Diyarbakır'da, 28 Mart 2006 günü çıkan olaylarda başına isabet eden gaz fişeği nedeniyle yaşamını yitiren 14 yaşındaki Mahsun Mızrak'ın ölümüyle ilgili haklarında dava açılan 3 polis memurunun yargılanmasına devam edildi. Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz yargılanan polis memurları H.A, N.Ö. ve B.Ö. katılmadı. Duruşmada tanık olarak dinlenen dönemin emniyet müdür yardımcısı İbrahim Bülent Tuncel, olaylar esnasında birden fazla şahsın öldüğünü, Mahsun Mızrak'ın ölümü hakkında bilgiye sahip olmadığını söyledi. Olaylar sırasında gaz kullanılması hususunda talimat verdiklerini belirten Tuncel, ''Ancak gazın nereye ne şekilde kullanılacağını biz belirlemezdik. Eğitim almış görevliler kullanırdı. Sanıkların isimlerinin ne şekilde tespit edildiğini bilmiyorum. Gaz kullanımı konusunda da bilgi sahibi değilim'' dedi. Diğer tanık dönemin Özel Harekat Şube Müdürü Ali Uğur Okumuş da olaylar esnasında 10 Nisan Polis Karakolunda görevli olduğunu, ölüm olayının kendi bölgesinde meydana gelmediğini anlattı. Olayların büyümesi nedeniyle il dışından takviye kuvvetlerin geldiğini hatırlatan Okumuş, ''Gaz fişekleri değişik silahlarla atılmaktadır. Bunların çapları farklıdır. Olaylar esnasında her türlü gaz fişeği kullanıldı, bu gaz fişeklerinin seri numarası yoktur. Hepsinin üstünde sadece çeşit itibariyle yazılır'' diye konuştu. Müdahil avukat Barış Yavuz ise sanıkların duruşmaya, vareste tutulmadıkları halde gelmediklerini, ülke dışında görevlendirildiklerini belirterek, haklarında tutuklama kararı çıkarılmasını talep etti. Sanık avukatı Halis Çıtır da dosyada sanıkların tutuklanmasını gerektirecek somut bir delilin bulunmadığını savundu. Cumhuriyet Savcısı ise sanıkların eylemi, meşru müdafaa kapsamında işlemiş olabileceği, ayrıca suçun manevi unsurlarının değişme ihtimali nedeniyle tutuklama talebinin reddine karar verilmesini istedi. Mahkeme heyeti, kısa bir aranın ardından olayda kullanıldığı iddia edilen gaz fişeği ile olay sırasında sanıkların kullandığı silahların Jandarma Kriminal Laboratuvarına gönderilerek ekspertiz raporunun aldırılmasına, silahların özellikleri, kullanış şekilleri, kullanılan fişeklerin öldürücü nitelikle olup olmadığı hususunun sorulmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca sanıkların tutuklanması yönündeki talebin ise mevcut delil durumu nedeniyle bu aşamada reddine karar vererek, duruşmayı erteledi. -İSTENEN CEZALAR- Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıkların TCK'nın 81/1. maddesinde yer alan ''Olası kast sonucu ölüme neden olmak'' suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmaları isteniyor. İddianamede, maktulün ölümüne neden olan gaz fişeğinin M 16 uzun namlulu silaha monteli bomba atar aparatı ile birlikte kullanıldığı belirtilerek, ''Bu tip gaz fişeğini kullanan silah ve aparatların şüphelilere zimmetli olduğu ve olayların bastırılmasında görevli olan şüpheliler tarafından kullanıldığı, ancak maktulün ölümüne neden olan gaz fişeğinin hangi silahtan atıldığının tespit edilemediğine'' yer veriliyor. (YAK-EK-SA)13.09.2011 14:58:27