Orhan
Topal -
Beslenme ve
yaşam tarzındaki değişiklik sonucu giderek artan obeziteyle mücadeleye, çocukluk çağından itibaren başlanması gerektiği, bunun için çocuğun egzersiz yerine geçebilen bazı yaramazlıklarına dahi izin verilmesi gerektiği bildirildi.
Trabzon Numune Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Ekrem Algün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya çapında bir ''şişmanlık salgınının'' yaşandığını, araştırmaların erişkin nüfusun en az 3'te 1'inin şişman olduğunu ortaya koyduğunu, bazı toplumlarda bu oranın yüzde 50'ye kadar çıkabildiğini belirtti.
Obezitenin en önemli nedeninin çocukluk çağından itibaren başlayan yüksek kalorili yanlış beslenme alışkanlığı ve egzersiz yapılmaması olduğuna işaret eden Algün, ''Hazır gıdaların çoğunluğunun tek öğünde bile 300 ile 500 kilokalori bulunuyor. Mesela gazlı içecek, çikolatalı pasta, çikolata, gofret gibi hazır
yiyecek ve içecekler yüksek kalori içeriyor. Diğer bütün hazır gıdalarda da benzer özellikler var. 330 mililitrelik bir kutu gazlı içecekte 12,
şekerli sakızların beşli paketinde 9 küp şekere eşdeğer kalori var''diye konuştu.
-''DİYET GIDALAR DA ÇOK MASUM DEĞİL''-
Fast-food türü gıdaların da obezitede olumsuz etkileri olduğunu vurgulayan Algün, şöyle devam etti::
''Hamburgerlerin boyutu büyüdükçe kullanılan sos miktarın da artıyor. Bir
hamburger 400-500 kilokalori olabiliyor. Genellikle de lif içeriği az olduğu için şekeri hızla yükseltiyor, bu da 2-3 saat sonra tekrar acıkmaya neden oluyor. Bir de işin en acı kısmı, diyet gıdalar var. Bir diyet
bisküvinin diğerine göre kalori avantajı yüzde 20-30 kadar. Yani siz 4 tane normal bisküvi yerine 5 tane diyet bisküvi yiyebilirsiniz.''
Prof. Dr. Algün, geçmiş yıllarda tip-2 diyabete ortalama 40 yaşında rastlarken şu anda 15-20 yaşında çok sayıda kişide tip-2 diyabetik olduğunu belirterek, ''1997-2000 arası yapılan çalışmalarda Türkiye'de 20 yaş üstü diyabet oranı yüzde 7 iken şu anda yüzde 14'e çıkmış durumda. 2010 yılında yapılan çalışmada şeker
hastalığı oranı tam iki kat artmış durumda. Bizden daha zengin ve rahat yaşayan bazı ülkelerde, mesela Dubai'de diyabet oranı yüzde 33 olarak bildiriliyor'' diye konuştu.
-OBEZİTEYİ ÖNLEMEK İÇİN EGZERSİZ ŞART-
Yıllar itibariyle toplumda beslenme ve yaşam tarzındaki değişiklik sonucu giderek artan obeziteyle mücadelede çocukluk çağından itibaren alınacak tedbirlerle başarı sağlanabileceğine işaret eden Algün, şunları kaydetti:
''Çocuklara
doğal gıdalarla beslenmeyi, kahvaltı yapmayı,
meyve ve
sebze yemeyi öğretmek gerekiyor. Bunun yanı sıra egzersiz de çok önemli. Çocuklar artık bilgisayarda oyun oynuyor, televizyon seyrediyor. Sokağa çıkmıyor, oyun oynamıyor, hatta yaramazlık bile yapmıyorlar. Mahallede eskiden yapılan yaramazlıklar artık yok. Çocuklarımızın birçoğu ne yazık ki artık ağaca çıkmayı bile bilmiyor. Oysa ağaca çıkmak, bisiklete binmek çok güzel bir egzersiz ama ne yazık ki onlar da yapılmıyor. Çocukları göz önünde olsun diye aileler de adeta bu durumu destekliyor. Bazı aileler, çocukları sokaktaki risklerle fazla karşılaşmasın diye evde bilgisayarda oyun oynamasını, televizyon izlemesini
tercih ediyor. Bu da obezite gibi çocukluktan başlayan bazı yanlış alışkanlıklar sonucu ortaya çıkan hastalıkları körüklüyor. Bunun sonucunda daha hasta bir topluma doğru gidiyoruz. Oysa ailelerin çocuğun egzersiz yerine geçebilen bazı yaramazlıklarına dahi izin verilmesi gerekiyor.''
(ORH-MK-DEL)22.09.2011 11:45:32