Hızır Hacısalihoğlu -
Ziraat Mühendisleri Odası
Rize Şube Başkanı
Muhammet Pertek, üründe olmayan kaliteyi imalatla kazandırma imkanı bulunmadığını, bu nedenle
hammaddenin sağlandığı çay plantasyon alanlarının ıslahının büyük önem taşıdığını söyledi.
Pertek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplumsal yaşamın bir parçası olan, dünyada ve Türkiye'de sudan sonra en fazla içilen içeceğin çay olduğunu vurguladı.
Çay bitkisinin uzun ömürlü olduğunu, kültüre alınan çay formlarının genellikle 100 yıl yaşadığının kabul edildiğini bildiren Pertek, çay bitkisinde dikimden itibaren 50 yıllık süreç tamamlandıktan sonra verim ve kalite kaybı oluşmaya başladığını belirtti.
Türkiye'de çay bitkisinin 1940'lı yıllardan sonra yoğun olarak dikilmeye başladığını ifade eden Pertek, günümüzde Doğu Karadeniz'de Rize,
Trabzon,
Artvin,
Giresun ve
Ordu sahil şeridinde 767 bin dekar alanda, 200 binin üzerinde çay üreticisinin çay tarımı yaptığını kaydetti.
Türkiye'de üretilen çayın ancak iç piyasaya yettiğine işaret eden Pertek, şöyle dedi:
''Ülke ve
bölge için önemli değere sahip çayın sağlıklı bir şekilde gelecek kuşaklara ulaştırılması ve
ekonomik değerinin korunması için yapılması gereken çalışmaların başında mevcut çay tarımının geliştirilmesi ile verim ve kalitenin yükseltilmesi gelmektedir. Kaliteli ve başarılı bir çay imalatının ilk şartı iyi üründür. Üründe olmayan kaliteyi imalatla kazandırma imkanı yoktur. Bu nedenle hammaddenin sağlandığı çay plantasyon alanlarının ıslahı büyük önem taşıyor. Ekonomik verim yaşını doldurmuş, yeterli düzeyde verim ve kalite alınamayan çay bahçelerinin yenilenmesi bir zorunluluktur.''
Pertek, dünyada çay üreten diğer
ülkelerde
yenileme çalışmalarının 50-60 yıl önce başladığını ve hala devam ettiğini anlatarak, şunları söyledi:
''Çay bahçelerinin yeniden tesis edilmesinde en önemli kriter,
tohum yerine nitelikleri, kaliteleri
tescil edilmiş olan
klon çaylardan çeliklenme yöntemi ile elde edilen
fidanların kullanılmasıdır. Japonya'da bu konuda önemli ve oldukça güzel çalışmalar yapılmıştır. Ülkemizde de bu çalışmaların bir an önce hayata geçirilmemesi, Türk çayının gelecekte yok olmasına ve bölge halkı için hayati öneme sahip olan çay sektörünün kapanmasına neden olacaktır. Çünkü hammadde kaynaklara yatırım ve iyileştirme yapılmadan uzun vadeli bu sektörü ayakta tutmak mümkün değildir.''
-''BUDAMA ÇÖZÜM DEĞİL''-
Bölgede 17 yıl sürdürülen çaylık alanların budanması projesinin artık çözüm olamayacağını vurgulayan Pertek, şöyle dedi:
''Budamanın çay tarımında yeterli bir şekilde geleceğe yönelik güvence veremeyeceği kesindir. Geçici çözümlerden ziyade kalıcı, geleceğe güven verici çalışmaların bir an önce başlatılması gerekiyor. Verimden düşmüş çaylık alanların yine belirli bölümler halinde sökülüp hem toprağın, hem de bitki ıslahının birlikte yapılması ile Türk çayının nesilden nesile güvenle aktarılacağı ve hak ettiği değeri bulacağına inanıyoruz.
Bu amaçla Ziraat Mühendisleri Odası Rize şubesi olarak çalışmalar yaptık. Yenilenecek çay bahçeleri için tohum yerine kullanılacak 7 tip seçilerek fidan üretimi için damızlık bahçeler kuruldu. Rehabilite edilecek çay bahçelerinde bu türler kullanılarak daha dayanıklı çay bitkisi elde edilebilir.''
Muhammet Pertek, çaylık alanların rehabilitasyonu projesinin uygulanması sayesinde gelişigüzel tesis edilen, makineli tarıma uygun olmayan çay plantasyon alanlarının da iyileştirileceğini ve makineli tarıma elverişli hale getirilebileceğini anlatarak, ''Uzun yıllar sürecek proje sayesinde bölgede yeni ve önemli bir istihdam alanı da oluşacaktır. Bu da projenin bir başka önemli yönüdür'' diye konuştu.
(HS-MK-MTN)21.07.2011 10:38:24