Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim otobüsüne dün Rize'de yumurta atılması ile ilgili, ''Bu tür olayları şık, doğru bulmuyorum. Keşke olmasaydı'' dedi. Yazıcı, seçim çalışmaları kapsamında il merkezinde esnaf ziyaretlerinde bulundu, vatandaşlarla sohbet etti. Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yazıcı, bir gazetecinin anamuhalefet partisi liderinin bulunduğu seçim otobüsüne dün Rize'de yumurta atılması olayını nasıl değerlendirdiği yönündeki sorusu üzerine, ''Öncelikle şunu ifade etmem gerekir. Genel başkanlık ile liderlik farklı bir şeydir. Her siyasi partinin genel başkanı var, bazı siyasi partilerin genel başkanları da lider konumundadır. Bunun özellikle altını çizmek istiyorum'' dedi. Dün il merkezinde bulunmadığını, ilçelerde seçim çalışmaları yaptığını anlatan Yazıcı, şunları söyledi: ''Olayı sonradan duydum. Bu tür olayları şık, doğru bulmuyorum. Keşke olmasaydı. Ama bir yerde insanlar tahrik ediliyor. Çok ağır şeyler söyledi Sayın Kılıçdaroğlu. İnsanların tolere edemeyeceği, herkesin kutsal varlık bildiği anneleri rahatsız edici boyutta sözcükler kullanıyor. Üstelik o sözcüğü Başbakanımız için kullanıyor olması, Başbakanımızın Rizeli olması, dolayısıyla ölçüyü tutturamayan bir kısım vatandaşlarımız tepki göstermişler. Keşke öyle bir şey olmasaydı. Bunu özellikle belirtmek istiyorum. Ama o da çok lokal olmuş, büyük çapta değil. Sadece bir mesaj. Yani 'bu yaptığın yanlışlığın farkındayız' anlamında bir mesaj vermişler. Keşke onu o yolla değil, başka türlü söyleselerdi. Ama daha fazla tolere edilemeyecek bir eylemin olmaması da sevindirici diye düşünüyorum.'' -KILIÇDAROĞLU'NUN HAKKARİ'DEKİ SÖZLERİ- Kılıçdaroğlu'nun Hakkari mitinginde yerel idarelerde özerklik verileceği şeklindeki sözlerini nasıl yorumladığı sorusu üzerine Yazıcı, şunları kaydetti: ''Anamuhalefetin sayın genel başkanı gittiği her yerde popülizm odaklı söylemlerde bulunuyor. Onun ifade ettiği sözcüklerin içeriğinin ne olduğu, sonucunun nereye varacağı, ne anlama geldiği, o sözcükleri kullanarak kiminle paralel, aynı kulvarda yürümekte olduğu görüntüsü verdiğini hiç düşünmeden kullanıyor. Öyle düşünüyorum. Nitekim dün buradaki konuşmasında da çayın ilk defa merhum İnönü tarafından getirildiğini söylemiş. Çayın özelleştirildiğini söylemiş. Sonradan bunları tevil etmeye kalkmış, ama pek başarılı olamamış. Kendisine iletilen bu bilgileri test etse, doğru, yerinde kullansa... Yani sormak lazım. Hakkari'de yaptığı konuşmada yerel yönetimlerin özerkliğinden neyi kast ediyorsunuz? Özerklik ne anlama geliyor? İdari özerkliklik mi, mali özerklik mi, temsil özerkliği mi, nedir? Bunların sorgulanması lazım. Dolayısıyla herkesin bu konularda hassasiyet göstermesinden daha çok, devletteki siyasi partilerin genel başkanlarının daha hassas olması lazım geldiğini düşünüyorum. Bu anlamda da sanıyorum bu konuşmayı yaptıktan sonra, bu konuyla alakalı yapılan yorumları gözden geçirmiştir, eminim ki o söyleminin çok doğru olmadığı kanaati kendisinde de hakim oldu diye düşünüyorum.'' Bakan Yazıcı, Kılıçdaroğlu'nun diğer illerdeki konuşmalarının aksine Rize mitinginde Başbakanın adını hiç kullanmaması ile ilgili soru üzerine, orada etik kurallara riayet ettiğini, o davranışının doğru olduğunu söyledi. Öyle bir hassasiyet gösterdiğini dile getiren Yazıcı, şunları kaydetti: ''Ne söyleyebilirdi? Rize'ye geleceksin, 8,5 yıldan bu yana Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlığını yapan, Rize'de herkesin gönlüne yerleştirdiği Başbakanla ilgili söyleyeceği bir şey yok. Şöyle bir yorum yapılabilir. Başbakan ile alakalı sadece tahkir ve hakaret etme dışında bir argümanı yok. Ama onları da burada tekrarlamanın doğru olmayacağını, daha çok tepkiye yol açacağını düşündü. Onun için ondan sarfı nazar etti. Yoksa projeler üzerinde söyleyeceği, Başbakanı eleştireceği herhangi bir argümanı yok. Bu anlamda diye düşünüyorum.'' Kılıçdaroğlu'nun yumurta atanlardan şikayetçi olmaması ile ilgili görüşünün sorulması üzerine ise Bakan Yazıcı, ''O tür şeyler resen takibi gereken bir eylem mi, değil mi, elbette ki savcılık, emniyet makamları takdir eder. Şikayete bağlı bir suç ise zaten şikayet olmadan savcılık bir soruşturma yapmaz. Tutuklamayı gerektirecek bir davranış biçimi değildi. O da herhalde bu tepkileri toleransla karşılamış'' diye konuştu. -''HAŞLANMIŞ İLE HAŞLANMAMIŞ YUMURTA ARASINDA FARK VAR MI?''- Yazıcı, hukukçu gözüyle haşlanmış yumurta ile haşlanmamış yumurta atılması arasında fark olup olmadığı yönündeki soru üzerine şöyle konuştu: ''Bu konuları çok renklendirerek, çeşitlendirerek konuşmanın çok doğru olacağı kanısında değilim. 'Haşlanmış yumurta ile haşlanmamış yumurta arasındaki fark nedir?' desem bu, çok doğru bulmadığım böylesi eylemleri magazinleştirmiş olurum. Öyle bir şeyi de doğru bulmuyorum. Ama elbette ki attığınız cisim, muhatabınıza veya muhatabınız olmamakla birlikte bir bireyin vücut bütünlüğüne yönelik bir arızaya yol açarsa, yani bir müessir fiil olarak bir sonuç bırakırsa, bu tipleme itibarıyla müessir fiil suçu olur. Bunu ister haşlanmış yumurta ile ister haşlanmamış yumurta ile gerçekleştirin. Öyle bir durum olursa Ceza Kanunu bakımından tahkikat yapılır, sonuçta eylemin cezası ne ise o kişi hakkında uygulanır. Ben bu tür eylemleri, cisim kullanılarak yapılan eylemleri hiçbir zaman doğru bulmadım. Vatandaşlarımızdan bu konuda hassasiyet göstermelerini bekliyorum.'' (HS-MK-ZVR)26.05.2011 14:05:58