Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Atilla Kart ile İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Kayseri'de basın toplantısı düzenledikten sonra, Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin yöneticileri hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu. Ergenekon terör örgütü suçlusu olarak cezaevinde bulunan avukat Yusuf Erikel'in iddialarını da basın toplantısında dile getiren Atilla Kart, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Kayseri olayı ile ilgili olarak Devlet Denetleme Kurulu'nu ivedilikle görevlendirmesi çağırısında bulundu. CHP'li Milletvekilleri Atilla Kart ve Ahmet Ersin'in Kayseri il teşkilatında düzenlediği basın toplantısı bir saat sürdü. Kart, buradaki açıklamasında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu'nun, 'Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nde yolsuzluk yapıldığı' yönündeki iddiaları tekrarladı. Milletvekili Atilla Kart, Kayseri Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ile ilgili hazırladıkları suç duyuru dosyasında 29 sayfa dilekçe metni olmak üzere, toplam 220 sayfalık bilgi ve belgelerin yer aldığını söyledi. Kayseri olayını, genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği gibi vahim bir olay olarak değerlendirdiklerini ifade eden Atilla Kart, şöyle konuştu: "Kayseri'de büyükşehir belediyesi odaklı bir çıkar örgütlenmesine dair bulgular söz konusudur. Yerel yönetim ile mülki idarenin işbirliği ve karartmasıyla ortaya çıkan bir çıkar örgütlenmesi var. Yargı mekanizmasının da belli bölümde iştirak ettiğini görüyoruz. Burada yolsuzluk kurumsal hale geldi. Denetlenmez hale geldi. Kayseri olayı ile sınırlı olacak şekilde maddi bulguları paylaştık." Atilla Kart, olayın meydana geldiği tarihte dönemin Vali Vekili İbrahim Yurdakul'un bakanlığa yazdığı yazıyı hatırlatarak, "Vali vekili rüşvet olayının doğruluğunu ve araştırılması gerektiğini beyan ediyor. İçişleri Bakanlığı da bu değerlendirmeye iştirak ediyor. Hem valilik hem bakanlık bulguları delilleri rüşvet kapsamında değerlendirdikten sonra soruşturmanın rüşvet, irtikap, sahtecilik, dolandırıcılık olarak 3628 yasa kapsamında savcılık makamı tarafından resen sürdürülmesi gerekirken, görevi kötüye kullanmaya dönüştürülüyor." dedi. Vali vekilinin tayin edilmesine tepki gösteren Kart, Kayseri eski Valisi Osman Güneş'e yüklendi. Kart, Osman Güneş'in aynı dosyaya vali olarak ve bakanlık müsteşarı olarak imza attığını, dosyanın kapatıldığını ileri sürdü. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nı ve başsavcı vekilini eleştiren Kart, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Soruşturmayı yapan Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı ne yapıyor. Belediyede, maaşlı durumda olan kişilerle onların çocukları, eşleri, kardeşleri ve dünürleri adına Kayseri'de en merkezi yerlerinde, Ankara Çankaya'da, Antalya Aksu Kesirler'de değeri trilyonlara ulaşan mal varlığı araştırmalarını 3268 sayılı yasaya göre neden yapmıyorsun. Kayseri Cumhuriyet Savcısı olarak bunları bilmeyecek kadar cahil misin? Bunları bir savcı, başsavcı vekilinin bilmemesi söz konusu olamaz." Atilla Kart, konuşmasının bir bölümünde, Ergenekon terör örgütü üyesi olduğu için tutuklu bulunan avukat Yusuf Erikel'in ifadesine yer verdi. Kart, Yusuf Erikel'in sorular sorduğunu anlatarak, "Yusuf Erikel'in 19 sayfalık ifadesindeki bir sayfayı okuyorum. Hacı Ali Hamurcu, 2007 yılında kendi el yazısı ile verdiği ve imzaladığı ifadesinde, bir grup insanın Kayseri'de rüşvet çarkı kurduğunu söylüyor. Yılda en az 12 trilyon rüşvet çarkı döndüğünü söylüyor. Burada ismi geçen o dönemdeki Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün kardeşinin de olduğunu söylüyor. 'Bu kişinin ifadesini de aldınız mı?' diye soruyor. Biz de şu an bunu soruyoruz." diye konuştu. Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a Kayseri'den seslendiklerini dile getiren Atilla Kart, şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanı olarak gerçekten cumhurun başkanı iseniz devletin başı iseniz, Kayseri dosyasından Kayseri olayından elinizi çekin. Devlet Denetleme Kurulu'nu ivedi olarak devreye sokun. Başbakana sesleniyoruz. Bu kadar ağır iddia ve bulguları siyaseten reddetme kompleksine girmeyin. Demagoji ve hamaset yapmaya tenezzül etmeyin. Siyasetin dürüst olmak, ahlaklı olmak, siyaseten namuslu olmak konularında inandırıcı olmak istiyorsanız, gelin bu işe Kayseri'den başlayalım. Bu süreci hep birlikte başlatalım. Ümitsiz olmak adına bu çağırımızı yapıyoruz. Türkiye'de yolsuzlukların artık ekonomik anlamda kalkınma ve gelir adaleti dağılımını bozacak düzeye ulaştığını görmekteyiz." Kendilerinin mahkeme olmadıklarını, hüküm kurmadıklarını, ama bulgularla ilgili olarak da sessiz kalamayacaklarını savunan Kart, "Devletin idari denetim ve teftiş mekanizmaları çalışsın istiyoruz. Kimseyi karalamıyoruz. Kimseyi kötülemiyoruz. Ama cumhurbaşkanı ve başbakan başlayarak devletin soruşturma mekanizması ve denetleme mekanizmasını engellemeyin diyoruz." dedi. SAVCI VEKİLİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ Atilla Kart, Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuzluk iddiası ile ilgili olarak 'kovuşturmaya gerek yok' kararı verdiği için savcı vekili hakkında da suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Kart, "Savcı vekili hakkında önümüzdeki hafta içerisinde görev ve yetkiyi kötüye kullanmaktan dolayı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na suç duyurusunda bulunacağız." dedi. CHP, BELEDİYE BAŞKANI VE 17 KİŞİ HAKKINDA YARGITAY'A SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK CHP Milletvekili Atilla Kart, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptıkları suç duyurusunun dışında, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı ve belediye yetkililerinden 17 kişi hakkında Yargıtay'a suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Kart, yapacakları suç duyurusu ile ilgili olarak İçişleri Bakanlığı'na usulen de olsa soruşturma açılmayacağını bildikleri halde suç duyurusunda bulanacaklarını da sözlerine ekledi. KART, ÖRNEK VERİLMESİ İSTENİNCE 'İSMEN KİMSEYİ SUÇLAYAMAYIZ' DEDİ Basın toplantısında bir gazeteci, Atilla Kart'a, "Yolsuzluğu yapanlarla denetleyenler arasında ilişki var' dediniz. 'Belediye ve valilikte var' dediniz. Örnekler verebilir misiniz?" şeklinde soru sordu. Kart, ismen kimseyi suçlayamayacaklarını ifade ederek, şu cevabı verdi: "Biz fotoğrafı anlatıyoruz. Delilleri ortaya koyuyoruz. Biz yargılama merci değiliz. Bir suç ağından bahsediyoruz. Hükümete dayandığını ve Cumhurbaşkanlığı makamına kadar uzandığını söylüyoruz. Cumhurbaşkanlığı makamı doğrudan bu ilişkiler içinde değildir. Dolaylı da değildir. Kişisel çıkar olarak içinde olmadığını biliyoruz. Öyle düşünüyoruz. Cumhurbaşkanlarının bu tür ilişkiler içinde olamayacağını düşünüyoruz. Kendi aile çevresi adına siyasi kökeni adına olsa cumhurbaşkanı bu nitelikteki bu suç ilişkilerine müdahale edemez. Kabul edilemeyen bu." KART, 9 KATLI BİNA İDDASINI GEÇİŞTİRDİ Basın toplantısının soru cevap kısmında bir gazeteci, Belsin semtindeki Çavdarlar Petrole ait akaryakıt istasyonundan, 250 milyar lira rüşvet alınarak buraya 9 katlı bina yapıldığı iddialarını hatırlattı. Gazeteci, bu iddialarla ilgili akaryakıt istasyonunda yapılan toplantıda 9 katlı binanın olmadığını söyledi ve bu konuda değerlendirmesini sordu. Kart, olayda bir akaryakıt istasyonun geçmediğini ve sayının fazla olduğunu anlatarak, "Biz fotoğrafın geneline bakıyoruz. Bir akaryakıt istasyonuna bakmıyoruz. Orada da usulü aykırı market açıldığını gördük" şeklinde cevap verdi. Atilla Kart, partilerindeki 15 hukukçu milletvekili ve Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu'nun imzasının bulunduğu suç duyurusuna ilişkin dilekçesini Kayseri Cumhuriyet Savcılığı'na verdi.