Nurten Erdoğan/Emrah Yorulmaz - Kocaeli'de 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nde enkazda yardım beklemenin ne olduğunu bilen ya da yakınlarını kaybeden bazı depremzedeler, enkazdan sağ kurtulunca zor durumdaki insanlara yardım edebilmek için AKUT gönüllüsü oldu. Marmara Depremi'nde evlerinin bulunduğu binanın enkazında bir süre kalan ve depremde kız kardeşini kaybeden Bülent Şentürk AA muhabirine, deprem gecesi arkadaşlarıyla saat 02.30'a kadar dışarıda oturduğunu, daha sonra uyumak için eve gittiğini söyledi. Yatağa uzandığını, ancak havanın sıcak olması nedeniyle uyku tutmadığını dile getiren Şentürk, depremin de bu sırada olduğunu yataktan çıkarak birkaç adım attıktan sonra binanın birden yıkıldığını anlattı. Evlerinin binanın 6. katında olduğunu ve tavanın ahşaptan yapıldığını ifade eden Şentürk, enkaz altında kaldığı yarım saat içinde hayatının bittiğini düşündüğünü belirterek, sözlerine şöyle devam etti: ''Enkazın altındayken alarm sesleri, bağrışmalar duyuyordum. Çok kötüydü. Belli bir süre geçtikten sonra artık bittiğini düşündüm. Aklıma deprem hiç gelmedi. Kıyametin koptuğunu falan düşündüm. Sonra bir anda amcamın sesini duydum. Amcamın sesini duyunca ölüm ile ilgi düşüncelerim ortadan kalkmıştı. Bir kurtulma hissi uyandı. Artık hayata bağlandım. Amcam bir müddet çalıştıktan sonra beni çıkardı. Ailemizden enkaz altında ilk çıkan bendim. Sonra tek başıma yanımda yatan kardeşimi çıkardım. Daha sonra bütün ailemi çıkardım enkaz altından. Güneş doğduğunda annemi çıkarmıştım, annem çok kötü bir haldeydi.'' Annesinin kaburgalarının kırıldığını ve kulağının koptuğunu belirten Şentürk, annesi ile kız kardeşi Kader Şentürk'ün hastaneye sevk edilirken yolda ablası Hacer Şentürk'ün kucağında vefat ettiğini anlattı. Bu olaydan sonra ablası Hacer Şentürk'ün çok zor günler geçirdiğini dile getiren Şentürk, ''Elimizde büyümüştü daha 11 yaşındaydı. Onu çok seviyorduk'' dedi. Depremin ikinci günü kız kardeşinin cenazesini toprağa verdiklerini vurgulayan Şentürk, şöyle konuştu: ''Çok şükür eş dost ayaktaydık. Kardeşimin cenazesini kaldırabildik. Öyle insanlar vardı ki çöp torbalarına konup kaldırılıyordu. Mesela araba ile enkazın olduğu yere giderken jandarma bizi durdurdu ve aracımıza bir ceset koyarak onu kimsesizler mezarlığına götürmemizi söyledi. Cesedin kimsesizler mezarlığına bıraktık ve cesedi gömdüler. Kardeşimin cenazesini kaldırabildiğimiz için şükrediyorum.'' Enkaz altından çıkarıldığını ve enkaz altındayken yaşadıklarını bir türlü unutamadığını ifade eden Şentürk, ''Kişileri kurtaran değil de, enkaz altında kurtarılmayı beklemeyi çok iyi bilirim. Bu nedenle enkaz altında bekleyen değil de insanlara el uzatan, onları enkaz altından çıkaran olmak istedim'' diye konuştu. Daha sonra Gölcük Kavaklı sahilindeki depremin yıl dönümünde Arama Kurtarma Derneği'nin (AKUT) standını incelediğini anlatan Şentürk, ''Sonrasında insanlara yardım etmek için derneğe üye oldum ve aktif çalışmalara katıldım. Amacım olası bir afette zor durumda kalan insanlara yardımcı olmak. 2 yıldır da bunu yapıyoruz'' dedi. -2 ÇOCUĞUN HAYATINI KURTARDI- AKUT'ta aldıkları eğitimler ile insanları doğal afetlerden en iyi nasıl kurtarabileceklerini öğrendiklerini vurgulayan Bülent Şentürk, sözlerini şöyle tamamladı: ''Kartepe'de yapay enkazımız var. Orada enkaz altında kalan biri nasıl kurtarılır, beton nasıl kırılır, öğreniyoruz. Örneğin ben enkaz altındayken amcam beni kurtarmaya çalıştığı zaman üzerime basıyordu. Ben sıkışıyordum ve çok acı çekiyordum. Bilinçli bir şekilde kurtarmak lazım. Onu da bu arada öğrettiler. Biz depremde hiçbir şey bilmiyorduk. Burada her türlü eğitimi aldık. Denizde arama kurtarma dağda, arama kurtarma gibi. Mesela gece arayıp şurada bir operasyon var dediklerinde yatağınızda kalkıp gidiyorsunuz. Çok büyük bir fedakarlık. Düşünün gece uykunuzdan uyanıyorsunuz ve bir operasyona gidiyorsunuz. Biz 24 saat hazırız.'' Kandıra sahillerinde görev yaparken 11 yaşlarında iki çocuğu boğulmaktan kurtardığını dile getiren Şentürk, ''İki kişiyi çıkarmak biraz zor oldu, ama çıkardım. Çıkardıktan sonra teşekkür ettiler bana. Çok mutlu oldum onlar evlerine gittiler ama ben hiç unutamam. Küçük bir hayat kurtarma olsa da iki insanın hayatını kurtarmak çok büyük bir şey'' dedi. -ENKAZ ALTINDA GEÇEN 2 SAAT- Kocaeli'nin Başiskele ilçesinde yaşayan evli ve iki çocuk babası Muhammet Ali Çelik ise deprem gecesi havanın çok sıcak olduğunu, kendisinin de yatakta uyumaya çalıştığı sırada deprem olduğunu söyledi. Deprem sırasında ilginç bir uğultu duyduğunu ve bu sırada bir sesin kendisini çağırdığını hissettiğini ifade eden Çelik, şöyle devam etti: ''Bu sırada bir anda ayaklarımın yerden kesildiğini, başımın tavana çarptığını fark ettim. Vestiyer üstüme devrildi ama çok sıkışmamıştım. Ardından başka bir sarsıntı hissettim. Sanıyorum üst kat üzerimize çöktü. Sol kolum ve sağ elim kirişin altında kalmıştı. 2 saat yardım bekledim. Hiçbir şey yapamadan çaresizce yardım beklemek çok kötü bir duygu. Komşularım ve akrabalarım beni enkazdan çıkardı. Benden sonra 2 erkek kardeşim enkazdan çıkartıldı. Onları beklemek çok acıydı. Kardeşlerim Bedrettin ve Nurettin Çelik'in durumları ağırdı. Nurettin'in tedavisinin 1,5 yıl sürdü, fakat bir gözü kurtarılamadı.'' ''Depremde yaşadıklarım, yardım bekleyen insanların hali AKUT'a girmemi sağladı'' diyen Çelik, 2008'de İzmit'te Yürüyüş yolunda yapılan 17 Ağustos etkinliklerinde AKUT standını görünce konuştuğunu ve araştırdığını, görüşmeler sonrasında üye olduğunu söyledi. Hafta içi marangozluk yapan Çelik, hafta sonları AKUT'ta, temel ilk yardım, enkazdan kurtarma, dar alanda çalışma, yüzme, cankurtaranlık gibi bir çok arama ve kurtarma eğitiminden geçtiklerini ifade etti. Çelik, enkaz altındayken her saniye kurtarılmayı beklemenin tarif edilemez bir duygu olduğuna dikkati çekerek, ''Enkazdayken üzerime bir kaç taş atıldı. 'Geldik, kurtaracağız' diye duyduğum sesler beni hayata bağladı. Enkaz altında ölmekle kalmak arasında sıkışıp kalırken birileri gelsin diye beklemek yıllar sonra beni AKUT'a getirdi'' diye konuştu. ''İnsanların hayatlarını kurtarmak, birilerine yardımcı olmak için mutlaka elimizi taşın altına sokmak gerekiyor'' diyen Çelik, nasılsa birileri yapar diye beklememek gerektiğini, yaşam mücadelesi veren insanları kurtarmaktan mutluluk duyduğunu kaydetti. (NE-EY-FTH-FFS)16.08.2011 11:19:36