utbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, yaşanan süreçte Fenerbahçeli yöneticilere olağanüstü kongre yapıp, bu konuyu tartışmalarını tavsiye ettiğini, ancak bunun yapılmadığını ifade etti. Habertürk Televizyonu'nda Teke Tek programında Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtlayan Başkan Aydınlar, UEFA'nın Beşiktaş'ın süreçle ilgili davranışından memnun olduğunu belli ettiğini dile getirerek, ''UEFA ile görüşmek için Cenevre'ye giden arkadaşlarımıza bunu ilettiler. 'Beşiktaş'ın biz kupamızı iade edeceğiz, aklanırsak alacağız' demesini UEFA olumlu karşıladı. Fenerbahçe de bu şekilde davransaydı daha farklı olurdu. Beşiktaş'ın bir yöneticisi bulaştı, hocası bulaştı. Ama Beşiktaş iyi niyetli davranıyor, diye Cenevre'ye giden arkadaşlarımıza söylemişler'' ifadelerini kullandı. Fenerbahçeli yöneticilere olağanüstü genel kurula gitmelerini ve bu konuyu tartışmalarını söylediğini anlatan Aydınlar, ''Seçimli, ya da seçimsiz yapılacak genel kurulla bunu tartışmalarını söyledim. Bu da yapılmadı. Beşiktaş'ın davranışının UEFA tarafından övülmesi bize bir tüyo verdi. Biz de bunu kendilerine ilettik, bunu değerlendireceklerini söylediler, ama bir şey yapılmadı. Onlar bu konuda adım atmadılar, suçsuz olduklarına inanıyorlar. Biz de, kanıtlanmadıkça herkes suçsuzdur diyoruz'' şeklinde konuştu. -''EN UFAK BİR ŞÜPHEDE DAHİ...''- Aydınlar, UEFA'nın kendilerine, ''En ufak şüphede bile Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne alamayacaklarını'' bildirdiğini söyledi. UEFA'nın Şampiyonlar Ligi'ne çok önem verdiğini kaydeden Mehmet Ali Aydınlar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Onlar bu ligi dünyanın en önemli markası olarak görüyor ve sıfır riskten bahsediyorlar. İstanbul'a gelen UEFA yetkilisi en ufak risk varsa Şampiyonlar Ligi'ne bu takımları kabul edemeyeceklerini söyledi. Bu kadar insanın tutuklu olduğunu ve hakimlerin boşuna tutuklama yapmayacağını söylediler. Polisin, maçlarda şike var görüşünü boşuna söylemeyeceğini bildirdiler. Aslında bunun sinyalleri daha önce verilmişti. Ben de, basın toplantısında yaptığım konuşmada bunun uyarısını yapıp, 'Kendilerinden şüpheleri varsa gitmesinler' demiştim. Beni Fenerbahçeli yöneticilerle görüştüğüm için eleştirenler var. Ama ben, o gün toplantıdan önce Fenerbahçe İkinci Başkanı ve Asbaşkanıyla görüştüm ve bunu tavsiye ettim. 'Şampiyonlar Ligi'ne katılmazsanız iyi olur' dedim. Bu konuyu değerlendirip lige katılacaklarını söylediler.'' Başkan Aydınlar, UEFA'nın Fenerbahçe'nin aklanması halinde tazminat ödemeyi göze aldığını da kaydederek, ''Bize, eğer Fenerbahçe aklanırsa, biz tazminat öderiz' dediler'' ifadesini kullandı. -''TÜRKİYE'Yİ RİSKE ATAMAZDIK''- Kendilerine söylenilen cezanın 8 yıl olması nedeniyle bu kararı almak zorunda kaldıklarını anlatan Aydınlar, ''Biz burada Türkiye'yi riske edemezdik'' dedi. Aydınlar, UEFA'nın Makedonya'da bir takıma çok yakın bir zamanda 8 yıl ceza verdiğini vurgulayarak, ''Burada büyük bir risk var. İnşallah, Fenerbahçe bu süreçten temiz çıkarlar. Sonuçta bu seneyle kurtulmuş olabilirler. Fenerbahçe büyük bir ceza almadan bu süreci geçebilir. Aslında Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi'ne katılsaydı, biz ısrarcı olsaydık ve alsalardı. İleride bir şey olsaydı 8 yıla varan ceza alırlardı. Dolayısıyla Fenerbahçe sonuçta burada sadece bir senesini kaybediyor'' diye konuştu. -''UEFA BİZİM KARARLARIMIZA MÜDAHALE EDEMEZ''- UEFA'nın Türkiye Futbol Federasyonunun alacağı kararlara müdahale edemeyeceğini savunan başkan Aydınlar, UEFA'nın sadece daha sonra Tahkim Kurulunun vereceği karara itiraz edebileceğini savundu. Aydınlar, özerk bir kurum olduklarının altına çizerken, UEFA'nın nihai karar sonrasında, Türkiye aleyhine bir karar verip veremeyeceği konusunda ise bilgisinin olmadığını, bu konuda hukukçuların daha iyi bilgi verebileceğini söyledi. -ÖZDEMİR'E TEPKİ GÖSTERDİ- Konuşması sırasında canlı yayına bağlanıp sert açıklamalar yapan Fenerbahçe Başkan Vekili Nihat Özdemir'e tepki gösteren Aydınlar, Özdemir'i tribüne oynamakla suçladı. Aydınlar, şöyle konuştu. ''Daha dün benim doğruları söylediğimi ifade eden Nihat Özdemir, bugün her şeyi baştan beri her şeyi yanlış yaptığımı söylüyor. Bu tribüne oynamaktır. Ben bu kulübe hizmet ettim. Bu söylenenleri ben ve arkadaşlarım hak etmiyoruz. Ben en büyük eleştirileri Fenerbahçeli olduğum için alıyorum. Kendisini hayretle ve ibretle dinledim. Kararı sanki ben verdim, ben UEFA'yım, sanki ben UEFA'da kendilerini savunmamışım. Ben kendilerine Cenevre'ye gidin kendinizi savunun dedim. Bence ayıp oluyor, hiç yakışık almıyor. Medya önünde çıkıp konuşmak benim tarzım değil. Üzüntülerimi ifade etmek isterim. Fenerbahçe benim kulübüm ama ben farklı bir noktadayım, farklı yerdeyim. Bugüne kadar yaptığımız şeyleri doğru olduğunu söyleyenler, amacı şaşırtıyorlar. Sadece yazık diyorum.'' Özdemir'in ''Bizi ligden atın'' sözlerini de değerlendiren Aydınlar, ''(Bizi atın) demek taleple olmuyor. Suç ikrar edilirse ancak bu olabilir. Beni daha önce suçlayan kulüp başkanları, Nihat beyin açıklamalarını dinledikten sonra ne düşünüyorlar merak ediyorum, Önemli toplantılardan önce Nihat beyle görüşmemi eleştiren kulüp başkanları ne düşünüyorlar merak ediyorum'' dedi. Özdemir'in suçlamalarıyla büyük üzüntü yaşayan Mehmet Ali Aydınlar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Baştan beri yanlış yaptığımı ifade edenler var, doğru yapacağını ifade edenler var. Hayretler içindeyim. kurumsallaşma adına bu telaş içinde bile başka işlerle uğraşıyorum. Burada bir matematik yok, sosyal bir olgu. elbette ki burada farklı yorumlar olabilir. Ancak insanların saygılı olması lazım, karşısındakine. Bırakıp kaçmayı düşünmüyorum ama bütün bunlara değer mi? artık şaşırmıyorum ama gerçekten hak etmediğimiz şeylerle muhatap oluyoruz. Bunu söylemeye en son hakkı olacak kişiler bazı şeyleri telaffuz ediyorlar. Ben hayatım boyunca hiçbir yanlış iş içinde olmadım. Doğru bildiğim yolda yürümeye devam edeceğim. Hepimizi herkes çok iyi tanıyor, iş alemi de, Fenerbahçe de bizleri çok iyi, doğru tanıyor. En doğru kararı toplum verecektir. Ben Mehmet Ali Aydınlar bir günde olmadım, benim ne olduğumu, başkalarının da ne olduğun herkes biliyor. Fenerbahçe'ye yanlış yapan ben değilim. Ben Aziz Yıldırım'ı ziyaret ettiğim zaman da eleştirildim. Akşam yastığa başımı koyduğumda rahat uyuyorum. İçten pazarlıklı bir insan değilim, benim aldığım her kararda, her adımımda vicdanımın sesini dinlerim, ona göre hareket ederim. Birilerini tatmin etmek için haksız yere birilerini suçlayamazsınız, Bu etik değil, böyle küçük işlerin peşinde koşamazsınız.'' (Sürecek) (TAŞ-ÖZG-İU)25.08.2011 09:17:39