Selma Bıyıklı -
Annelerin,
doğum sonrası kanamaya bağlı olarak bebeklerini kucaklarına alamadan hayata gözlerini yummalarının önlenmesi için çalışma yürütülüyor.
Türkiye'de son yıllarda giderek düşen anne
ölümlerinin tamamen ortadan kaldırılması için yeni ilaçların denenmesini öneren uzmanlara göre,
mide ülserinin tedavisinde kullanılan ilaçlardan biri, doğum sonu kanamalar için de son derece etkili.
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneğinin (TJOD), International Federation of Obstetrics and Gynecology (Uluslararası Obstetrik ve Jinekoloji Federasyonu) ile
işbirliği halinde yürüttüğü projeyle doğum sonu kanamaların önlenmesi ve güvenli düşük konusunda hekimler ve sağlık personelinin bilinçlendirilmesi hedefleniyor.
Son toplantısı eylül ayında İstanbul'da yapılan ve ''FIGO Girişimi'' adı verilen projeyle ilgili AA muhabirine bilgi veren TJOD Başkanı Prof. Dr. İsmail
Mete İtil, Türkiye'nin çalışmada
bölge liderliği yaptığını söyledi.
İtil, Türkiye'de
Sağlık Bakanlığı Ana
Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü ve TJOD'un birlikte yürüttüğü proje kapsamında eylül ayında İstanbul'da yapılan girişimin ikinci toplantısına
Mısır,
Irak,
Lübnan,
Filistin,
Tunus ve
Afrika ülkeleri ile
Avrupa ve ABD'den de temsilciler katıldığını bildirdi.
2014 yılı sonuna kadar devam etmesi planlanan projenin başarıyla sürdüğünü ifade eden İtil, hedeflerinin anne ölümlerini ortadan kaldırmak olduğunu belirtti.
-''Türkiye'nin yakaladığı oranlar iyi düzeyde''-
Dünyada her yıl yaklaşık 350 bin kadının
gebelik ve doğumla ilişkili nedenlerden hayatını kaybettiğini, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre anne ölümlerinin yüzde 25'inin doğum sonrası kanamalardan meydana geldiğini belirten İtil, Türkiye'de 1998 yılında yüz binde 70 olan anne ölüm oranlarının, 2010 yılında yüz binde 16,4'e düştüğünü belirtti.
Bu ölümlerin yüzde 20,6'sının kanamalara bağlı meydana geldiğini, bu kanamaların da yüzde 75'inin doğum sonrası kanamalar olduğunu ifade eden İtil, ''Türkiye DSÖ'nün sınıflamasına göre orta-yüksek gelir grubundaki ülkelerden sayılıyor. Kendi grubu içerisinde yakaladığı oranlar iyi düzeyde. En yüksek gelir grubunda olan ülkelerde bu oranlar yüz binde 15'in altında'' dedi.
Doğum sonrası kanamaların, kanamayı durdurmak için gerekli olan rahim kasılmasının gerçekleşmemesi olduğuna işaret eden Prof. Dr. İtil, şu bilgiyi verdi:
''Dolayısıyla doğumun son evresinin iyi yönetilmesi için standart kılavuzlar hazırlanması gerekiyor. Bu amaçla
Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve TJOD'un önerilerinin de bulunduğu 'Doğum Sonu Bakım Yönetim Rehberi' yayımlandı. Doğum sonrası kanamaların ve kontrolsüz düşüğe bağlı kötü sonuçların engellenmesi için yeni ilaçların da denenmesi gerekiyor. Doğum sonrası kanamalarda en etkin ilacın, 'oksitosin' hormonu olduğu biliniyor. Oksitosinin damardan ve deneyimli sağlık ekipleri tarafından verilmesi gerekiyor.''
Bunun yanı sıra, kullanımı daha kolay olan, ağızdan da alınabilen ve etkinliği yüksek ''misoprostol'' etken maddeli ilacın da bu amaçla kullanımının yaygınlaştırılması için çalışmalar yapıldığını bildiren İtil, ''Mide ülserlerinin tedavisi için kullanılan bu ilacın, doğum sonrası kanamalar için de kullanılması öneriliyor. Tablet formundaki bu ilaç ısıya dayanıklı ve ucuzdur.
Acil girişim gereken durumlarda ilk planda uygulanabilir'' diye konuştu.
Prof. Dr. İtil, söz konusu ilacın Türkiye'de doğum sonrası kanamalar için ruhsatının olmadığını, bazı ülkelerde bu amaçla kullanıldığını sözlerine ekledi.
(SBK-ZVR)04.10.2011 10:39:24