Çevre Platformu üyeleri Ukrayna'nın
Kiev yakınlarındaki
Çernobil nükleer santralinde meydana gelen facianın 25. yıldönümü dolayısıyla
basın açıklaması düzenleyerek, Çernobil faciasını
protesto ile andı.
Uğur
Mumcu Meydanı'nda toplanan
Sinop Çevre Platformu' üyesi çok sayıda vatandaş Sinop ve Akkuyu'da kurulması planlanan nükleer santrale karşı protesto açıklaması yaptı. Sinop Çevre Platformu adına konuşan dönem sözcüsü Metin Gürbüz, 25 Yıl önce 26
Nisan 1986 tarihinde Çernobil nükleer santralinin 4 numaralı reaktöründe yapılan çok
küçük bir hata sonucunda, santralin patlaması ile Ukrayna'da bir insanlık faciası yaşandığını söyledi.
Hollanda'nın yüzölçümü büyüklüğündeki bir
arazi ise hiçbir zaman kullanılmayacak derecede radyasyonla kirlendiğini iddia eden Gürbüz şöyle konuştu: "25 yıl önce yaşanan felaket, bugün her evde bir
kanser vakasına,
Karadeniz bölgesindeki ölümlerin her ikisinden birinin kanser kaynaklı olmasına, bölgemizde oldukça fazla bulunan
kestane ormanlarının yok olmasına,
ceviz ağaçlarının da kanser hastalığına yakalandığını yaşayarak
tanık olduk. Biz bunları yaşarken,
TBMM Kanser Hastalıklarını
Araştırma Komisyonu,
Rize,
Gümüşhane ve Trabzon'a geldiler ve "Karadeniz'de kanser vakaları Çernobil kaynaklı değil." teşhisi koydular. Oysa biz, son 25 yıldır bölgemizde artan kanser vakaları nedeniyle, gencecik insanlarımızı toprağa verdik. Yaşananlar tüm çıplaklığı ile ortada. Kimse bizleri kimse kandırmaya kalkmasın. Dün Çernobil'de yaşananlar, bugün
Japonya-Fukuşima'da yaşanıyor."
Çernobil ve Fukuşima'da yaşanan ve küresel boyut kazanan bu nükleer kazalar, nükleer enerjinin kazalarla dolu tarihinde yeni ve dramatik bir aşama olduğunu dikkat çeken Metin Gürbüz, "Türkiye'de ise hükümet nükleer enerjisinden vazgeçtiğini açıklayacağına; halka, nükleer karşıtlarına meydan okuyor. Hem Japonya'da ki felaketi küçümsüyor, hem de nükleer santral yapmakta ısrar edeceğini gösteriyor. Türkiye'nin nükleer santral kurma konusundaki ısrarını anlamıyoruz" diye konuştu.