Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Çankaya Belediyesinin meydan yapma sözüyle satın aldığı SSK iş hanını kısmi yıkma planının gerçekleşemeyeceğini dile getirerek, ''Binayı ayıklıyor bir daha yapacak. Yeni bina yapma hakkı yok. Ancak kökünden yıkabilir'' dedi. Gökçek, Altınpark Belediye Evi'nde gazetecilerle bir araya geldi. Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gökçek, Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık'tan, Yıldız'daki hizmet binasıyla ilgili ilettiği teklife yönelik kesin bir yanıt alamadığını, olumlu bir yanıt geldiği takdirde, SSK iş hanının bedelini ödeyeceklerini ve hemen yıkıp, imar planına uygun meydan haline getireceklerini söyledi. Gökçek, şöyle konuştu: ''Biz ona mükemmel bir teklifte bulunduk, balıklama atlaması lazım. (Meydanın parasını sana verelim, ne verdiysen iki al. Barış Manço Parkı yanındaki araziye belediye binanı kondur, onu karşılayalım. Plan yapalım. Ayrıca oraya emsal bir arazi bul veya daha büyüğünü bul, ona da istediğin gibi rant tesisi verelim. Rant karşılığı ihale yap, dolayısıyla hem belediye binanı bedavaya getir, hem üstüne para kalsın, hem de biz burayı meydan yapalım, Ankara;ya kazandıralım) dedik. O da meydan yapalım demiyor muydu? Kendi de en başta böyle diyordu. Sonra, (Hayır, biz belediye binası da yapacaktık. O gazetecilerin öyle yazması) dedi. onun ifadesiyle demek ki hanginiz yazdıysanız yalan yazmışsınız.'' SSK iş hanı'na ilişkin bir çözümsüzlüğün söz konusu olmadığını vurgulayan Başkan Gökçek, ''Bu sefer ısrarla arayacağım üstelik de onun beni araması lazım. Bizim şirketlerden bir tanesi o yıkım için ihaleye girebilir. Düşünüyoruz yıkıma yardımcı olmak için. Kesin değil ama ihtimal, düşünüyoruz. Biz yıkarsak, tam yıkarız'' dedi. Çankaya Belediyesinin yıkım biçiminin de suç teşkil ettiğini savunan Gökçek, SSK iş hanı ile ilgili imar planları gereği, binanın ayıklanarak yıkılamayacağını, direklerin bırakılıp yeniden bina yapılamayacağını, Büyükşehir Belediyesinin böyle bir şeye izin veremeyeceğini vurguladı. CHP'li bazı belediye meclis üyelerinin de kendilerinin teklifine sıcak baktıklarını, mahkeme yoluyla planın yeniden bozulması halinde ise Büyükşehir Belediye Meclisinin iş hanı alanını plansız bırakabileceğini ifade ederek, ''Eninde sonunda anlaşacak, başka çare yok. Anlaşma en güzel çare'' dedi. İki belediye başkanı arasında yaşanan özel görüşmenin anında üçüncü kişilerle paylaşılmasının da hoş olmadığını dile getiren Gökçek, şunları söyledi: ''İki kişi aramızda konuşuyoruz. Ben bahsetmedim. Ama o gitmiş hemen bahsetmiş. Bu işin ciddiyetinde değil. Benim Deniz Baykal ile aramda sayısız özel sohbet vardır, hiçbirini size anlatmadım. Aslında siyasi olarak kullanmak istesem çok rahat kullanırdım ama yakışır mı?'' Çankaya Belediyesinin kent merkezinde kaldırımlara taşan ve çirkin görüntü oluşturan tentelerle ilgili önlem almadığına da dikkat çeken Başkan Gökçek, tentelerle ilgili meclis gündemine bugün yazıyı verdiklerini, bunun bir görev olduğunu, tentelerin İmar Kanunu'na göre engellenmesi gerektiğini kaydetti. Gökçek, ''Hiçbir şekilde engellemiyorlar. Her tarafta var. Bahane olarak, (Buralarda sigara meselesi var, mecburiyet) diyor, değil. Sigaradan çok önce başladı bu yayılma. O konuda soruşturma açıldı. İçişleri Bakanlığı suçlu gördü'' diye konuştu. Yüksel Caddesi ve civarında son günlerde iyice tırmanan işporta kavgaları hakkında görüşleriyle ilgili bir soruya ise Gökçek, şu yanıtı verdi: ''Bugünlerde gazetelerde bir laf var, (Buralar başkalarına verilecek mi?) diye soruluyor. Verilmezse samimi olurlar. Birilerini yeniden oraya oturtmaya kalkarsa, birilerinin çıkarılıp başkalarının getirilmesi demektir. (Buraya yeni bir ekip gelecek) diyemem, iftira olur ama yarın gelirse bunun anlamı, 'Onları götürdün, başkasını getirdin' olur. Zaman gösterecek. Oradaki o canavarı ortaya çıkaran da kendileri, böyle bir canavar yoktu orada, kendileri doğurdu, elleriyle büyüttü, canavar kendilerini yemeye başladı. Ben geceleri de caddelere, bulvarlara ekipler koydurdum. Bir yerde tezgah görürseniz haber verin. Yüksel Caddesi'ni kurtarılmış bölge ilan ettiler, ondan sonra ses etmedim, lüzumsuz bir tartışmaya girmemek için. Aslında dilesek oraya da gireriz. Şimdilik karışmıyoruz, onlar temizlesin.'' -ODTÜ KONUSUNDA KESİN KARARLIYIZ- Bir gazetecinin, ''ODTÜ arazisinden yol geçirilecek mi?'' sorusu üzerine ise Başkan Gökçek, ''ODTÜ konusunda kesin kararlıyız, planımızı geçireceğiz. Oradan yol geçecek'' dedi. Anadolu Bulvarı'nı Konya yoluna bağlayan, ayrıca Hacettepe'den yine Konya yoluna ulaşacak olan yolların 1/5000'lik planlara Murat Karayalçın ve öncesindeki dönemlerde konulduğunu belirten Başkan Gökçek, ''Biz 1/5000'i 1/25000'e işleyince ODTÜ yürütmeyi durdurma aldı. Akıl, sır erdirmek, anlamak mümkün değil. Düşünüyorum, taşınıyorum kararın mantığını bulamıyorum. Bunu ben yapmadım, seneler önce yapılmış. Şimdi yeniden yapıyoruz ve yeniden onları koyacağız. Bu ay yetişmedi, büyük bir ihtimal Eylül'de gelir'' dedi. -SADECE GENELEVİ YIKMADIK- Bentderesi'ndeki yıkımlarla ilgili de görüşleri sorulan Başkan Gökçek, yıkımların olaysız gerçekleşmesine ilişkin, şu bilgileri verdi: ''Biz sadece geneleve bir yıkım yapmadık, Hacı Bayram-Ulus civarını tanzim ediyoruz. Birçok yeri yıkıyoruz. Genelev civarında çok yer yıktık. Bu sadece geneleve has bir operasyon gibi gözükürse yanlış olur. Öğretmenevini aldık, yıktık. Roma Anfi tiyatroyu ortaya çıkardık. Dolayısıyla orada kimse bir art niyet görmedi, olağan giden bir iş ve olağan olarak da yıkıldı. Genelev için yer belirleme yetkisi Ankara Valiliğinde. Ancak, bir bölgede bir imar planı isterlerse ben o ilçeye götürür, bu plan için referandum yaparım. Planı yapma-yapmama konusunda fikirlerini sorarım. Milletin 'evet' demediğine ben nasıl 'evet' derim. Böyle bir şey var mı? Ben millete ihanet etmiş olurum o zaman'' Oto galerilerin kent dışına taşınmasına ilişkin son gelişmeleri de aktaran Başkan Gökçek, kanuni bir düzenlemeye ihtiyaç olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti: ''Gölbaşı'na tesisi yap-işlet-devret ile yaptıracaktık. Büyük müteahhitlere haber salıyorduk, ilgilenenler de vardı. Süratle hareket ettik, planı yaptık, alt yapıya başladık, dozerleri kepçeleri götürdük. Gittiler, yürütmeyi durdurma aldılar. Biz ihaleye çıkmaya niyetlendik, müteahhitler, (biz giremeyiz) dediler. Netice itibariyle kat karşılığı yapacak, bir kısmı kendine, bir kısmı belediyeye kalacak. Müteahhit, kendisine kalan yerleri satamazsa batar. Girer misin böyle büyük bir işe? Küçük de değil, başlangıçta 500 tane bina yapılacak. Girenler kanun garantisi istiyorlar. Ekim ayı içinde, (Belediye şunu şöyle yapar, bunu böyle yapar, meclisten böyle geçer, şehir içi şöyle temizlenir) diye garantili bir kanun bekliyoruz. Yapacağız da ümit ediyoruz.'' -SOMALİ'DE YAŞANANLAR FELAKET- Somali'ye gönderilecek yardımların Başbakanlık tarafından belirlenen Türk Diyanet Kurumu aracılığıyla bölgeye ulaştırılacağını açıklayan Başkan Gökçek, ülkede çok trajik bir durumun yaşandığını söyledi. Gökçek, sözlerini şöyle tamamladı: ''Yaşananlar tam bir felaket. Bir parça vicdanı olan insanın böyle bir felaket karşısında üzülmemesi mümkün değil. Ben bazen bakamıyorum, kafamı çeviriyorum. Eşim de Somali'ye gitmek istiyor. Gitmenin psikolojik etkisi olur. Başbakan'ın oraya gitmesinin özel bir anlamı var, olaya sahip çıktığımızı, Türkiye olarak bir önder olduğumuzu dünyaya gösteriyor. Örnek olmak adına çok anlamlı, milletimizin büyüklüğünü gösteriyor, bütün dünyaya da örnek olan, takdir edilecek bir hareket.'' (YÜC-ÇAL)12.08.2011 11:19:21