Şırnaklı köylülerin, Berivan'ın anısını yaşatmak için yaptıkları, içi
keçi ve
koyun yünü doldurularak yöresel
kıyafet giydirilen bez bebekler dünyaya açılıyor.
Başbakanlık GAP idaresi Başkanlığı'nın desteğiyle
İdil Kaymakamlığı tarafından uygulanan 'Berivan
Bebek Projesi', yüzlerce yıldır hikâyesiyle tanınan yörenin bez bebeğini
oyuncak sektörüne taşıyor. Modacı Cemil İpekçi'nin tasarımlarıyla yeniden şekillenen Berivan Bebek, 'Barbie' ve 'Cindy'lere
rakip oluyor.
Kültür Bakanlığı, 21
Mart Nevruz Bayramı'nda devlet büyüklerine
hediye etmek için şimdiden 500 adet 'Berivan Bebek'
sipariş etmiş.
Bebeklerin üretileceği
atölye Cemil İpekçi'nin katılımıyla Şırnak'ın İdil ilçesinde faaliyete geçti. 12
kursiyer ve 4 usta öğretici, yeni tasarımları üretmeye başladı. Berivan bebekler, yöreye uygun kıyafetler giyecek. Üretilecek bebekler, iç ve dış pazara sunulacak.
"KÜLTÜR BAKANLIĞI 500 ADET SİPARİŞ VERDİ"
Projenin amacı, kadınları sosyal hayata dahil etmek ve istihdam imkanı sunmak. Toplumda kadının statüsüne dair farklılık oluşturmak istediklerini söyleyen İdil Kaymakamı Adem Kaya, "Berivan bir yetim kızdı. Biz de bölgede Berivan gibi yetim kızlara ve çocuklara sahip çıkılmasını arzuluyoruz. Töre cinayetlerine
kurban giden kızlarımıza dikkat çekmek için böyle bir çalışma yaptık." dedi.
Proje sorumlusu Faruk
Kaplan, Berivan bebekle töre cinayetlerine dikkat çekmek istediklerini ifade etti. Kaplan, şöyle dedi: "Ekonomik olarak projemizi GAP İdaresi destekliyor. Projemizin sahibi İdil Kaymakamlığıdır. Proje ortağımız İdil
Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'dür. Proje çerçevesinde 12 kursiyerlerimiz görev alıyor. 4 uzman öğreticimiz var. Usta üreticilerimizden 2 tanesi İdil'deki
genç kızlarımızdan oluşuyor. 2 tanesi de modacı Cemil İpekçi'nin atölyesinde görevli hocalarımızdan oluşuyor. Genç kızlarımıza her ay düzenli olarak
maaşlarını vereceğiz. Usta öğreticilerimiz zaten maaşlarını alacaklar. Projemizin asıl amacı, bölgedeki kadının sosyal statüsünü geliştirmektir.
Tabii her şeyden önce projemizin asıl konusu olan Berivan bebeğin hikâyesini size anlatmak isterim; 12 yaşında töre cinayetlerine kurban giden bir genç kızın anısına yapılan bir bebek. 1800'lü yıllardan beri bu gelenek bölgemizde, ilçemizde devam etmektedir. Yalnız son 20-30 yıldır tamamen kaybolmak üzereydi. Bu unutulmuş el sanatını biz güncelleştirmek istedik. Bu anlamda töre cinayetlerine kurban gitmiş berivan bebeğin hikâyesi ile beraber bölgedeki sorunumuz ülkedeki kanayan yaranın durması ve töre cinayetlerine de dikkat çekmek istiyoruz. İlk yakın planda 100'e yakın kadınımıza iş imkânı sağlama düşüncesindeyiz."
Proje kapsamında atölyede çalışmaya başlayan kızlardan Çiçek Şekirde (18), iş buldukları için son derece mutlu olduklarını söyledi. Şekirde, "Değişik bir ortam, ortamı kurana ve özellikle de İdil Kaymakamlığı'na teşekkür ediyorum. Çok memnunuz bu işten. Bu proje sayesinde iş imkânı bulduk. Bu proje sayesinde İdil
halkına değişik bir ortam kuruldu. Yaptığımız bu bebekler Güneydoğu'ya, bölgemize ve yöremize aittir. Özellikle kadınlara yönelik olduğu için çok güzel bir projedir. Bu projenin devamını istiyoruz." dedi.
Para kazanarak hem kendi geleceklerini kuracaklarını hem de
aile bütçesine katkı sağlayacaklarını belirten Zekiye Barış ise bebek siparişlerinin önümüzdeki dönemde artmasını umut ettiklerini söyledi. Barış, "Bu proje sayesinde iş bulduk. Sonuçta biz burada maaş alıyoruz. Bu imkânı sunmaları çok iyi oldu özellikle biz kızlar için. Böyle iş yerlerinin çoğalmasını istiyoruz. Çünkü biz kızlar fazla uzak yerlere gidip çalışamıyoruz. Kaymakamımız, bu iş yerinin açılmasıyla güzel bir iş imkânı sağladı. Berivan hikâyesi çok acılıydı. Okurken çok duygulandık. İş yerimizden gayet memnunuz. İşimiz çok zevkli ve işimizi yaparken çok sevinçliyiz. Bu işi bütün arkadaşlarıma
tavsiye ediyorum. Bu işin devamı olursa bizim için çok iyi olur. Biz istiyoruz ki işimizin devam etmesi. Bu iş imkânını bize sunan İdil Kaymakamlığı'na teşekkür ediyorum." dedi.
"DİLDEN DİLE ANLATILAN BERİVAN'IN HİKÂYESİ"
Şırnak'ın İdil ilçesine bağlı Kırca köyünde yaşadığına inanılan Berivan'ın hikâyesi dilden dile aktarılıyor. Gerçek olup olmadığı bilinmeyen hikâye şöyle: Berivan, babasını, ardından annesini kaybeder. Yaşamını ağabeyinin yanında sürdüren 12 yaşındaki kız, yengesinin baskısından kaçmak için köyün yakınındaki ormana sığınır. Bir süre sonra ormanda bir ceylanla konuşmaya başlar. Sonra ceylanın sütünü sağar. Berivan'ın her gün elinde bir kova sütle köye dönmesi dedikodulara yol açar. Ağabeyi, kız kardeşinin, köyün çobanlarına gönül verdiğini düşünür. Bunun üzerine bir sabah kız kardeşini gizlice takip eder. Berivan, her zamanki gibi taşın üstüne oturarak ceylanı beklemeye başlar. Ağabeyi ise bu sırada tüfeğini ateşleyerek kardeşini öldürür. Berivan yere yığılmadan önce arkasına bakar, "Ağabeyim, beni vurdun. Olduğun yerde saklanarak biraz beklersen benim kiminle görüşeceğimi görürsün. Beni kötü
anma ne olur." diyerek can verir.