Cumhuriyet Halk Partisi (
CHP)
İstanbul İl Başkanı
Berhan Şimşek'in
istifasının ardından partililer,
Doğan Holding CEO'su
Nebil İlseven'in il başkanlığı için adının geçmesine tepki gösterdi. Kürsüden indikten sonra partililerin, "İlseven acaba gecekondulara varoşlara gidebilecek mi? 150 bin TL
maaş alan birisi bu partiyi temsil edebilecek mi?" şeklindeki sözler üzerine kürsüye dönen Şimşek, bu sözlerin hoş olmadığını, partide fukaralıkta değil, zenginlikte eşitlik istediklerini söyledi.
İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında istifasını açıklayan
Berhan Şimşek, Haziran ayında görevi devraldığını belirterek, 6,5 aylık bir yolculuğa
veda ettiğini söyledi. Başkanlığı süresince partililerle çok güzel bir çalışma yürüttüklerini aktaran Şimşek, "İl başkanlığı olarak bu süreç içinde teknolojiyi kullandık. 15 bin
arkadaş partimize katıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin gerçek yüzünü
halkımızla paylaştık. İGDAŞ'ın satışını yargıya taşıdık. Şehir hatlarını usulsüz bir şekilde bir şirkete peşkeş çektiler. İstanbul 2010
Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerinin,
AK Parti kültür günleri olduğunu, yandaşlarını zengin etme projesi olduğunu anlattık. Yolsuzluklar devam ediyor. AK Partililer zenginleşti.'' dedi.
AK Parti döneminde bir lale devri yaşandığını ileri süren Şimşek, halkın
yoksul olduğunu AK Partililerin ise lale devri yaşadığını vurguladı. Şimşek, öğrencilerin copla, üniversitelerin YÖK'le, iş adamları maliye ile susturulduğunu aktardı. CHP'nin 1978'den bu yana üyesi olduğunu hatırlatan Berhan Şimşek, "Birçok
seçim çalışmasına katıldım. İl başkanları seçime az bir zaman varken milletvekili olmak için istifa ediyordu. Partinin başında kimse kalmıyor. '5-6 ay önce istifa etsin ve yeni heyecanlar yaratılsın' demiştim. Bu öneriyi il başkanı kimliğimle aylar önce söylemiştim. Kabul gördü. Genel başkanımız, 'Haziran ayına kadar görevinde kal' dedi. Ancak ben,
milletvekili adayı olmak istediğim için istifa ediyorum.'' diye konuştu.
Medya organlarında il yönetimden bazı kişilerin istifa ettiği ve yönetimin düştüğü şeklinde yayınlar yapıldığını kaydeden Şimşek, "'İl düştü Berhan Şimşek şokta' dediler. İşte dün dedikleri arkadaşlarımızın hepsi burada oturuyor.
Basın görevlisi olmak dedikodu yapmak değildir arkadaşlar. 'İl düştü Şimşek şokta', öyle bir şey yok. Ben arkadaşlarımla yan yana olmaktan her zaman onur duydum. Arkadaşlarımın birçoğu milletvekili adayı olmayı düşünüyor." ifadesini kullandı.
KEŞKE BELEDİYE BAŞKANI O AFİŞİ ASMASAYDI
Bir gazetecinin "6,5 aylık başkanılık süresi içerisinde 'keşke' dediğiniz hiç oldu mu?" şeklindeki soruya Şimşek,
Müslüman kadınların rahibe şeklinde giyindiğini anlatan
afişi kastederek; "Keşke
Avcılar Belediye Başkanı o afişi asmasaydı ve keşke
referandumda yüzde 45.20 değilde 50.20 'hayır' çıksaydı. Bu benim için gerçekten çok özel ve hayatımın akışı içerisinde önemli bir
yolculuk olurdu. Ama bu
demokrasi." diye karşılık verdi.
2
Eylül 2010 tarihinde Avcılar'daki bazı bilboarlara 'Müslüman kadınların rahibe gibi giyinmesi için '
evet' yazılı afişler kamuoyuna
Cihan Haber Ajansı (Cihan) tarafından duyurulmuştu. Kamuoyunda uzun süre konuşulan afişlerle ilgili
Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci, afişten il başkanlığının bilgisi olduğunu açıklamıştı. Berhan Şimşek de bilginin olmadığını söylemişti. Referandum sürecinde kamuoyunda tepki çeken afiş nedeniyle Mustafa Değirmenci CHP
disiplin kuruluna sevk edilmişti.
KILIÇDAROĞLU KALMAMI İSTEDİ
İstifa etmeden önce konuyla ilgili herkesle görüştüğünü aktaran Şimşek, Kemal Kılıçdaroğlu'yla 3 gün üst üste konuştuğunu, kendisinin kalmasını istediğini savundu. Son güne kadar kendisine 'Bunu düşünüyor musun?' diye sorduğunu hatırlatan Şimşek, "Ben milletvekili adayı olmayı düşünüyorum. Bunun için il başkanlığı görevimden ayrılıyorum. Fakat CHP'nin emrindeyim. Bu istifa, herhangi bir kırgınlığın, dargınlığın değil, CHP'nin, halkın iktidarına yolculuğunun İstanbul'daki adımı olacaktır. Ben şimdiden hangi arkadaşımız görevlendirilecekse başarılar diliyorum'' diyerek kürsüden ayrıldı.
Bu sırada bazı partililer, "Sizden sonra gelecek olan başkanın Doğan Holding CEO'su Nebil İlseven olduğu söyleniyor. Acaba o gerçekten gecekondulara varoşlara gidebilecek mi? 150 bin TL maaş alan birisi bu partiyi temsil edebilecek mi? Halkın içinden biri olmalı?" tepkileri üzerine kürsüye geri dönen Şimşek, bu şekilde düşünmenin doğru olmadığını belirterek, ismi geçen kişinin partinin bir üyesi olduğunu hatırlattı.
Beşiktaş ilçe yönetiminde görev yaptığını kaydeden Şimşek, "Bunlar hoş şeyler değil. Bir insan bilgi birikimiyle 'şu kadar maaş alıyor' diye yarın gelip bu işi yapamaz diye bir şey diyemeyiz. Gelir yapamaz veya yapar o zaman görürüz. Bu partide fukaralıkta değil, zenginlikte eşitlik istiyoruz. 'Ekonomik durumu iyi bu partili olmasın' diye bir şey olamaz. Herkes gelebilir. Kim gelirse de o gelecek arkadaşa hepimizin katkı sunması gerekiyor." şeklinde konuştu.
İsmi geçen kişilerin il başkanlığına yakıştığını söyleyen Berhan Şimşek sözlerini şöyle tamamladı: "Size partimize çok ciddi
emek verecek birikime sahip insanlar. Ben ayrılıyorum burada ilçe başkanı arkadaşlar var. 'Bunu yapacaksın' dediği zaman bunu emir olarak kabul ederim.
İl başkanımın da emrinde olacağız. İl başkanlığından ayrılıyoruz ama biz partimizin emrindeyiz. Öyle bir durum olursa biz hep beraber gereğini yaparız."