Orhan
Topal - Kanser gelişiminden obeziteye, diş çürümesinden solunum yolu hastalıklarına kadar birçok sağlık sorununun
doğal ilacı olarak gösterilen,
zeka seviyesini artırıp bağışıklık sistemini güçlendiren
anne sütü, psikoloji üzerinde de olumlu katkılar sağlıyor.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ)
Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup
Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1-7
Ekim tarihlerinin Dünya Emzirme Haftası olarak kutlandığını anımsattı.
Anne sütü ile beslenme ve
emzirmenin, bebek, anne ve
aile için çok önemli yararları bulunduğunu ifade eden Arslan, ''Anne sütüyle beslenen bebeklerde alt ve üst solunum yolu enfeksiyonları daha az görülür. Çünkü anne sütü bağışıklık sistemini güçlendirir ve ilk aşı görevi yapar. Beyin hücrelerinin gelişimini düzenleyen
hormon yapısında faktörler ile
beyin gelişiminde gerekli birçok element ve
besin maddesi barındıran anne sütü, zeka seviyesini artırır'' dedi.
Gereksiz hiçbir besini içermeyen anne sütünün, günümüzün en büyük problemlerinden olan obezite riskini azalttığına da dikkati çeken Arslan, ''Çünkü emzirmenin aşamasına göre otomatik olarak yağ içeriği değişir. Anne sütünün bebeğin doymasını sağlayan özel bir
kontrol sistemi vardır'' diye konuştu.
Kalsiyum, fosfat ve flor gibi elementleri ideal düzeyde barındıran ve
çürük yapan mikropların üremesini önleyen anne sütünün dişlerin çürümesini önlediğini de vurgulayan Arslan, ''Anne sütü ayrıca bir yandan hücrelerin normal gelişimini sağlarken, diğer yandan dış etkenlerden korunmasına yardımcı olarak bazı
kanserlerden korur'' dedi.
Prof. Dr. Arslan, anne sütünün önemli etkilerinden birinin de ileri yaşlarda ortaya çıktığını dile getirerek, şöyle devam etti:
''Anne sütü alan bebekler büyüdüklerinde çok daha az psikiyatrik rahatsızlık yaşarlar.
Bebek anne sütüyle beslenirken günde 8-10 kez, bazen 12 kez anne kucağına alınır. Bebeğe anne tarafından
şefkat gösterilir. Bebekle anne arasında ciddi bir
iletişim olur. Bu da bebeğin gelecekte sağlıklı bir birey olmasına yardımcı olur.''
-Anne için yararları-
Emzirmenin anne için de yararları olduğunu bildiren Arslan, ''Doğum sonrası kanamayı önler, rahmin daha
erken toparlanmasına yardımcı olur. Meme, yumurtalık ve rahim içi kanserlerine yakalanma riskini azaltır. Şeker hastalığı olan annelerin insülin ihtiyacını azaltır. Kemik erimesinden korur. Anne,
gebelik sürecinde almış olduğu fazla kiloları daha erken verir'' diye konuştu.
Arslan, anne sütü ile beslemenin
doğumdan hemen sonra veya ilk yarım saat içinde başlaması gerektiğini belirterek, emzirmenin doğru yapılması için dikkat edilecek noktaları şöyle sıraladı:
''Emzirmeye başlamadan önce eller iyice yıkanmalı, göğüsler dahil her şey tertemiz olmalıdır. Bebek memeye konmadan önce 3-5 dakika süreyle yanağı anne memesine değecek şekilde tutulmalı, bebek en rahat pozisyonda tutularak emzirilmelidir. Sadece meme ucu değil, etrafındaki kahverengi bölgenin bebeğin ağzına girmesi gerekmektedir. Emzirme aralığı çocuğun isteğine bırakılmalı, sınır veya standart bir aralık bırakılmamalıdır. Emzirme süresi ilk günlerde her meme için 10 dakika, daha sonra 15 ile 25 dakika olmalıdır. Emzirmeye gece de ara verilmemelidir. Anne strese maruz kalmamalı, bebeğe odaklanacak her türlü konfor sağlanmalıdır.''
Prof. Dr.
Yakup Arslan, Türk
toplum yapısında bazen anne ile kayınvalide ve kayınpederin aynı evde ikamet edebildiğini kaydederek, ''Kayınvalide ve kayınpederlere seslenmek istiyorum, bebekler sizin geleceğinizdir, onların zeki ve iyi bir insan olmalarını istiyorsanız lütfen annelere
destek veriniz, bebeklere harcadıkları
vakit için onları eleştirmeyiniz'' dedi.
Arslan, KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ndeki yenidoğan
servisinde kuvözde bulunan bebekleri emzirmek için servis dışında bekleyen annelere zaman zaman emzirme eğitimi verdiklerini ve anne sütünün yararını anlattıklarını, annelerin de kuvözdeki bebeklerini emzirmek için heyecanla ve sabırsızlıkla emzirme zamanını beklediklerini söyledi.
(ORH-MK-SA)08.10.2011 10:17:41