Devlet Bakanı Eğemen Bağış, CHP'nin,
Ergenekon sanıklarını
milletvekili adayı olarak göstermesini eleştirdi. Bağış, "Türkiye'nin önde gelen sosyal demokratlarını yeterince sosyal demokrat görmeyip bugüne kadar sağda
siyaset yapmış kişileri, sosyal demokrat diye pazarlama çabaları gerçekten düşündürücüdür komiktir.Onların çılgın projesi de '
tünel Ergenekon' olsa gerek." dedi.
Abant Platformu 23'üncü toplantısına katılan Bağış, burada yaptığı konuşmada Anamuhalefet Partisi'ni eleştirdi.'Dokunulmazlık,
dokunulmazlık' deyip duran CHP'nin şuanda dokunulmazlık zırhına birilerini büründürerek, meclise sokma çabası içerisine girmiş olduğunu söyleyen Bağış, "Milletimiz bu konulara yaklaşımı nettir, milletin karnı toktur. Ama bizim gerçekten çevreyi düşünen, turizmi düşünen, kalkınmayı düşünen Türkiye'de eğitimi düşünen,
ekonomik kalkınmayı sağlayacak olan projelerimizi daha duydukları an büyük bir çelişki içerisine giriyorlar. Bir yandan diyorlar ki bu saçma beğenmedik, öte yandan diyorlar ki ama bu bizim projelerimiz." dedi.
Bağış, CHP'nin iddialarının çelişkilerle dolu olduğunu, CHP'nin '
Cumhuriyet Çark Partisi'ne dönüştüğünü kaydetti. Bağış, şöyle devam etti: "Her attığı adımda ertesi gün geri dönmeye başlıyor.
Birgün tutuyor,
genel af diyor sonra olmuyormuş diyor. Bir gün başörtüsüne
özgürlük diyor ertesi gün olmuyormuş arkadaşlarla değerlendirdik kamusal alanda olamıyormuş diyor. Bir gün tutuyor farklı bir yaklaşım sergiliyor. Onu yanlış söylemişiz diyor. Her konuda bir çark etme dönemi içerisinde girdiler. Artık yürüyen merdivenlerde bile ters yola girmeye başladılar. Kendi
seçim bölgesinin en önemli ilçesi olan Kağıthane'ye Kağıttepe diyen bir zihniyetin, oy kullanmayı beceremeyen birinin demokrasinin sahip çıkmasını beklemek zaten doğru olmaz. Onların çılgın projeleri ancak böyle tüneller olur karanlık dehlizlerle karanlık odakların paravanı olmak olur."
"ÜLKENİN IRKÇILIĞA İHTİYACI YOK, MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİ İHTİYACI VAR"
Devlet Bakanı Eğemen Bağış, birçok ilklerin kendi dönemlerinde olduğunu dile getirerek, şunları söyledi: "Mustafa Kemal'den sonra ilk defa cemevine giden bir
cumhurbaşkanı gördük. İlk defa cumhuriyet tarihinde alevi vatandaşlarıyla aynı sofrada
iftar yapıp onların dertleriyle dertlenen bir başbakan gördük. İlk defa
ders kitaplarında alevilerle ilgili bilgilerin yer aldığını gördük. İlk defa Roman vatandaşlarla kucaklaşan bir başbakan gördük. İlk defa
Alevi vatandaşların sorunlarını çözen devlet anlayışı gördük. Türkiye'de farklı
inanç gruplarının farklı konularda
işbirliği yaptığını gördük. Bir şehit cenazesine katıldım. İlk defa kilisedeki cenazeye katıldım.
Ermeni vatandaşın cenazesine gittiğimde nasıl bir ortamla karşılaşacağımı bilmiyordum. Acılı babaya sarıldığım zaman duyduğum iki kelime beni çok duygulandırdı. '
Vatan sağ olsun sayın bakanım' dedi. İşte bu gösteriyor ki bu ülkenin ırkçılığa ihtiyacı yok. Bu ülkenin kafatasçılığına ihtiyacı yok. Bu ülkenin milli birlik ve beraberliği ihtiyacı var. Kardeşçe yaşamaya ihtiyacı var. Bu ülkenin sorunlarıyla yüzleşip onları
teker teker çözmeye ihtiyacı var. Bunu çözecek irade bizde var. Milli iradeye hep beraber saygı duymalıyız."