Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''İdeolojisi olmayan bir anayasa, birey odaklı bir anayasa düşünüyoruz. Temel hakları güvence altına alacak, bireyi devlet karşısında daha güçlü hale getirecek bir anayasa düşünüyoruz. Anayasanın bugünkünden çok farklı olmasını düşünüyoruz'' dedi. Arınç, Uludağ Üniversitesi (UÜ) Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek'i makamında ziyaret etti. Basına kapalı yapılan görüşmenin ardından Arınç, Bursa Adliye Sarayına geçerek, Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan'a ziyarette bulundu. Birkan'ın yeni anayasanın yapılması ve avukatlara yeşil pasaport imkanı verilmesi gibi taleplerini dinleyen Arınç, Pasaport Kanunu'na en azından bir hüküm konularak 5-10 yıllık avukatların yeşil pasaport alması ve bu suretle vizeden muaf olmasının düşünüldüğünü belirtti. Arınç, bunu sanayicilerin de gazetecilerin de düşündüğünü ifade ederek, şunları söyledi: ''Çok açık söyleyeyim. Pasaport Kanunu'nu bizim İçişleri Komisyonu 4 yıl önce görüşmeye başladı. 4 metre mesafe alamadı, sonunda bıraktı. Neden? Kimse elinde kırmızı pasaport varsa bırakmak istemiyor. Yeşil varsa, hatta emekli bile olsa yine haklardan istifade etmek istiyor. Bu bize makul olabilir, ama AB ölçeği içinde pasaport sayısı çok sınırlı. Yani yeşil, kırmızı, diplomatik pasaportlar, siz istediğiniz kadar kırmızı verin onlar kırmızıyı kırmızı, yeşili yeşil olarak tanımıyorlar. Onlar bu hizmetleri sınırlandırmışlar. Yeşil pasaport konusu Pasaport Kanunu yeniden düzenlenirken dikkate alınabilecek bir konu... Prensip olarak buna 'evet' diyebiliriz, ama önümüzde bazı engeller olduğunu da biliniz. En azın müktesebat bakımından AB ile uyum içinde olmalıyız.'' -''ANAYASAYI REFERANDUMA SUNACAĞIZ''- Türkiye'nin, demokratikleşecekse, özgürleşecekse anayasasını kendi meclisinde yapması gerektiğini anlatan Arınç, bugüne kadar 1921 ve 1924 anayasalarının Mecliste yapıldığını, 1961 ve 1982 anayasalarının da askeri darbe sonucu hazırlandığını hatırlattı. ''Yeni anayasa konusunda herkesin düşüncesine ihtiyacımız var. Hiç acele etmeyeceğiz. Bu, bir yıl sürebilir, iki yıl sürebilir. Önemli olan bir temel belge olarak eline alabileceği anayasasına sahip çıkmasıdır'' diyen Arınç, şöyle devam etti: ''Burada önemli bir yöntemi düşünüyoruz. Çünkü bugün endişe konusu olan bir şey var. 'Mevcut iktidar 367'den fazla milletvekili ile gelirse acaba kendi anayasasını yapma konusunda dayatır mı?' Normalde, anayasa değişiklikleri 367'nin üzerinde oyla kabul edilirse referanduma gitmeye gerek yok. Bu konuda iddiamız şudur: 367 değil, 467 ile bile kabul edilse yine de referanduma sunacağız. Yeni anayasa konusunda umarım herkesin bir hazırlığı vardır. İdeolojisi olmayan bir anayasa, birey odaklı bir anayasa düşünüyoruz. Temel hakları güvence altına alacak, bireyi devlet karşısında daha güçlü hale getirecek bir anayasa düşünüyoruz. Anayasanın bugünkünden çok farklı olmasını düşünüyoruz. 61 ve 82 anayasalarında 'kutsal devlet' anlayışı vardı. Kutsal devlet anlayışını yüceltici ifadeler anayasanın başlangıç maddelerinde yer alıyordu.'' -''HER YERE HUKUK FAKÜLTESİ AÇILIYOR''- Arınç, kendisinin 1970 yılında Ankara Hukuk Fakültesinden mezun olduğunu bildirerek, şunları kaydetti: ''Benim yaşımda, barolarda az kaldı. 2001 yılında Avukatlık Kanunu'nda büyük değişiklikler yapıldı. O zaman grup başkanvekiliydim ve bu konuda etraflıca bir araştırma yaptım. O zaman 35 ya da 36 olan hukuk fakültesi sayısının şimdi 70'i aştığı söyleniyor. Bu kadar çok mezuniyet, bunların iş alanları, avukatlık yapmanın ayrıca zorlukları ve sorumlulukları, hukuk fakültelerinin ve mezunlarının sayısı üzerinde durulmaya değer birtakım hususları içeriyor. Her yere hukuk fakültesi açılıyor. Bence bu çok doğru değil. Talep eden vakıf üniversiteleri bile hukuk fakültesi açabilecek durumda. Hakim, savcı sayısı hemen hemen belli. Onun dışında uzman yardımcılığı, müfettiş yardımcılığı sınavları açılıyor. Belki yeni cazip iş alanları olabilir. Hukuk fakültesi mezunları kamuda çok fazla yer tutmuyor.'' İyi bir hukuk müşaviri aradığını anlatan Arınç, ''Kamu kurumlarında çok az sayıda hukuk müşaviri var. Bana bağlı 8-9 kurum var, hukuk müşavirliği var. Mesela bir arkadaşımızı yetersiz görüyoruz bunun yerine başka bir hukuk müşaviri olsun, herkes kendi müşavirini tutuyor. Aslında çok sayıda hukuk müşaviri yetiştirmemiz gerekli. İnşallah bu konuda mesafeler alırız'' dedi. (ZAK-HÜY-KAK-ZVR)01.06.2011 17:27:04