içerisinde
Bursa'yı, Bursalı
işçi,
çiftçi, esnaf, sanayici, öğrenci ve memur kardeşlerimi dillerinden dinlemeye; Bursa'yı fotoğraflar, broşürler, televizyon haberleri yerine bizzat
sokak sokak, köy köy, ilçe ilçe dolaşarak, gözlerimle görmeye çalıştım'' dedi.
Arınç, ''Hedef
2023 Projesi''nin
tanıtım toplantısında,
pazar günü yapılacak genel
seçimlere 4 gün kaldığını, artık son viraja gelindiğini belirtti.
12 Haziran'da yapılacak seçimler için bütün
siyasi partiler ve adayların mücadele verdiğini ifade eden Arınç, seçimlerin
demokrasilerin temel direği olduğunu, bundan dolayı hem ülkeyi yönetmeye talip siyasi partilerin temsilcilerinin hem de oylarıyla geleceklerine yön verecek olanların, hep birlikte bu seçim sürecinde aynı zamanda bir demokrasi mücadelesi de verdiğini dile getirdi.
Arınç, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yaşanan bazı gerginlikler ve tatsız olaylara rağmen bu onurlu mücadelenin, Bursa'da güzel ve örnek sayılabilecek bir atmosfer içinde sürdürüldüğünü ifade etti.
Adaylığının açıklanmasının ardından 16 Nisan'da Bursa'ya yaptığı ziyaretin üzerinden tam 53 gün geçtiğini anlatan Arınç, bu süre içinde Bursa'nın hemen hemen tüm ilçelerine, bazı
belde ve köylerine ziyaretler yaptığını, kentteki birçok
sivil toplum kuruluşuyla biraraya geldiğini hemşehri derneklerinin davetlerine katıldığını, sanayi bölgelerini dolaştığını, işçi ve işverenlerle biraraya geldiğini, esnaf ve çiftçilerin sorunlarını dinleme fırsatı bulduğunu kaydetti.
Arınç,
gazeteciler cemiyeti, üniversite ve baroyu ziyaret ettiğini, Bursa medyasını temsil eden köşe yazarlarıyla biraraya geldiğini, medya kuruluşlarına ziyaretler gerçekleştirdiğini, yazılan makalelere haber ve yorumlara,
kulak vermeye çalıştığını bildirerek, şöyle konuştu:
''Kapalı kapıların ardında, salonlarda
siyaset yapmak yerine, sokaklara indim.
Çarşı ve pazarda, halde dolaştım. İnsanlarımıza elimi uzatıp, sesini bizzat duymaya çalıştım. Birçok öğlen fabrikada çekiç sallayan, tornavida sıkan, kaynak yapan ateşin karşısında ter döken işçi kardeşlerimin cömert ve bereketli sofralarında geçirip, onların alın terleriyle kazandığı,
helal lokmalarını paylaştım.
Öğrenci kardeşlerimle biraraya geldim, onların
genç ve aydınlık düşüncelerinden ilham aldım. Üreten istihdam sağlayan, ülkemizin geleceği için büyük mücadeleler veren çalışkan dürüst ve
girişimci iş adamlarımızla sık sık biraraya gelerek, kentimizin kalkınması, sanayimizin gelişmesi için fikirlerinden istifade ettim. Şehrimizin kanaat önderlerini, sivil toplum liderlerini, manevi büyüklerini ziyaret ettim, tavsiyelerini dinledim, dualarını aldım. Pikniklerde, meydanlarda sevgili hemşehrilerimle buluştum.
Kısaca özetlemem gerekirse, elimden geldiğince bu süre içerisinde Bursa'yı, Bursalı işçi, çiftçi, esnaf, sanayici, öğrenci ve memur kardeşlerimi dillerinden dinlemeye; Bursa'yı fotoğraflar, broşürler, televizyon haberleri yerine bizzat sokak sokak, köy köy, ilçe ilçe dolaşarak, gözlerimle görmeye çalıştım. Bursalı kardeşlerime de kendimi televizyon ekranlarından, gazete sayfalarından değil, bizzat tokalaşarak, kucaklaşarak, onlara dokunarak, muhabbet ederek, tanıtmaya gayret ettim. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; geldiğim günden bugüne kadar Bursa'dan ve Bursalı dostlarımdan, kardeşlerimden, 7'sinden 77'sine hep muhabbet ve samimiyet gördüm. Onlar geldiğim gün bana teklifsiz bir şekilde kucaklarını açtı, bugün de yüreklerinde yer veriyorlar. Bunu hissedebiliyorum. Ben de siyaset yaptığım süre boyunca bu sevgiyi bu içtenliği, bu kadirşinaslığı, gösterilen bu izzet ve ikramı hiçbir zaman unutmayacağım.''
(HLK-ZVR)08.06.2011 13:07:43