Çukurca'daki İzinsiz Gösteri

Çukurca'daki İzinsiz Gösteri

AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan, Van İl Genel Meclisi Üyesi Yıldırım Ayhan'ın 28 Ağustosta Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki izinsiz gösteride yaşamını yitirmesinin ardından İl Genel Meclisi Başkanı Semira Varlı'nın kendisi hakkında yaptığı açıklamayla ilgili, ''Gerginlikten beslenen bir cenah, yaşanan bir vahameti es geçmemiş, bu olayı da provoke etmeye çalışmış, insanları kişilere ve kurumlara karşı galeyana getirme azmini yeniden göstermiştir'' dedi. Milletvekili Orhan, Çukurca'daki izinsiz gösteride yaralanan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Van İl Genel Meclisi Üyesi Yıldırım Ayhan için İl Genel Meclisi salonunda düzenlenen anma töreninde konuşan BDP'li İl Genel Meclisi Başkanı Semira Varlı'nın, 'Ayhan'ın üç ay önce AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan tarafından tehdit edildiği' yönündeki iddiası üzerine yazılı açıklama yaptı. İddiayı iftira olarak nitelendiren Orhan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: ''Geçtiğimiz günlerde bir gaz fişeğinin isabet etmesi neticesinde hayatını kaybetmiş olan İl Genel Meclisi Üyesi Yıldırım Ayhan'la ilgili yapılan konuşmalar sırasında, meclis başkanı tarafından ismim de zikredilmek suretiyle olayın faturası tarafıma kesilmek istenmiştir. Bu olay malzeme yapılarak, yaşanan gergin ortamın, hedef gösterilmek suretiyle daha da fazla gerilmesinin amaçlandığı açıktır. Öteden beri gerginlikten beslenen bir cenah, yaşanan bir vahameti es geçmemiş, bu olayı da provoke etmeye çalışmış, insanları kişilere ve kurumlara karşı galeyana getirme azmini yeniden göstermiştir. Bu yeni bir şey değildir. Son da olmayacağı kesindir. Şahsın, tarafıma atfettiği iddiaların tamamı iftiradır. Kaldı ki herhangi birini tehdit etmek şöyle dursun, bana yapılan tehditleri bile gerginliğe malzeme olması kaygısıyla bugüne kadar örtbas ettim, sakladım. Buna rağmen kendileri, sarf ettikleri tehdit mevzusunu ispatlamakla sorumludur.'' Orhan, siyaset yaptıkları topluma tercüman olmayı başaramamış ve hiçbir konuda siyasette kendini ispatlayamamış insanların, siyaset yaptıkları yapı içerisinde yükselme ve bulundukları yeri korumaya dönük çirkin siyaset oyunları sergilediklerini bildirerek, halkın buna ilk defa şahit olmadığını kaydetti. Siyasetlerini, gençlerin kanının aktığı bir savaşın ateşiyle yürütmeyi vicdanlarına kabul ettirenleri hiçbir zaman anlayamadığını belirten Orhan, açıklamasında şöyle dedi: ''Yıldırım Ayhan'la hiçbir zaman, hiçbir yerde tek kelime dahi muhataplığım olmamıştır, kaldı ki tehdit edeyim. Hayatım boyunca hiç kimseyi de tehdit etmiş değilim. Ayhan'ın ölümüne de son derece üzüldüm. Ancak Yıldırım Ayhan gibi gençlerin ölümü üzerinden siyaset yapanlara bir kaç soru sormak zorunluluğu hasıl olmuştur. Sizler ne zaman ağzınızdan düşürmediğiniz ve her kelimenizin önüne taktığınız 'demokratik siyaseti' yapmaya başlayacaksınız? Ne zaman insanları, iftira ve yalanlarla itham etmekten vazgeçeceksiniz? Ne zaman insanların yolunu kesmekten, tehdit etmekten, zorlayıp sindirmeye çalışmaktan vazgeçeceksiniz? Diğer partilere mensup meclis üyelerini istifaya davet ederek, istifa etmeyenleri cinayete ortak ilan etmek, siyaseten sindirmek değil midir? Bizler sizin düşmanınız değiliz. Kürt halkının, Türkiye'de yaşayan diğer vatandaşlar gibi tüm haklarının meşruluğunu savunan ve çalışan rakip siyasetçileriz. Bugün sivil siyasetin her zamankinden çok daha hakim olduğu bir Türkiye varken, bu sonuca AK Parti ile birlikte ulaşılmışken, bu gidişe ve yeni bir Anayasaya daha fazla destek vermek gerekirken, sizin AK Parti'ye, bizlere bu denli düşmanlık etmenizin nedenini açıklayabilecek misiniz? Yaklaşık bir asır boyu Kürtlerin, dindarların ve diğer bütün ötekileştirilmiş vatandaşların ensesinden inmeyen devlet zihniyeti yerine, bugün halkın iradesini bin bir zorlukla güçlendirmeye çalışan AK Parti ve mensuplarına olan kin ve nefretinizin nedeni nedir? AK Parti olmazsa Türkiye Kürtler için çok mu güllük gülistan olacak? Sayın Semira Varlı, benim kimseyi tehdit etmediğimi, aksine defalarca sizin diğer meclis üyelerinizce, partililerinizce, yayın organlarınızca ve sınır ötesi hatlarınızca tehdit edildiğimi, adınız gibi biliyorsunuz. Tehdit ettiniz, iftira attınız, ahlak dışı haberlerle kirletmeye çalıştınız olmadı, olmaz da. Bütün bunlara rağmen beni ve arkadaşlarımı partililerinize açık hedef göstermekle doğru bir şey yapmıyorsunuz. Böyle bir hedef göstermenin neticesinde bana, aileme ve arkadaşlarıma gelecek bir saldırının bütün sorumluluğu sizindir. Böyle bir sorumluluğu üstlenebilecek misiniz? Sizin gibi düşünenlerden başka hiç kimsenin siyaset yapmadığı bir siyaset arayışı Türkiye'nin ve Kürtlerin onca zulüm gördüğü tek parti rejimini çağrıştırmıyor mu size? Muhakkak ki bu acı günler halkın sağduyusu, gerçekten barış arzusu ve çabasıyla geride kalacaktır.'' Orhan, yaşanan gergin ortamın durulması, ülkenin ve bölgenin barış ortamına kavuşması için iktidar partisi milletvekili olarak üzerine düşen her şeyi yapmaya devam edeceğine değinerek, iftira ve açık hedef göstermelerle ilgili hukuki ve adli haklarını kullanacağını ifade etti. (STK-LEV-İU)05.09.2011 20:22:53
<< Önceki Haber Çukurca'daki İzinsiz Gösteri Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER