A. Fatih Tekcan - Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, ''İnternet güvenliği konusunda ülkelerin iş birliği yapması gerekir. Bu konuda popülist yaklaşılmaması lazım'' dedi. Dr. Acarer, AA muhabirin yaptığı açıklamada, internetin insanların yaşamını kuşattığını, bugün çekirdek aile denilen kavramın anne-baba, çocuklar ve internetten oluştuğunu, özellikle büyükşehirlerde interneti olmayan evin neredeyse kalmadığını anlattı. Türkiye'deki 17 milyon hane olduğuna ve internet geniş bant abonesinin ise 11,5 milyona ulaştığına dikkati çeken Acarer, hanelerin neredeyse yüzde 70'ine yakınının internet kullandığını vurguladı. Bu oranın hızla yükseldiğine işaret eden Acarer, insan hayatında bu kadar yer alan bir sistemde de zaman içinde bazı problemlerin ortaya çıktığını, bunun da çok doğal olduğunu kaydetti. İnternet güvenliği konusunda ülkelerin tedbir alması gerektiğini vurgulayan Acarer, ''Bu bütün dünyanın sorunu. Türkiye bu konuda geç kalmış değil, hatta bu konuda çaba sarf eden ileri ülkeden bir tanesi. Çünkü aynı anda dünya ile bu sorunu yaşıyoruz. Mutlaka internet güvenliği konusunda ülkelerin iş birliği yapması gerekir. Bu konuda popülist yaklaşılmaması lazım'' diye konuştu. İnternet güvenliğini tehdit edenlerinin hareketlerinin masumane şekilde karşılanmaması gerektiğini vurgulayan Acarer, şöyle devam etti: ''Masumane şekilde koskoca bir şirketin internet altyapısını çökertiyorsunuz sonra 'kötü bir kastım yoktu' diyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? O şirketin uğrayacağı maddi manevi zararı düşünebiliyor musunuz? O şirketin itibarı zarar görecek. 'Amacım kötü değil denemek için yaptım'. Bu olmaz. Bu yarın çok kötü şekilde de kullanılabilir. Bir şirketin rakip şirkete ya da şirketlere zarar vermesi için de kullanılabilir. Rekabet olacaksa adil ortamda olmalı. Belden aşağı vurulmaması lazım. Bu, belden aşağı vurmada kötü bir araç olarak kullanılabilecek bir olaydır. Kişisel bazda da zarara uğrayabilirsiniz. Şaka olsun diye sizin resminizi alıyorum copy pastelerle bir yerlere koyuyorum sonra 'şaka yapıyordum' diyorum veya kasıtlı bir yerlere videoya koyuyorum. Bu olmaz. Bunun bir karşılığı olması lazım.'' Tayfun Acarer, internetin güvenliği kavramıyla saldırılar sonucu sitelerin hesaplarına girilmesi, şirketlerin internet altyapısının çökertilmesi, makro bazda ise devletlerinin internet altyapılarının saldırıya uğraması, çökertilmesi, zarara uğratılması olarak anlaşılması gerektiğini söyledi. -İnternetteki saldırılar- Güvenli internetin ise istenildiği takdirde güvenli siteleri kullanabilmek olduğunu anlatan Acarer, iki kavramının birbirini çağrıştırmasına rağmen anlamlarının farklı olduğunu ifade etti. Acarer, geçen 3 yıl içinde üç ülkenin sistemlerinin sanal ortamda yapılan saldırılarla çökertildiğini hatırlattı. Saldırılarda ülkelerin internet altyapılarının ciddi şekilde zarar gördüğünü belirten Acarer, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ne oldu diyeceksiniz sistem durdu, sistemeler çalışamaz hale geldi. Bir ülkede nükleer santraller birkaç gün bazı devre dışı kaldı. Santraller zarar gördü. Bu uçaktan atılan bombayla zarar görmedi. İnternet ortamında gönderilen bir virüsün, kurtçuğun, bir truva atının santrali kontrol eden bilgisayar sistemine, oradaki altyapıya vermiş olduğu zarardır. 10 dolarlık, 20 dolarlık bir virüs ama milyarlarca dolarlık bir santral zarara uğratıldı ve milyonlarca dolarlık bir zarar meydana geldi.'' -İnternet güvenliği tatbikatı- TÜBİTAK'la bu sene başında internet güvenliği tatbikatı yaptıklarını da anımsatan Acarer, ''İnternet güvenliği tatbikatı sürekli yapılmalı. Biz bunu her sene yapmayı hedefliyoruz'' dedi. 41 firmanın katıldığı tatbikatta katılımcı firmaların sistemlerine saldırılar yapıldığını anlatan Acarer, bu saldırılar sırasında firmaların sitemlerinin zayıf yönlerinin tespitine çalışıldığını anlattı. ''Katılımcı firmaları tebrik ediyorum, takdir ediyorum'' diyen Acarer, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Mutlaka sistemlerde zafiyet olabilir, onları eleştirmemek lazım. Asıl o tatbikatı bildiği halde katılmaktan çekinen firmaları eleştirmek lazım. Bir firmanın o tatbikata katılmaması sisteminin mükemmel olduğu anlamına gelmez. Tam tersisine endişesi olduğu anlamına gelir. Tatbikata katılanlar arasında bankalar, Silahlı Kuvvetler, emniyet, kamu ve özel kuruluşlar vardı. Sonuçları kendileriyle paylaştık. Firmalara 'sizin siteminizin şurasında zafiyet var' dedik.'' -İnternet güvenliğinin önemi- İnternet güvenliğinin bugünün sorunu olduğunu ancak yarın ve sonraki gün çok daha büyük bir sorun olacağını anlatan Acarer, sözlerini şöyle tamamladı: ''İnternet güvenliği bundan sonra bizi sürekli meşgul edecek bir konu. Bu konuda herkesin gereken hassasiyeti ve desteği vermesi gerekir. Özellikle firmalardan bahsediyorum. Bu sadece devletin değil firmaların ve kişilerin de sorunu. O yüzden bu bütün olarak herkesin katılımıyla geniş bir paydada yapılacak bir olay. Yarının birçok savaşının siber ortamda olacağını düşünüyorum. Çünkü bir savaş uçağı belki bir nükleer santrali bombalayıp devre dışı bırakamayabilir ama bir virüs bir santrali günlerce devre dışı bırakarak santrale milyonlarca dolar zarar verebiliyor. Bu konuya önem verilmeli.'' (FTH-SA)07.10.2011 10:38:18