Ergenekon davası ile birleştirilen
Danıştay dava dosyasına ilişkin
tanık ifadelerinin alınmasına devam ediliyor. Danıştay saldırısını gerçekleştirmekle suçlanan
avukat Alparslan Arslan'ın hukuk fakültesinden arkadaşı olan Serkan Toper'in ağabeyi
Tarkan Toper, eksik kalan bazı konular için tekrar tanık sıfatıyla ifade verdi.
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon ana davasının 180'inci
duruşmasına
tutuklu sanıklardan
İşçi Partisi Genel Başkanı
Doğu Perinçek,
Ergün Poyraz, Hayrettin
Ertekin, Hüseyin Görüm ve
emekli Albay Mehmet Fikri
Karadağ katılmadı. Emekli
Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşılar
Muzaffer Öztürk ve Fikret Emek'in de aralarında bulunduğu diğer 16 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklardan gazeteci Güler Kömürcü Öztürk ve Danıştay dosyası sanığı Aykut Metin Şükre ise duruşmada hazır bulundu. Ayrıca tanık olarak çağrılan Tarkan Toper ile Koray Yılmaz'ın da duruşmaya geldikleri açıklandı.
Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, ifadesinde bazı eksik noktalar olduğu gerekçesiyle
Alparslan Arslan'ın hukuk fakültesinden arkadaşı olan Serkan Toper'in ağabeyi Tarkan Toper'in tekrar tanık olarak çağrıldığını söyledi. Başkan Şengün'ün talimatı ile avukat Tarkan Toper tanık kürsüsüne alınırken duruşma salonunda bulunan diğer tanık Koray Yılmaz da beklemesi için duruşma salonu dışına çıkarıldı.
Başkan Şengün, tanık Toper'e "Alparslan Arslan, Danıştay saldırısından birkaç gün önce Ankara'ya geldiğinden itibaren saldırı zamanına kadar sizinle nasıl irtibat kurdu. Nasıl buluştunuz ve neler konuşuldu? Ayrıntılarıyla bize anlatın." dedi. Tanık Toper, "Alparslan Danıştay saldırısından bir gün önce beni cep telefonunumdan arayarak
büroma gelmek istediğini söyledi. Öğle civarlarıydı. Yarım saat kadar sonra da geldi." dedi. Başkan Şengün'ün "Ne için Ankara'ya geldiğini söyledi? Danıştay konusu ile alakalı bir konu konuştunuz mu?" diye sordu. Toper bu soruya "Bir iş için geldiğini, görüşme yapacağını söyledi. Konuyu bana söylemedi. Danıştay konusu da hiç geçmedi. Davinci'nin şifresinden, Kıyamet gününün alametlerinden ve bu konuyla ilgili bazı kitaplardan konuştuk." şeklinde
cevap verdi. Toper daha sonra da "Yüzünden yorgun olduğu görülüyordu. Yoldan geldiği için diye düşündüm. Çay ikram edeyim dedim ama midesinin ağrıdığını söyleyerek içmek istemedi.
Yemek teklifimi de aynı gerekçe ile reddetti. Yanımdan ayrılırken gidecek misin yoksa kalacak mısın diye sordum. Gitmezsem seni ararım dedi ve ayrıldı." şeklinde konuştu.
Akşam büro çıkışında 'Alparslan gitti mi acaba?' diye düşündüğünü belirten Toper, "Demirkent'te her gün gittiğim bir kafeye gittim. Acaba Alparslan beni aramış mıdır diye düşündüm. Baktım bir gizli numara vardı. Alparslan'ın numarası da kayıtlı değildi bende. Kardeşim Serkan'dan numarasını alıp aradım ve Ankara'dan ayrılıp ayrılmadığını sordum. O da ayrılmadığını söyledi. Ben de
akşam yemeği teklif ettim. Kafeye geldi. Arabasını park etti. Benim arabamla Yıldız'a bir
lokantaya gittik." diye konuştu. Başkan Şengün, "Neden o kadar uzağa gittiniz? Kafenin bulunduğu yerde lokanta yok muydu?" diye sorunca Toper, "Daha önceden arkadaşım Koray Yılmaz'a da söz verdiğim aklıma geldi. Mecburen aynı yerde otururuz diye düşündüm. Ancak ilginç bir konu, Alparslan içeri girdikten 3-5 dakika sonra midesinin ağrıdığını, yemek yemekten vazgeçtiğini ve kendisini aldığım yere geri bırakmamı rica etti." diye konuştu.
Bu sırada
mahkeme Başkanı Şengün, "Adam öğleyin midem ağrıyor diye yemek teklifini reddetti. Akşam bir daha neden çağırdın. Çağırmanın başka bir sebebi mi vardı?" diye sordu. Toper bu soruya, "Öğleyin ikram edemediğim için akşam ikram etmek istedim. Başka bir sebebi yoktu dedi." Başkan Şengün'ün "Koray'ın yanında bir bayan varmış. Tanıyor muydunuz?
Gonca diye birinden bahsediliyor." diye sordu. Tanık Toper, bu soruyu da "Daha önceden hatırlamadığım bir bayandı. Ya öğrenci ya da avukattı. Koray'ın sosyal çevresinden bir arkadaşıydı." diye cevapladı. Başkan Şengün'ün "Bu bayan'ın adını biliyor musunuz? Sizde telefonu var mıydı?" diye sorması üzerine ismini bilmediğini belirten Toper, "Düşünüyorum ama telefonu yoktu sanırım." diye cevap verdi. Başkan Şengün de "Madem tanımıyorsunuz telefonunun sizde olmaması gayet normal. Neden düşünüyorsunuz?" diye sordu. Toper bu soruyu da düşünmeden konuşmak istemediği için düşündüğü şeklinde cevap verdi.
Başkan Şengün'ün sanık Alparslan Arslan'ın oradan neden ayrılmış olabileceği şeklindeki ısrarlı soruları üzerine Toper, "Emirvaki olarak birbirlerini tanımayan kişileri bir araya getirmiştim. Mahçup da oldum. Bir de Alparslan'ın
alkollü bir yer olması nedeni ile orada bulunmak istemediği için ayrılmayı dile getirdiğini düşündüm." diye cevapladı. Toper, konuşmasının bu bölümünde kendisinin sık alkol alan bir kişi olduğunu söyledi.
Başkan Şengün'ün, "Alparslan Arslan, Ankara'ya gittikten sonra en yoğun görüşme trafiğini sizinle yaşamış. Hatta bir tek sizle yüzyüze görüşmüş. Üstelik sizle o kadar yakın da değil. Kardeşinizin arkadaşı." deyince Toper, "Hayatın normal akışı mı yoksa bir tesadüf mü diye düşünüyorum. Acaba Ankara'da böyle bir saldırı yapacaktı da neden gelip bizle görüştü diye soruyorum kendime. Bu, yoruma açık bir konu. Görüşmemizde Danıştay konusu kesinlikle geçmedi. Acaba yanıma gelerek bana birşey söyleyecekti de ötelenmişlik nedeni ile mi bilmem ama bir şey demedi bana. Benim kafama takılan da bu." dedi. Toper, verdiği bu bilgilerin ardından da
Cumhuriyet Savcılarının sorularını cevapladı.