AK Parti Van Milletvekili adayı Burhan Kayatürk, milletvekili adaylarının Başkale ilçesinde bazı BDP'lilerin saldırısına uğramasıyla ilgili, ''Daha önce Başkale'de yaşamış olan bir grup Yahudi'yi ilçeyi ziyaretleri sırasında güllerle, davul-zurnalarla karşılayanların, tam tersi ilgiyi bize göstermeleri zorumuza gitti'' dedi. AK Parti Van Milletvekili adayı Kayatürk, İl Başkanı Abdullah Aras ile Vangölü Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı düzenledi. Başkale ilçesinde dün yaşanan olaylarla ilgili açıklamada bulunan Kayatürk, Başkale ilçesi seçim bürosunun açılışının ardından esnaf ziyareti yaptıkları sırada, vatandaşlardan güzel tepkiler almalarının birilerini rahatsız ettiğini söyledi. Kayatürk, kendilerine yönelik saldırının Başkale halkına mal edilmemesi gerektiğini bildirerek, şunları kaydetti: ''Bu saldırı bizi üzdüğü kadar Başkalelileri de üzmüştür. Daha önce Başkale'de yaşamış olan bir grup Yahudi'yi ilçeyi ziyaretleri sırasında güllerle, davul-zurnalarla karşılayanların, tam tersi ilgiyi bize göstermeleri zorumuza gitti. Onları güllerle, kendi arkadaşlarınızı ve kardeşlerinizi taşlarla karşılıyorsunuz. Başkale halkı bunu kabul etmeyecek. Çünkü Van'da yaşanan bu tür olaylardan en büyük zararı yine Van halkı çekiyor. Van halkının bugün bir yere gelmesi için devlet yatırımlarının dışında özel sektör yatırımlarının olması gerekir. Bunun için de Van'da huzurun olması gerekir. 300-500 insan Van'ın kaderi üzerine oturamaz ve Van'a haksızlık edemez. Dün bize yapılan saldırının görüntülerini televizyonda da izledim. Allah aşkına bu ne çılgınlık, bu ne hiddet. Bu görüntüleri izleyen iş adamının Van'a yatırım yapma şansı var mı? Bizler Van'a hizmet için çalışırken birileri bunu engellemek istiyor. Halkımız bunu farkında ve seçimde bunu değerlendirecektir.'' -SALDIRIYA UĞRAYAN MİLLETVEKİLİ ADAYLARI KÜRT DEĞİL Mİ? - Bir gazetecinin, ''Başbakan Erdoğan'ın, 'Kürt sorunu yoktur, Kürt kardeşlerimin sorunu vardır' sözünün bu olayların tırmanmasında etkisi olup olmadığı yönündeki sorusuna Kayatürk, ''Başbakanımızın, 'Benim Kürt kardeşlerimin sorunu vardır' demesinin başımıza gelen olaylarda ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Ben Kürdüm ve halen Ankara milletvekiliyim. Ankara'da sıkıntı yaşamak gerekirken, kendi memleketimde sıkıntılar yaşıyorum. Dün saldırıya uğrayan milletvekili adayları Kürt değil mi? Kepenkleri zorla indirilen vatandaşlar, esnaf Kürt değil mi? Sokakları karışan ve bankaları molotoflanan yerde Kürt vatandaşlar yaşamıyor mu? Bunları problem olarak görmüyor musun? Bunlar elbette problem. CHP'nin tarihte Kürtlere neler yaptığını hepimiz biliyoruz. Yakın tarihte CHP'li üst düzey bir yöneticinin Kürtler için kullandığı ifadeleri unutmadık. Bütün bunlara rağmen CHP'yle tam anlamıyla işbirliğine girebiliyor ve CHP'ye el uzatılıyor. CHP lideri geçen seçimde 163 oy aldığı Hakkari'de binlerle karşılanıyor. Bölgeye bu kadar yatırım gönderen ve tarafsız davranan Başbakanımızın halk tarafından ilgiyle karşılanmasının diğer partiler tarafından saygıyla karşılanmasını bekliyoruz.'' Kayatürk, teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın, '15 Haziranda, ya kıyamet kopacak, ya barış gelecek' şeklindeki söyleminin sorulması üzerine, bölgeye önünde sonunda barışın geleceğini ve hiç kimsenin bunu engellemeye gücünün yetmeyeceğini ifade etti. ''Barış da savaş da halkla gelir. Halkın savaş istemediği bir dönemde sizin savaş ilan etme hakkınız yoktur'' diyen Kayatürk, halkın istek ve arzularının aksine hareket eden siyasetçilerin ancak kendilerini bitireceğini dile getirdi. Kayatürk, kendilerinin siyaset yapmak için burada olduklarına ve herhangi bir örgütle mücadele etmediklerine değinerek şöyle konuştu: ''Bizim silahlı bir yapımız da yok. Güvenlik mücadelesi verilmesi gerekirse o zaman siyasiler ortadan çekilir ve işler güvenlik güçlerine kalır. Allah bu dönemi bir kere daha Van'a ve bölgeye yaşatmasın. Başkale'de dün bize yönelik yapılan saldırıda güvenlik zafiyeti de vardı. Dün Başkale'de devlet bizi koruyamamıştır. Kaymakamlığı ziyaret ettiğimiz sırada binlerce kişinin saldırısına uğradık. Sık sık sağduyu çağrımıza rağmen üzerimize yağmur gibi taşlar yağdı. Devletin güvenlik güçlerinin de çok daha profesyonel çalışması gerekir.'' Kürt sorununun sadece ekonomik ya da ideolojik yönde olduğuna inanmadığının altını çizen Kayatürk, bölgede rant kavgaları olduğuna dikkati çekti. Kürt meselesinde bu kadar adım atmalarına rağmen yaşadıkları olayı anımsatan ve geçmişte Kürt varlığını inkar edenlerin aynı kesimler tarafından neredeyse güller ve çiçeklerle karşılandığını anlatan Kayatürk ''Kürt meselesini bu kadar açık dile getiren Başbakanımızdan başka kim var? Daha önce devletin parasıyla 24 saat Kürtçe yayın yapılabileceğini, üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinin açılabileceğini kim hayal edebilirdi?'' şeklinde konuştu. (YÖ-LEV-ÜNS)07.06.2011 15:03:02