Almanca Konuşan Rehberlerin Eylemi

Almanca Konuşan Rehberlerin Eylemi

TÜRSAB Antalya Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Kerim Çavuşoğlu, turlara çıkmama eylemi yapan Almanca kokartlı rehberlerden bazılarının eyleme katılmak istemeyenlere baskı yaparak tehdit ettiklerini ileri sürdü. Çavuşoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Antalya Rehberler Odasına (ARO) bağlı Almanca kokartlı rehberlerin, yasal taleplerinin yerine getirilmemesi nedeniyle dün başlattıkları eylemi değerlendirdi. Konuyla ilgili olarak Antalya Rehberler Odası ile daha önce bir görüşme yaptıklarını belirten Çavuşoğlu, TÜRSAB'ın işveren sıfatının olmaması nedeniyle sadece tavsiyede bulunabileceğinin kendilerine ifade edildiğini vurguladı. Çavuşoğlu, görüşmede Antalya Rehberler Odası Başkanı Hasan Uysal'ın TÜRSAB'ın seyahat acentalarına bu konuda herhangi bir yaptırım uygulanmaması halinde, iş bırakma eylemi yapılacağı ve bu eyleme uymayan rehberler hakkında zor kullanma ve şiddet dahil olmak üzere her türlü yolun deneneceği ve üyelerinin bu davranışlarını engelleyemeyeceğinin ifade edildiğini ileri sürdü. Eylemin rehberlerin büyük çoğunluğunca desteklenmediğini savunan Çavuşoğlu, çok az sayıdaki bir kısım rehber tarafından öncülük yapıldığını, eyleme katılmayan rehberlere baskı yapıldığını ve tehdit edildiklerini iddia etti. Çavuşoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: ''Bölgesel Yürütme Kurulumuza intikal eden bilgilere göre 30 Haziran 2011 Perşembe günü Antalya Cumhuriyet Meydanı, Karpuzkaldıran Düden Şelalesi, Alanya Kalesi, Manavgat Şelalesi, Manavgat tekne turları başlangıç noktası, Demre'de Noel Baba ören yeri, Myra ören yeri gibi yerlerde eylem yapan rehberler tarafından eyleme katılmak istemeyen rehberlerin isim tespiti yapıldığı, çalışan rehberlerin taciz ve tehdit edildiği anlaşılmıştır. Görüldüğü üzere baskılar tehdit ve zor kullanma aşamasına gelmiştir. Seyahat acentalarının turlarında görevlendirdiği rehberler, konusunda deneyimli, kendini her konuda yetiştirmiş olanlardan seçilmektedir. Bu husus, işin tabiatı gereğidir. Böylece, müşteri memnuniyeti ön planda tutulmakta ve rehber hakkında şikayet alınmaması amaçlanmaktadır. Rehber hakkında şikayet alınması durumunda, seyahat acentaları tazminat ödemek durumunda kalmaktadır. Eylem kararında etkili olan birkaç kişilik kesim ise belirtmiş olduğumuz vasıfları olmaması nedeniyle yeterince iş imkanı olmasına rağmen iş bulmakta zorlanmakta olduklarından bu tür bir eyleme başvurma yoluna gittikleri düşünülmektedir. Gece yarısı alınan bu karar sonucunda, seyahat acentaları tarafından 30 Haziran 2011 günü satışı yapılmış olan birçok turun iptal olmasına, gerçekleştirilmeye çalışılan bazı turların da gecikmesine neden olmuştur. Bu durumdan dolayı oluşan müşteri memnuniyetsizliğini önlemek amacıyla seyahat acentalarınca ekstra ikramlarda bulunulmuş olmasına rağmen turistlerin ülkelerine döndükten sonra karşılaşılacak reklamasyonların yurt dışı tur operatörlerinden gelmesi büyük bir olasılık olup bunun miktarını şimdiden kestirmek mümkün değildir.'' Sezonun en hareketli günlerinde yapılan eylemin, büyük emekler harcanan tanıtım kampanyalarının, yatırımların, alınan ticari risklerin boşa gitmesine neden olacağını belirten Çavuşoğlu, bu durumun devam etmesi halinde, Türk turizminin ciddi sıkıntılar yaşayacağı ve büyük zararlara uğrayacağını ifade etti. Alman tur operatörleri ile çalışan Antalya'da yerleşik seyahat acentaları yetkilileri ile yapılan görüşmelerde, yevmiye ile çalışan rehberlere, Bakanlıkça belirlenen asgari ücretin rehberlere tam olarak verildiğinin saptandığını ve seyahat acentalarının kadrolarında sözleşmeli olarak çalışan rehberlerin ortalama ücretinin de eylem yapan rehberlerin talep ettiği ücretlerden aşağıda olmadığı anlaşıldığını iddia eden Çavuşoğlu, eylemin haksız olduğunu savundu. Çavuşoğlu'nun açıklamasında şöyle denildi: ''Eylemin devam etmesi halinde, daha önce satışları gerçekleşmiş olan turlar haricinde yeni tur organizasyonlarının seyahat acentalarınca yapılmaması yönündeki görüşler ağırlık kazanmaya başlamıştır. Bu durumda, eylem yapan ya da yapmayan tüm rehberlerin iş imkanı ortadan kalkacaktır. Turizm sektörü içerisinde bu tür faaliyetlerden kazanç sağlayan halı, deri, kuyum, hediyelik eşya, lokanta, taşımacılık sektörü, gezi tekneleri gibi bir çok esnaf da zarar görecektir. Dolayısıyla bu durumdan ülke turizmi zarar görecektir.'' (FÜ-SA)01.07.2011 21:56:48
<< Önceki Haber Almanca Konuşan Rehberlerin Eylemi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER