Arınç: Geçmişte arka sıralardaki eğitim bütçesi artık birinci sırada

Arınç: Geçmişte arka sıralardaki eğitim bütçesi artık birinci sırada

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hükümet olarak yaptıkları şeyin, eğitimi bütün devlet bütçesi arasında birinci sıraya koymak olduğunu belirterek, "6 yıldan bu yana geçmişte arka sıralarda bulunan eğitim bütçesine artık birinci sırada yer veriyoruz. 2002 ile bu günümüz arasında kıyaslama yaparsak en az 5-6 misli daha iyi durumdayız." dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Memur-Sen' class='textetiket' title='Memur Sen haberleri'>Memur Sen Bursa Şubesi'nin düzenlediği '500 Altın Çocuğa 500 Altın' programına katıldı. Tayyare Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa, Bakan Arınç'ın yanı sıra, Bursa Valisi Şahabettin Harput, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Memur Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, sendika üyeleri, aileler ve ödül alan öğrenciler katıldı. Törende yaptığı konuşmada, etkinliğe emeği geçenleri kutlayan Bakan Bülent Arınç, Memur Sen'in referandum oylamasına 'Evet' diyerek anayasa değişikliği için çok doğru bir karar verdiğini belirtti. Arınç, "12 Eylül'de çalışanlar lehine yapılan pek çok değişikliği tek başına göğüslemiş ve Türkiye'nin 'evet' demesi konusunda müthiş bir kampanya yürütmüş sendikamızla karşı karşıyayız. Diğer sendikalar, kendi lehlerine yapılan değişiklikleri bile günlük siyasi gözlüklerle gördükleri için karşı çıkmışlardır. Ama Türkiye'nin geleceği, çalışanlarının menfaati bakımından Memur-Sen, 'evet' kampanyasında öncü bir rol oynamıştır." şeklinde konuştu. Bülent Arınç, bu şerefin sadece Memur Sen'e ait olduğunu dile getirirken, şunları söyledi: "Bildiğiniz gibi geçmişte toplu görüşmeler yapılırken, şimdi artık toplu sözleşmeler yapılacaktır. Bu şeref sadece Memur Sen'e aittir. Çünkü aynı dönemde bağlı oldukları siyasi partiler hayır deyin diye tahrik ettikleri vakit, onlar da hayır kampanyaları açarken, şimdi menfaatleri geldiğinde hadi sözleşme masasına oturalım diyebiliyorlarsa, bu hak sadece Memur Sen'e aittir. Çünkü o doğru, güzel ve iyi olarak bu anayasa değişikliklerini çok önceden görmüş ve desteklemiştir. Memurlar için elde edilen tüm harklarda, imzalanan, sözleşme altına alınan tüm ileri noktalarda Memur Sen'in çok önemli katılımlarını ve etkilerini görmek mümkündür. Dolayısı ile bu hak sadece Memur Sen'e aittir." Milli ve manevi değerlere bağlı olup, milletin ortak değerlerine sahip çıkma konusunda da Memur Sen'in bir ayrıcalığı olduğuna işaret eden Bakan Arınç, "Dolayısı ile bu sendikamızın daha yapacağı çok işler var. 500 altın çocuğa ödül çok önemli, çünkü onlar bizim geleceğimiz. Onları teşvik etmek ve ödüllendirmek çok önemli. Hükümet olarak yaptığımız şey, eğitimi bütün devlet bütçesi arasında birinci sıraya koymaktır. 6 yıldan bu yana geçmişte arka sıralarda bulunan eğitim bütçesine artık birinci sırada yer veriyoruz. 2002 ile bu günümüz arasında kıyaslama yaparsak en az 5-6 misli daha iyi durumdayız." ifadesini kullandı. 'VESAYETİ DEŞİFRE ETMEK İÇİN SENDİKACILIK' Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise sendikacılığa başlarken, 'Niçin sendikacılık' sorusuna cevap aradıklarını belirterek, "O gün o sendikacılık yolculuğuna başlarken bulduğumuz en uygun cevap 'vesayeti deşifre etmek için sendikacılık' oldu." dedi. Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Niçin sendikacılık vesayeti deşifre etmek için' o zaman bu sendikacılığımızın tanımı, 'çerçevesini devletin çizdiği sendikacılığa da hayır, çerçevesi devletimize karşı çizilen sendikacılığa da hayır' demektir." Vesayetin deşifresinde insan odaklı özgürlüklerin olduğunu anlatan Ahmet Gündoğdu, sözlerini şöyle tamamladı: "Vesayetin deşifresinde, ekmeğin büyümesi var, özgürlüklerin genişlemesi var. Millet iradesinin sahip olması var. Vesayetin deşifresinde demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkelerinin sözde değil, özde olması var. Vesayetin deşifresinde devletin milletinden, milletin devletine geçiş var. Vesayetin deşifresinde bürokratik oligarşinin değil, meclisin milletin iradesinin tecelligahı olma anlayışı var. 1992'den bu yana hep bu anlayış ile çalışma yaptık." Bursa Valisi Şahabettin Harput ise Memur Sen'in bir çok hayırlı işte öncü olduğuna dikkat çekerek, bu ödüllendirmenin de onlardan biri olduğunu belirtip, emeği geçenleri kutladı. "5 SENE SONRA BULUŞMA" Bu arada, Memur Sen Bursa Şubesi'nin düzenlediği '500 Altın Çocuğa 500 Altın' ödül töreninde ilginç bir rastlantı yaşandı. Kükürtlü Sanayi ve Ticaret Meslek Lisesi öğrencisi Asuman Saka isimli öğrenci, Necip Fazıl Kısakürek'in 'Zindandan Mehmet'e mektup' isimli şiirini okumak için sahneye geldiğinde ilginç bir anısını dile getirdi. Duygulanıp heyecanlandığı gözlenen Asuman Saka, Bakan Bülent Arınç ile ilgili bir anısını şöyle anlattı: "500 altın çocuk arasında olmak benim için mutluluk verici. Ancak bu günün benim açımdan başka bir anlamı var ve çok önemli. Çünkü ben 5 yıl önce ikinci sınıfta iken İstiklal Marşı'nı okumuştum. Ben şiirimi okurken Sayın Bakanım Bülent Arınç ise bu sırada duygulanmış. Ben bunu daha sonra bir röportaj haberinde okumuştum. Bu beni çok duygulandırmıştı. Siz benim şiirimi dinlerken çok duygulanmışsınız. Ben de haberi okurken hem çok sevindim, hem de duygulandım." Bunun üzerine, duygulandığı gözlenen Bülent Arınç, şiirini ayakta alkışladığı Asuman Saka'yı sahneden inerken yanına çağırarak, imzaladığı Mehmet Akif'in Safahat kitabını hediye etti. Ayrıca, Asuman Saka'nın altın hediyesini de yine Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi. Daha sonra temsili olarak 20 altın çocuğa sahnede altın ödülleri verilirken, toplu fotoğraf ile program sona erdi.
<< Önceki Haber Arınç: Geçmişte arka sıralardaki eğitim bütçesi... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER